"Ama o anda görev yerine getirilmiştir. Daha kötü sonuçlar olabilirdi. Hatırlanırsa canlı bombalar ele geçirilmişti. Burada yapılanın hakkı verilmişti. Ama maalesef çok çabuk unutuluyor bunlar. Biz gerekeni yaptık."
1 Mayıs'taki polis şiddetiyle ilgili kendisine yöneltilen eleştiriler hakkında eski İstanbul Emniyet Müdürü, yeni Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah böyle söylüyor.
Cerrah Sabah'a verdiği röportajında Osmaniye'de nasıl da huzuru bulduğunu anlatıyor:
" Burada İstanbul'a göre huzur var. Mutluyum... Turizmi geliştirmek istiyorum... Hitit Kralı Asativata'nın yaşadığı Fenike ve Hiyarofrif yazılarının ilk yazıtlarının bulunduğu yerlerdir. Biz de Kasabala Antik Kenti'nin kapısından geçerek, şehre gerekli hizmeti yapmaya hazırız. Osmaniye'nin 6 ilçesi var. İstanbul'da 39 ilçe avucumuzdaydı. Oraya göre burası huzur şehri. Burada huzur var. Bir hafta 10 gün içinde bütün asayişi çözeriz."
"Bana hep 'baba' derler"
Vali Cerrah, Osmaniyelinin kendisini sevdiğinden emin:
"Bana hep 'baba' derler. Şefkatli ve sevgi dolu oluşum insanlara baba şefkatı gibi geliyor. Ama burada baba sıfatımın yanına Çiçero'yu da koymuşlar. Çiçero, milattan önceki yıllarda Çukurovalıları huzura kavuşturmuş, refaha erdirmiş. Halkı dağlardan ovaya indirerek, bereketli toprakları tarıma açtırmış. Sezar'ın Valisi bu bölgede unutulmamış. İnsanların yüreğinde bu şekilde kazınmak gerçekten çok güzel."
"Kadınların korkusu rüyası kapkaçı bitirdim"
"Ben 6.5 yılda İstanbul Emniyeti'nde en iyisini yapmaya çalıştım" diyen Cerrah devam ediyor:
"Hiçbir pişmanlığım yok. Kadınların korkulu rüyası kapkaçı bitirdik. Hırsızlık, mafya olaylarını çözdük. Şimdi onlar cezaevinde. Artık İstanbul korkulacak bir şehir olmaktan çıktı. İstanbul huzurlu ve güvenli bir şehir oldu. Devam edecek. Eleştiriler bizim işimizi iyi yaptığımızı gösterir. Çalışan insan eleştirilir."
Kadınlar: Cerrah varken güvende değildik
Diğer yandan kadınlar Cerrah görevdeyken yılbaşında yaşanan taciz olaylarını, 25 Kasım'da polisin kendilerine müdahale etmesini, 8 Mart'ta yaşadıkları polis şiddetini, tacizcilerin, tecavüzcülerin yakalanmayışını, Karabulut cinayetinde Cerrah'ın aileye 'kızınıza sahip çıksaydınız' sözlerini hatırlatıp onu kınamıştı.
Münevver Karabulut cinayetiyle ilgiliyse Cerrah şöyle diyor:
" Ben özellikle anne ve babalara çocuklarına sahip çıkmalarını söyledim. Benim görevim faili yakalamak aileye ders vermek değil. Kaldı ki Münevver Karabulut'un babasıyla buluştuğumda bunu izah ettim. Yanlış anlaşılma. Benim de kızlarım var. Polis bu cinayette suçluyu hemen tespit etmiştir. Bahçeşehir bölgemiz olmadığı halde olay yerinde yani Garipoğlu ailesinin yaşadığı evde delillere ulaşılmıştır. Cem Garipoğlu, Türkiye dahil tüm dünyada aranmaktadır."
"Dink cinayetinde zaafiyet var mı" sorusuna cevap yok
Cerrah'ın cevaplamayı reddettiği sorularsa şöyle:
İstanbul'da bombalı saldırılar olurken siz nerdeydeniz?
El Kaide'nin saldırı yapacağına dair istihbarat almış mıydınız?
İstanbulEmniyeti'nde Fethullahçı yapılanma eleştirileri var ne diyeceksiniz?
Hrant Dink cinayetinde istihbarat zaafiyeti var mı? (EZÖ)