*Görsel: pexels
Eğitim ve Sağlık Muhabirleri Derneği (ESAM) son aylarda gündemde olan Covid-19 aşılarıyla ilgili hazırlanan haberler hakkında bir açıklama yaparak, yanlış bilgi ve komplo teorilerinin medya aracılığıyla toplumun geniş kesimlerine yayılmasının halk sağlığı açısından tehdit oluşturduğuna dikkat çekti.
Uzman sağlık habercilerinin üye olduğu ESAM'ın yaptığı açıklamada, tüm dünyada milyonlarca ölüme neden olan salgınla mücadelede herkese sorumluluk düştüğü hatırlatılarak şöyle denildi:
"Yanlış bilgi, virüs kadar öldürücü olabiliyor"
"Salgın boyunca uzmanların da sıkça dikkat çektiği gibi yanlış bilgi, virüsün ve salgının kendisinden çok daha öldürücü olabiliyor. Konunun uzmanları ve meslek örgütleri daha ilk günlerden itibaren sadece virüsle değil, yanlış, çarpıtılmış ya da eksik bilgilerle de mücadele ettiklerini ifade etti.
"Salgın, uzman muhabirliğin önemini ve gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu. Bu süreçte gündemimize giren ve bilgi kirliliği olarak tanımlanan “infodemi”den (gereğinden fazla ve asılsız bilgiye maruz kalınması) uzak, bilime dayalı ve objektif habercilik, bugünlerde her zamankinden daha da önemli. Bilindiği gibi yanlış bilgi ve komplo teorilerinin medya aracılığıyla toplumun geniş kesimlerine ulaşması, halk sağlığı açısından tehdit oluşturuyor.
"Özellikle son dönemde, salgını tüm dünyada yavaşlatacak önemli adımlardan biri olan aşılamayı baltalayabilecek, önünü kesebilecek yanlış haberler ve yorumlara sıkça rastlıyoruz. Böylesine hassas bir dönemde sorumlu ve kanıta dayalı habercilik yapılması adına tüm meslektaşlarımıza görev düşüyor."
Aşı haberinde dikkat edilmesi gerekenler
ESAM, ayrıca aşı haberleri yaparken dikkat edilmesi gereken noktaları da şöyle sıraladı:
Halk sağlığı öncelenmeli: Aşıların her yıl milyonlarca kişinin hayatını kurtardığı bilgisi pek çok haberde hatırlatılarak topluma verilecek mesajlarda halk sağlığı öncelenmelidir. Aşının amacının toplumsal fayda sağlamak olduğu vurgulanmalı, bu odaktan kopmadan haber verilmeli.
* Uzman bilim insanları seçilmeli: Yapılan haberlerde abartıya kaçmadan, paniğe sevk edilecek söylemler yerine sağduyulu mesajlar vermeye özen gösterilmeli. Gazete ve TV’lerde, internette haber kaynağı olarak uzmanlık dernekleri ve konuyla ilgili uzmanlık alanına sahip bilim insanları tercih edilmeli.
* Asılsız bilgilere yer verilmemeli: Aşıyla ilgili haberlerde doğru kaynaklardan doğrulatılmayan, asılsız bilgilere yer verilmemeli. Tartışmalı durumlarda ulusal ve uluslararası kurumların onay veya herhangi bir açıklaması olup olmadığına bakılmalı, gerekirse yetkili kurumlardan görüş alınmalı.
* Yan etkilerle ilgili yargı içeren ifadede bulunulmamalı: Özellikle son günlerde “Aşıda yan etkiye bağlı ölüm”, “Aşıda kötü haber” başlıklarının kamuoyunda paniğe neden olabildiği bir gerçektir. Bu tip başlıkların aşı tereddüdü yaşayan kişilerin korkularını artırdığı ve aşı karşıtlığı propagandası yapan kimi kesimlere hizmet ettiği aşikardır. Yan etki ve özellikle aşıyla ilişkilendirilen ölüm gibi şüpheli durumlarda, ilgili bilimsel kurulların inceleme yaptığı mutlaka belirtilmeli, haber başlığında yargı içeren ifadeler bulunmamalı.
* Aşıların hangi fazda olduğu belirtilmeli, gereksiz umut verilmemeli: Yeni geliştirilen aşı çalışmaları ile ilgili haberlerde çalışmanın hangi aşamada (fazda) olduğu mutlaka belirtilmeli, gerektiği takdirde kaç kişide denendiği vb detaylar yazılmalı, haberde gereksiz umut verilmemeli.
* Sansasyonel tanımlamalar yapılmamalı: Haber başlıklarında içerikte yer almayan, ilgisiz ve sansasyonel tanımlamalardan uzak durulmalı. Yayımlanan haberin sorumluluğunun sadece yazan habercide değil, başlık ve içeriğe müdahale eden yazı işleri kadrosunda da olduğu unutulmamalıdır.
* Dış haberlerden gelen aşı haberleri de güvenilir kaynaklardan alınmalı: Dış haberlerden ve yabancı ajanslardan geçilen haberlerin güvenilir kaynaklardan alınmasına özen gösterilmelidir. Gerektiğinde uzman Türk bilim insanlarından da konu doğrulatılmalı.
* Aşının alternatifi bir madde bulunmadığı bilinmeli: Aşı karşıtları tarafından aşıya alternatif veya hastalıktan korunma amaçlı olduğu belirtilen ve “koronaya karşı doğal reçete” başlığıyla sunulabilen bilgilere şüpheyle yaklaşmalı, toplumsal bağışıklık için aşının alternatifi herhangi bir madde veya tarifin bulunmadığı bilinmeli.
TIKLAYIN - Koronavirüs: Bir iyi haber de ilaçlı tedaviden
* Aşı haberleri ülkelerin adıyla değil, bilimsel verilerle yazılmalı: Aşılar, onları geliştiren ülkelerin adıyla karşılaştırılmamalı, belli bir ülke adıyla ötekileştirilmemeli, aşı haberleri eldeki mevcut bilimsel verilerin çerçevesinden çıkmayacak şekilde kelimeleri özenle seçilerek yazılmalıdır.
* Gereksiz tıbbi deyimlerden kaçınılmalı: Aşı haberlerinde gereksiz tıbbi deyimlerden kaçınılmalı, kamuoyuyla paylaşılan bilgilerin yalın bir dille, açık ve anlaşılır verildiğinden emin olunmalıdır.
* Aşı geliştirme süreçleri hatırlatılmalı: Aşı geliştirme çalışmalarının normal şartlar altında yıllarca sürdüğü bilinerek, salgın aşılarının kısa sürede geliştirilmesinin istisnai bir durum olduğu önemli bir detay olarak akılda tutulmalı, zaman zaman haberlerde hatırlatılmalıdır.
* Bilimsel kanıta dayanmayan köşe yazıları ciddiye alınmamalı: Köşe yazılarının sıklıkla kişisel yoruma dayandığı unutulmamalı, aşı karşıtlarının ve komplo teorisyenlerinin argümanlarına hizmet edecek bilim dışı söylemler içeren makaleler ciddiye alınmamalı. Bilimsel kanıta dayanmayan makaleler tekrar haber yapılmamalıdır.
* Aşı firmalarına dayalı haber yapılmamalı: Aşı vazgeçilmez olsa da aşıyla ilgili haberlerde aşı firmalarının tek taraflı açıklamalarına yer verilmemeli. Mutlaka konuyla ilgili bilim insanlarından ve uzmanlık derneklerinden görüş alınarak kamu yararı korunmalı.
ESAM hakkında
ESAM 1991 yılında eğitim ve sağlık alanında uzman haberciler tarafından “eğitimli gazeteci, sağlıklı haber” anlayışı ile kuruldu. Kurulduğu günden bu yana eğitim ve sağlık alanında haberciliğin kalitesini artırmak, mesleki dayanışmayı sağlamak, halkın doğru bilgilendirilmesini sağlamak ve etik kuralların uygulanmasını sağlamak için çalışmalarını sürdürüyor.
(SO)