Greenpeace, balıkçılık sezonunun 15 Nisan'da sona ermesiyle birlikte Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na "Balıkçılık Yol Ayrımında" başlıklı bir rapor gönderdi.
Denizlerdeki balık türlerinin devamlılığı için av yasağına uyulmasını ve denetimlerin artmasını talep eden Greenpeace Akdeniz Denizler Kampanyası Sorumlusu Banu Dökmecibaşı, ''Tüm dünyada denizlerde yaşam çok büyük bir hızla tükeniyor. Türkiye de artık bir yol ayırımında olduğunu anlamalı. Gerek ulusal balıkçılık yönetimi gerekse denizlerimizdeki yaşamın devamlılığını korumak adına acil bir reform gerekiyor. 1 Eylül 2012'ye dek sürecek olan av yasağı dönemi, böyle bir reform hazırlığının yapılması için fırsattır. Bunun ilk adımı ise Tarım Bakanlığı bünyesinde bu konuda çalışacak bir bilimsel komisyon oluşturulmasıdır'' dedi.
Büyük tekneler balıkların yüzde 90'ını avlıyor
"Balıkçılık Yol Ayrımında" adlı raporda, aşırı avcılık ve kirlenme, denizlerin karşı karşıya olduğu en büyük iki tehdit olarak gösteriliyor.
Yavru balık avlanması ve satışına karşı Greenpeace tarafından yürütülen "Seninki Kaç Santim?" ve "Küçük Balık Yoksa Büyük Balık da Yok" adlı projelerin ardından türü tehlike altında olan orfoz ve lagosun avlanma boylarının bilimsel verilere göre düzenlendiğinin hatırlatıldığı raporda lüferin avlanma boyunun 20 santime çıkarılmasının umut verici olduğu ancak önümüzdeki av sezonunda bu sınırın 25 santime çıkarılması gerektiği vurgulandı.
"Greenpeace, kampanyasına lüferin yanı sıra kalkan, palamut, levrek ve diğer ticari türlerin yasal avlanma boylarının en az bir kez üreyebilecekleri şekilde değiştirilmesi için devam ediyor. Bununla birlikte lüfer, istavrit ve hamsi gibi türlerin yasal boyların altında avlanmasına ve satılmasına devam ediliyor."
Raporda yer alan dikkat çekici bir nokta ise kayıtlı olarak avcılık yapan 17 bin 203 tekneden yüzde 90'ının geleneksel yöntemlerle avcılık yapan on metrenin altındaki tekneler olmasına karşın, geriye kalan yüzde onluk büyük teknelerin balık hasadının yüzde 90'ını avladığı gerçeği.
Denizlerin geleceği için...
Greenpeace, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na gönderilen "Balıkçılık Yol Ayrımında" adlı raporda balık türlerinin devamlılığı için atılması gereken adımlar özetle şöyle sıralandı:
* Kalkanın yasal avlanma boyunun 45 santime, palamutun 38 santime, lüferin ise 25 santime çıkartılmasıdır. Bu düzenleme öncelikle acil durumdaki türler için yapılmalı, ancak tüm ticari türler ile ilgili olarak mutlaka bağımsız bir bilim komitesi oluşturulmalı.
* Denizlerimize büyük gelen av filosunda küçültmeye gidilmelidir. Yeni çıkartılan Tabiat Kanunu kapsamında acilen deniz rezervleri statüsü oluşturulmalıdır. Boğazlar, iç denizler, körfezler ve koylar ise, konaklama ve üreme göçü yapan balıkların sürdürülebilir olmayan avcılık yöntemleriyle avlanmasına kapatılmalıdır.
* Avcılık yöntemlerinin farklılıkları göz önünde bulundurularak, derinliğe göre oluşturulan av yasakları yeniden düzenlenmelidir. Bu şekilde büyük ölçekli balıkçılık yapan tekneler geleneksel kıyıdan uzaklaştırılacak, balıkların üzerindeki yoğun av baskısı azalacaktır.
* 1380 numaralı Su Ürünleri Kanunuʼnda belirtildiği üzere yakalanan yasadışı balıklar kamyon başına kesilen ve caydırıcı olmaktan uzak bir ceza ile tekrar satışa sunulmaktadır. Cezaların caydırıcı olması için acilen tadil edilmelidir.
* Kaçak, aşırı ve yasadışı avcılığın önlenmesi için karada olduğu kadar denizlerdeki denetimler de arttırılmalıdır. AIS (Otomatik tanıma sistemi) cihazlarının 15 metreden büyük bütün balıkçı teknelerinde olması zorunlu iken, teknelerin cihazları açmaması halinde uygulanması gereken yaptırımlar caydırıcı olmaktan çok uzak. AIS cihazlarının sürekli kullanımı yasadışı balık avının önüne geçmek için ciddi önem taşıyor.
* Türlerin stokları ile ilgili çalışmalar yapılmalıdır. Özellikle 2011ʼde yapılan stok belirleme çalışmaları, bu gibi düzenlemelerin önünü açacaktır.
* Sürdürülebilir balıkçılık için gerekenlerin başında av araçlarına düzenlemeler getirilmesi gelmektedir. Örneğin, ağların torba kısımlarının balık büyüklüğüne uygun olarak değiştirilmesi, ağ gözlerinin yavru balıkların kaçabileceği şekilde yapılması gerekmektedir. (EKN)
* Fotoğraf: Greenpeace