Hasta- tutuklu Yasemin Karadağ, yedi aydır Bakırköy Kadın Cezaevi'nde serbest bırakılmayı bekliyor; yarın ikinci duruşması var.
Karadağ'ın bir böbreği yok, diğeri yüzde 18'in altında çalışıyor; yani kronik böbrek hastası.
Kemik erimesi, yüksek tansiyon ve kansızlığı var; tansiyona bağlı beyin kanaması geçirdi. Böbrekleri üreyi temizleyemediği için midesi bulanıyor, yemek yiyemiyor; 40 kiloya düştü.
42 yaşındaki Karadağ, Kayseri Üniversitesi'nde elektronik teknikerliği okurken, siyasi nedenlerle okuldan atıldı. Müzisyen olan Karadağ'ın besteleri var, Grup Yorum'da da şarkı söyledi.
Devrimci Halk Kurutuluş Partisi Cephesi (DHKP-C) üyesi olmaktan 12 yıl hapis yattı. Bir böbreğini cezavindeyken kaybetti. 2004'ün sonunda cezası bitti; sonra birkaç keç gözaltına alındı, tutuklandı ama her seferinde serbest bırakıldı.
En son yedi ay önce DHKP-C yöneticisi olmaktan tutuklandı; 10 ila 15 yıl arasında hapsi isteniyor.
"Gittikçe çekiyor muyum ne?"
Karadağ gönderdiği mektupta şöyle diyor:
"...Tek böbrekliyim, böbreğimin birini gençlik yıllarımda kaybettim. Kalan böbrek de yüzde18 çalışıyor. Doktorun söylediğine göre zorlandığı için bu oran daha düşmüş. Yani kronik böbrek yetmezliği olan bir hastayım. İleri derecede kansızlık var. Serumla demir takviyesi yapılıyor ve kan yapıcı iğne vuruluyorum.
" İyi beslenmem gerekiyor. Ancak hapishane koşullarında sağlığıma uygun diyet yapamıyorum. Böbreğin süzemediği zararlı maddeler kemiklerde birikiyormuş. En ufak bir çarpma, burkulmada kırılabilirmiş. Ben bunları öğrenen kadar hapishanden hastaneye gidişte iki kez saldırıya uğradım. Yerlerde sürüklendim ve işkenceyi doktor sadece izledi.
"...Tartıldım 40 kilo olmuşum ama beni asıl şaşırtan kilom değil, boyum. Ben kendimi bildim bileli boyum 1,60'tı, şimdi 1,53 olmuşum. Çekmişim diye espiri yapıyorum ben de ne yapayım. Kemiklerimin eridiğini biliyordum ama bu kadarını da beklemiyordum. Ne diyebilirim, anlaşılan gittikçe küçülüyorum."
"Mahkeme istese serbest bırakabilir"
İstanbul Tabip Odası'nda (İTO) bugün yapılan toplantıya Karadağ'ın kardeşi Olcay Karadağ, avukatı Barkın Timtik ve İTO doktoru Hasan Oğan katıldı.
Doktor Oğan, Karadağ'ın sadece sağlığa erişim hakkı değil, yaşam hakkının da elinden alındığını belirterek serbest bırakılmazsa yaşamının son bulma riski olduğunu belirtti.
Avukat Timtik, Karadağ'ın hükümlü değil tutuklu olduğunu hatırlatarak, birçok sağlık raporu olduğu için mahkemenin kendisini serbest bırakma yetkisi olduğunu söylüyor.
Ancak, Timtik, mahkemenin birinci duruşmada, bu yetkiyi kullanmak yerine, politik tutuklularda üzerinde baskı olduğu için sorumluluğu Adli Tıp Kurumu'na bıraktığını belirtiyor.
Mahkemenin aradan üç ay geçmesine rağmen Adli Tıp Kurumu'na gerekli sağlık raporlarını göndermediğini belirten Timtik, sürecin bilerek mi uzatıldığı sorusunun akla geldiğini ifade ediyor.
Kardeşi Oğan ise kardeşinin her geçen gün kilo kaybederek adeta eridiğini söylüyor.
TAYAD'lı aileler, yarın herkesi Karadağ'ın Çağlayan 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde saat 10:00'da görülecek ikinci duruşmasına bekliyor. (NV)