Açıklamada, Ararat filminin yayın haklarını, Türkiye üzerinde ikinci bir Gece Yarısı Ekspresi imajı yaratılmaması için satın almış oldukları kaydedildi.
Filmin, Türkiye düşmanlığıyla ilgili tezlerinin dünyada tepkiyle karşılandığını ve filmin başarısız filmler müzesinde yerini aldığını vurgulayan açıklamada, Türkiye, bu filmdeki iddiaları ciddiye almadığı gibi hiçbir çekince göstermeden uygar devletlere yaraşır biçimde filme gösterim izni vermiştir denildi.
Siyasi iktidarın yasakçı bir zihniyet içinde olmadığının, tüm dünyaya Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcunun demeciyle ilan edildiği anlatılan açıklamada, Devlet, kendisine karşı yapılmış bu filme gösterim izni vermekle, kültür ve sanat alanında düşünce devrimi olarak algılanacak bir yenilik ortaya koymuştur. Bu durum ülkemiz yaratıcıları için yeni ufuklar açacağı gibi, Türkiyeyi de dış dünyada daha güçlü hale getirecektir.
Öte yandan bir-iki sinemada oynatılıp sonra da unutulacak olan bu önemsiz filme toplumumuzun bir kesimi layık olmadığı bir ehemmiyet vererek, filmin gösterimine karşı çıkmışlardır. Biz bu hassasiyeti görmezlikten gelemeyiz görüşlerine yer verildi.
Devletin, gösterimine izin verdiği bir filmin, sinemalarda güvenlik içinde gösterilmesini sağlamak konusunda kendilerine yeterli güvenceyi verdiğine de dikkat çekilen Belge Filmin açıklamasında, Ancak polis veya kolluk kuvvetleri gözetiminde filmi seyrettirme garipliğini, modern toplumun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş Türkiyeye yakıştıramadığımız için, filmin gösterimini istemeyen vatandaşlarımızın arzusuna uyarak filmi gösterimden kaldırıyoruz denildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mumcu sevindi
Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu da, çok kaba, tarihi ve bilimsel gerçeklerle uyuşmayan, estetik değer taşımayan bir propaganda filmi olarak nitelendirdiği Araratın gösterim haklarının Türkiyeye verilmesinin arkasında yatanın provokasyon olduğunu vurgulayarak, Türkiye bu oyunun içerisine düşmeyecektir. Biz o çocukluk evrelerini geçirdik. Bu numaralar bize sökmez dedi.
Bakan Mumcu, Türkiye Seyahat Acentaları Birliğini (TÜRSAB) ziyaretinin ardından basın mensuplarının Ararat filmiyle ilgili sorularını yanıtladı.
Araratın taşıdığı niteliğin anlaşılabilmesi için görülmesi gerektiğini belirten Mumcu, Ararat filmi, çok kaba, tarihi ve bilimsel gerçeklerle uyuşmayan, estetik değer taşımayan bir propaganda filmi. Ama bunun böyle olduğunun anlaşılabilmesi için, bunun böyle olduğunun görülmesi gerekiyor. Sadece Türkiye açısından değil.
Bence filmin gösterim haklarının Türkiyeye verilmiş olmasının arkasında yatan şey bir provokasyondur. Bekledikleri şey, Türkiyenin buna çok büyük tepki göstermesi, yasaklaması, birtakım olaylara meydan vermesi, bunun dünya kamuoyuna haber olarak yansıması ve böylece Bakın işte Türkler ne kadar barbar, ne kadar demokrasiden, hoşgörüden uzak insanlar demenin fırsatını yaratmaktır. Bu bir provokasyondur diye konuştu.
Son derece soğukkanlı, sağduyulu, iletişimin, bilimin imkanlarını doğru kullanarak, yönetim olarak buna fırsat vermediklerini belirten Mumcu, bazı çevrelerin filme ilişkin tepkilerini de değerlendirirken Bazı çevreler filme duydukları tepkiden daha çok kamuoyunun gündemine gelme ihtiyacı içinde oldukları için, kamuoyunun gündemine gelebilmenin başka bir fırsatını üretemedikleri için... Çünkü toplumun duyarlılık gösterdiği bazı meseleler, çok şükür çok gerilerde kaldı. O nedenle bu çevreler bu gibi şeyleri fırsat olarak kullanıyorlar. Dolayısıyla bizim ülkeyi sakındığımız provokasyonu, ülkenin adeta gerçeği haline getirmeye çalışıyorlar. Çok şükür ki bir etkinlikleri yok. Çok fazla insan onları ciddiye almıyor Türkiyede. Dolayısıyla her şey yolunda şeklinde konuştu.
Türkiyede ticari şansı yok
Bakan Mumcu, filmin ticari açıdan da herhangi bir kârlılık gösteremeyeceğini ifade ederek, filmin gösteriminin aynı zamanda ticari bir konu olduğunu söyledi.
Mumcu, 16 Ocakta gösterim için yapılmış bir sözleşme, anlaşma zaten yoktu. Sadece böyle bir niyet vardı. Bu filmin para kazanma ihtimali yok, o yüzden böyle bir şey üretilmeye çalışılıyor. Dün akşam filmin Türkiyedeki işletmecisinin sözlerini televizyondan dinledim. O da aynı şeyleri söylüyor.
Sonuç itibariyle Ararat filminin Türkiyede bir ticari şansı yok, dünyada da yok. Amerika Birleşik Devletlerinde (ABD) filmin televizyon versiyonunda 15 dakikalık kesinti olmuş. Biz öyle bir şey de yapmadık. Türkiye artık o, Geceyarısı Ekspresi filminde olduğu gibi belli bir ajitasyonla hiç de böyle bir ilgiyi hak etmeyen ürünlere ilgi göstermek, tepki göstermek suretiyle bile olsa ilgi göstererek Ararat filmini sahneye çıkarmak, dünya kamuoyu açısından algılanır hale getirmek gibi bir oyunun içerisine düşmeyecektir. Biz o çocukluk evrelerini geçirdik. Bu numaralar bize sökmez dedi.