HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan, HEDEP ile AKP arasında "arka kapı diplomasisi" iddialarını yalanladı.
Önceki gün HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın HEDEP'in yerel seçimde izleyeceği siyasetler ve siyasetlerin belirlenme tarzına yönelik "saydamlık" ve "halk iradesine dayanma" açıklamalarının ardından parti sözcüsü Ayşegül Doğan da bugün Gazete Duvar'dan Ceren Bayar'la söyleşisinde yerel seçimler için iktidar ile "kayyım" eksenli pazarlıklar yürütüldüğüne yönelik yaygın medyadaki iddiaların asılsızlığını tekrarladı.
Yerel seçimler, ittifak siyaseti ve HEDEP
İddia: "Arka kapıdan görüşüyorlar"
Gazeteci Deniz Zeyrek, FOX TV'de katıldığı "sohbet programı"nda yerel seçimlerde iktidar ve muhalefetin izleyeceği siyasetleri yorumlarken Erdoğan'ın Özgür Özel'in HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a selam göndermesini diline dolamasına göndermede bulunarak şöyle demişti:
"Bakmayın Demirtaş'a selam verdi diye eleştiriyorlar. Doğrudan bir arka kapı diplomasisi başlamış vaziyette. Çok sözleri dinlenen iki HEDEP yöneticisi, aynı arabaya bindiler ve iktidardan önemli bir isimle görüşmeye gittiler. Kürt meselesi, Kürt seçmenle diyalog vs. açısından sözü geçen biriydi. AK Parti'nin belirlediği bir mekâna gittiler. Meclis'ten bindiler arabaya, gözümle gördüm.
"HEDEP güvenmediği için yazılı bir protokol istiyor, onu da AK Parti vermek istemiyor. Çünkü medyaya sızar ve Bahçeli, Cumhur İttifakı'nı terk eder. Bir taraftan CHP'yi bununla vurmaya çalışıyorlar, diğer yandan HEDEP'le görüşme yapıyorlar."
Yanıt: "Doğru değil, Kürtler'in
olası kazanımlarından korkuyorlar"
Pazartesi günü Gazete Duvar'da Ceren Bayar'ın sorularını yanıtlayan HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan Zeyrek'in iddialarını yalanladı. Bayar'ın soruları ve Doğan'ın yanıtları şöyle:
Bazı gazeteciler kayyım atanmaması karşılığında büyükşehirlerde aday çıkararak iktidarın elini güçlendirebileceğiniz iddiasını ortaya attı. Böyle bir senaryo mümkün mü?
Bu haberlerin hiçbiri doğru değil. Kayyumların atanmaması için birilerinin lehine aday çıkarmamıza ya da çıkarmamamıza gerek yok. Kayyum rejimi, uygulamalarıyla birlikte tümüyle hukuksuz olduğu gibi, sürdürülürse yalnızca Kürt illeriyle sınırlı kalmayacağı da aşikar. Toplumsal muhalefetin, yaklaşan yerel yönetim seçimlerinde bizimle birlikte kayyum rejimini sandığa gömmesi gerekir.
Gazeteci Deniz Zeyrek’in AK Parti ile arka kapı diplomasisi yürüttüğünüz yönünde güncel bir iddiası var. Değerlendirmeniz ne olur?
Bu iddialar doğru değil. Her seçim öncesi olduğu gibi partimizin iktidarla arka kapı diplomasisi yürüttüğü iddia ediliyor. Yalnızca iktidarla değil, hatırlayalım 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde de benzer iddialar Millet İttifakı’yla ilgili de gündeme geldi. Her nedense HEDEP dışındaki siyasi partiler arası diyalog olağan görülürken; partimiz söz konusu olduğunda şüpheli yaklaşılıyor.
Elbette neden böyle yaklaşıldığını biliyoruz. Bazı kesimlerin iyi niyetli değerlendirmelerini tenzih ederek; bu durumu Kürtlerin ve demokrasi güçlerinin kazanmalarına ve muhtemel kazanımlarına dönük en hafif deyimiyle korkunun tezahürü olarak tanımlayabiliriz. Meşru ve yasal bir siyasi parti olarak ilkelerimiz çerçevesinde herkesle görüşebiliriz.
(AEK)