Hrant Dink cinayeti davasında tüm sorumluların yargılanıp ceza almasını, cinayetin her yönüyle aydınlığa kavuşturulmasını isteyen "Hrant'ın arkadaşları", 14. duruşmadan önce, yine Beşiktaş İskele Meydanı'nda buluştu.
Afişlerde her buluşmadakinden farklı olarak "Hrant için, adalet için" yerine "Hrant için, Hrant için" yazılıydı. "Hrant'ın arkadaşları"ndan Bülent Aydın bunu "Üç yıldır burada toplanıyoruz. Ama adalet taleplerimiz yerine getirilmiyor. Artık söyleyecek bir şeyimiz olmadığı için 'Hrant İçin, Hrant İçin' dedik" diye açıkladı.
Bu kez basın açıklaması yerine gazetecinin 19 Ocak 2007'de öldürülmeden önce yazdığı son yazıyı, "Ruh halimin güvercin tedirginliği"ni Hayko Bağdat okudu.
Yaklaşık 200 kişilik grup buluşmanın ardından, "Hrat İçin adalet için" sloganlarıyla davanın görüldüğü Beşiktaş'taki mahkemeye doğru yürüdü.
Gazeteci- yazar Oral Çalışlar, yargılamaya ilişkin şunları söyledi:
"Üç tane tetikçiyi bütün cinayetin sorumlusu olarak yargılayan bir mahkeme ile yüzyüzeyiz. Biz de bütün Türkiye'de biliyor ki bu cinayet üç kişi tarafından işlenmedi. Bunun içinde jandarmadan polise devlet görevlileri ve gazeteciler var. Bunların hiçbirinin hesabı sorulmadan bu mahkeme bitirse ki öyle gözüküyor, bu cinayet de aydınlanmamış olacak."
Hrant Dink cinayeti dava sürecini anlatan "19 Ocak'tan 19 Ocak'e ne oldu" belgeselini hazırlayan Ümit Kıvanç ise "Burada üç tetikçiyi yargılıyorlar, gerçeğin bu olmadığını bunun organize bir suç olduğunu biliyoruz. Dava sadece bu üç tetikçi cezalandırılarak sonlandırılırsa ne diyebilirim; memleket utansın" diye konuştu.
Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş, "Kollektif bir cinayetle karşı karşıyayız; valisinden İçişleri Bakanlığı yetkililerine kadar devletin içinde olduğu bir cinayet taşeronlara yıkılıyor. Hrant'ın arkadaşları ve Türkiye'nin sabrı tükeniyor" dedi.
Dansçı Zeynep Tanbay ise sona yaklaşan dava süreciyle ilgili şu yorumu yaptı:
"Bir taraftan umutsuzluğa kapılıyoruz. Ama diğer taraftan bu cinayetin sonuna kadar peşinde olacağız, hepimizin birada olarak mahkeme önüne kadar yürümemiz çok anlamlı. Davada sona yaklaşıldı ama kamuoyunda bu dava kapanmadı ve kapanmayacak."
Hrant'ın arkadaşları buluşmaya çağrı metninde şunları dile getirmişti:
"Geçiştiriyorlar, savsaklıyorlar, yok sayıyorlar... Sanıyorlar ki vazgeçeceğiz... Unutacağımızı sanıyorlar... Unutturabileceklerini sanıyorlar... Balık hafızalardan silinen yüzlercesi gibi bu cinayetinde zamana yenilmesini umuyorlar... Kararlarını verdiler, artık sadece zamanını bekliyorlar...
"Hrant Dink'in katillerinin yalnız silahı doğrultanlar, yalnız tetiğe basanlar değil, 'öldür diyenler olduğunu söyledik, söylemeye devam ediyoruz! 'Katili tanıyoruz' dedik, duymak istemediler! 'Yalnız değillerdi, yanlarında abileri vardı' dedik, kıllarını bile kıpırdatmadılar...
"Hrant'ın Arkadaşları, yine aynı yerde, Beşiktaş İskele Meydanı'nda, bir araya geliyoruz. Ve bu kez Hrant için! Hrant için!" (SP)