Zürih Başsavcılığı, "Ermeni soykırımı yoktur. Gelsin beni tutuklasınlar" diyen Egemen Bağış hakkında ön soruşturma başlattı.
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve baş müzakereci Egemen Bağış'ın, geçen hafta düzenlenen Davos Dünya Ekonomik Forumu (WEF) sonrası Zürih'te "Ermeni soykırımı yoktur. Gelsin beni tutuklasınlar" demesi üzerine İsviçre Ermeni topluluğu Bağış'tan şikayetçi olmuştu.
Gelişmeler hakkında gazetecilere açıklama yapan Bağış, henüz ön soruşturma yürütüldüğünü ve henüz kendisine resmi bir yazı ulaşmadığını söyledi.
"Avrupa'da az düşünüp çok konuşanlar var"
CNNTürk'ün haberine göre, "İsviçre bir tiyatro sahnelemeye karar verdiyse, kendi tercihidir. Bu saçma tiyatroda biz rol almayacağız kendi sahnelerinde kendi komedyalarını oynasınlar." diyen Egemen Bağış, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bakanını tutuklayacak güç olamayacağını söyledi.
Egemen Bağış, Zürih Başsavcılığı'na seslenerek böyle bir söz söyleyip söylemediğini araştırarak vakit kaybetmemelerini, Zürih'te "1915 olayları soykırım değildir" dediğini ve bundan sonraki İsviçre seyahatlerinde de aynı sözü tekrarlayacağını ifade etti.
İfade özgürlüğü hakkına da değinen Bağış, AB'nin temel kanunlarına göre, herkesin ifade özgürlüğü olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
* Eğer minareyi çalan kılıfını hazırlar gibi bir yaklaşım içinde olunursa da o zaman bu başka bir şeyin itirafı olur. Biz minarelerin özgürlüğü için de ifade özgürlüğü için de mücadelemizi veririz.
* İfade özgürlüğü hakkı, insanların fikirlere sahip olma ve bilgiyi halk otoritesi olmadan, sınırsızca alma ve verme hakkını tanır. İsviçre'nin güzel bir atasözü var... Az düşünen, çok konuşurmuş. Maalesef sadece İsviçre'de değil, bazı Avrupa ülkelerinde de az düşünüp çok konuşanlar özgürlüklere tehdit oluşturmaya devam ediyorlar.
Bağış: Siyasetçiler değil, tarihçiler konuşsun
"Ermeni soykırımı olmamıştır" diyen Egemen Bağış, elinde belgesi bilgisi olan ortaya çıksın konuşsun dedi. Kendisinin siyasetçi olduğunu ve siyasetçilerin görevinin geçmişi, tarihi belirlemek olmadığını söyleyen Bağış, bunu tarihçilerin konuşması gerektiğini söyledi ve ekledi:
"Dünyadaki arşivler açılsın. Tarihçiler tartışsın. Ortaya akademik veriler çıksın. Yargısız bir infazı kabul etmedik, etmeyeceğiz. Benim ulaştığım belgeler, bilgiler bunun bir soykırım olmadığını gösteriyor." (EKN)