* Fotoğraf: Evrim Aydın – Ankara / AA
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin bugünkü grup toplantısına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak başladı.
Akşener, “Maalesef son zamanlarda Türkiye'de kadın olmak iyice zorlaştı. Türklerde kadın, toplumun direğidir” diye konuştu.
Mültecilerle ilgili de konuşan Akşener, “Türkiye, batının da ortak olduğu Suriye meselesinden kaynaklanan sığınmacı yükünü elbette taşımak zorunda değil. Bu nedenle sınırlarını açmak Türkiye’nin en doğal hakkıdır. Ancak bunu yaparken, yine şahsi kızgınlıklarla hareket etmek, haklı olan Türkiye'yi, dünya kamuoyunda 'insan kaçakçısı devlet' durumuna düşürüyor. Haklı olduğumuz bir konuda kızgın bir komşu gibi değil, devlet gibi davranmak zorundasın” dedi.
“Doğruları söyleyenler hain ilan ediliyor”
Meral Akşener, yargılama süreci devam eden gazetecilere ilişkin de değerlendirmelerde bulundu, “iktidarın başka şeylerin konuşulmasını istemediğini, meselelere sadece kendilerinin istediği pencereden bakılmasını ve herkesin susarak oturmasını istediğini” belirtti.
“Doğruları söyleyerek haklı çıkanların hain edildiğini ve milletin her ferdinden biat beklendiğini” söyleyen Akşener sözlerine şöyle devam etti:
“Son günlerde gazetecilere yönelik operasyonların altında işte bu sebep var. Libya'daki şehitlerimiz üzerinden, FETÖ'cüleri sevindirecek operasyonlara imza atıyorlar. Libya'da şehit olan istihbaratçımızın cenazesini bahane edip FETÖ'nün ilk hedefi olmuş gazetecileri yeniden hapse gönderiyorlar.
“Madem şehit istihbaratçımızın cenaze töreni o kadar gizliydi, siyasi parti temsilcilerine kadar herkesi neden davet ettiniz? Madem Libya'daki unsurlarımız bu kadar gizliydi, Sayın Erdoğan dünyanın gözü önünde, 'Milli İstihbaratımız Libya’da görev yapıyor.' diye neden açık etti?
“Tüm bunlara rağmen, illaki soruşturacaksanız, gidin gizli kalması gerektiğine inandığınız o cenaze törenini, sızdıran mekanizmayı soruşturun. Gidin, gizli kalması gereken bir cenaze törenini, bu kadar açık ve korunaksız hale getiren işleyişi soruşturun.
“Bu açıklara göz yumduktan sonra, haberi yapan gazeteciyi soruşturup, cezaevine göndermek işin kolay yanı. Üstelik de bunu, FETÖ'nün yöntemleriyle yapmak en kolayı.”
“Vatandaş ekonomideki iyiye gidişi hissetmiyor”
Ekonomiden de bahseden Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’nin toplam borcu 5 trilyon 835 milyar lira. Milli gelirimizin yüzde 40 fazlası. 2002'de her bir bebek 1752 dolar borç yüküyle doğuyorken bugün 5 bin 300 dolar borç yüküyle doğuyor. Ben bu rakamları söyleyince Sayın Erdoğan çok kızıyor. 'Türkiye ekonomisini 3,5 kat büyüttük.' diyor.
“Türk ekonomisi 3,5 kat büyüyebilmek için 15 kat borçlanmış. Nedense Sayın Erdoğan bunu söylemiyor. Kendisine soruyorum; büyüyen ekonomi mi yoksa borç mudur? Milletimize reva gördüğünüz ekonomik tablo bu mudur?
“Ekonominin şaha kalktığını iddia eden Sayın Erdoğan ve damadı benim yaptığım gibi Anadolu'nun ilçelerini, köylerini dolaşsınlar. Aynı masalları oralarda anlatsınlar da vatandaş kendilerini nasıl süpürgeyle kovalıyor görsünler.
“Vatandaş ekonomideki bu iyiye gidişi hissetmiyor. Buradan milletimize soruyorum: Geçen seneye göre alım gücünüz daha mı yüksek? Yiyecekler, giyim daha mı ucuz? Çocuğunuzun cebine daha fazla harçlık koyabiliyor musunuz? Faturaları daha mı rahat ödüyorsunuz? Bütün dünyada petrol ve doğal gaz fiyatları düşerken, sizin ısınma masraflarınız düştü mü? Eğer bunlara 'Evet' diyemiyorsanız, damat beyin 'ekonomi iyiye gidiyor' sözleri, sizinle alay etmekten başka bir şey değildir.”
Meral Akşener, sokaktaki, çarşıdaki, pazardaki sıkıntıların çözülmesinin, ülkenin karşı karşıya olduğu tehditlerin aşılmasının ve geleceğe dair kaybedilen umutların yeniden yeşermesinin yapısal reformlarla mümkün olabileceğini ifade etti. (AS)