Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yahudiler oturdukları yerden para basarlar" açıklamasına İzmir Ekonomi Üniversitesi'nden siyaset bilimci Dr. Zafer Yörük "Stereotyping yani basmakalıp bir kategoriye sokmak, etiketlemek" diyor.
"Stereotyping, kimi Avrupa ülkeleri yasalarına göre suç olarak görülüyor, ırk ayrımcılığı kapsamında değerlendirilecek bir açıklama."
Başbakan Erdoğan, "Yahudi açımını"nı Yıldız Teknik Üniversitesi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmada başarı için "Yahudi modelini" örnek verirken yapmıştı.
"Ben başarıda üç şeye inanırım: İnsan, bilgi, para yönetimi. Bunları başarırsak refahı yakalarız. İyi bilim adamları yetiştireceğiz. Parayı iyi yöneteceğiz. Örneğin Yahudilerin çok ciddi keşifleri var. Oturdukları yerden para basıyorlar. Telefonun geçmişinde ve ampulün geçmişinde bunu görüyorsunuz. Hala onun rantını almaya devam ediyorlar. Ben belediye başkanlığı dönemimde İstanbul'daki Yahudi vatandaşları inceledim. Çoğu mülk sahibi olmazlar en iyi yerlerde kiracı olurlar. Çünkü mülk sahibi olmak parayı bağlar. Ama kiracı olunca parayı işletmeyi sürdürür. Ama bizler ne yapıyoruz? Elimizde ne varsa gömeriz bir yere ticaret yapmayız."
"Hakim millet söylemi"
İlk bakışta "manasız" görünen bu açıklamanın aslında bağlam içinde ne manaya geldiğini Dr. Yörük anlatıyor:
"Aslında bu açıklama AKP'nin kendi yönelimi açısından 'Abdülhamit Osmanlıcılığı'na tekabül ediyor. Abdülhamit'in Osmanlıyı monarşik çerçevede yeniden inşa etme çabası içinde gayrimüslimlerin yeniden tanımlandırılması söz konusuydu. Bu yeniden tanımlama bir nevi Osmanlı'nın gerçek sahibinin dini niteliği olduğuna -ki bu islamdır- dayanır, diğer gruplarsa tolere edilmek mecburiyetinde kalınan ve kılık kıyafet de dahil belli şekillerde tanımlanabilen gayrimüslim unsurlardır."
'Hakim millet' söyleminin bir İslam milleti olarak Abdülhamit zamanında uygulandığını ve onbinlerce Ermeni'nin katledilmesi gibi kanlı sonuçlar alındığını hatırlatan Yörük "Aslında Abdülhamit'ten sonra ona rakip olarak iktidara geçen İttihat Terakkicilerin yaptığını hatırlarsak şimdi de özellikle liberal ve AKP yanlısı çevreler tarafından 'tu kaka' edilen ittihatçi mentalitelerin temelinde aynı anlayış var" diyor.
"Kürtler müslüman olmasaydı?"
Bu siyasetlerin yeniden canlandığını söyleyen Yörük Erdoğan'ın "açılım" kapsamında söylemini örnek veriyor:
"11 Ağustos'ta Erdoğan Kürtlerin ve Türklerin şehitlerinin aynı camilerden aynı kıbleye bakılarak defnedildiğini söyleyip herkesi ağlattı. Oysaki asıl ağlanacak nokta bu değildi. Kürtler dinen ayrı inanışa sahip olsalardı ne olacaktı? O zaman onları dışlamak ve öldürmek meşruluk kazanacaktı." (EZÖ)