Fotoğraf: Açık Radyo
Yayın hayatında 25 yılını dolduran Açık Radyo, Prince Claus Ödülü’ne layık görüldü.
Prince Claus Ödülü, Prince Claus Kültür ve Kalkınma Fonu tarafından 1997 yılından bu yana “kültürel faaliyetleriyle içinde bulundukları topluma olumlu yönde etkide bulunan” kişi, grup ya da kuruluşlara veriliyor.
Türkiye’den daha önce Hasan Saltık, Halet Çambel ve Gülsün Karamustafa, Prince Claus Ödülü’ne layık görülmüştü.
Açık Radyo’nun internet sitesinde yer alan habere göre, bu akşam Amsterdam saati ile 18.00’da gerçekleşen çevrimiçi törende, Açık Radyo’nun Prince Claus Ödülü’ne layık görülmesinin gerekçeleri şöyle sıralandı:
- Tartışmalı konulara, karşıt görüşlere ve dürüst eleştirel tahlillere yer veren, bilgi açısından zengin, eğlendirici ve esinlendirici programlar düzenlemesi,
- Çoğulcu demokrasi, hukuk devleti, evrensel insan hakları ve temel özgürlüklere dayalı ilkeleri el üstünde tutması,
- Alternatif, marjinalleştirilmiş ve azınlık seslerin duyulmasını mümkün kılan bir diyalog ve görüş alışverişi alanı sunarak kendi topluluğunu ve sivil toplumu temsil etmesi, onlara hizmet vermesi ve onları güçlendirmesi;
- “Yalan haber”lerin ve yanıltıcı medyanın yaygınlaştığı bir dönemde gazetecilik dürüstlüğünü ve ahlakını yılmaz bir şekilde savunması,
- Günümüzün dijital evreninde bile radyonun, toplumsal ve siyasi değişim için herkesin beğenisini kazanan etkili bir yayın organı olmaya devam ettiğini açıkça göstermesi,
- Çoklu perspektiflere açık olmanın ve muhalif fikirlere saygı göstermenin, hakiki demokrasinin yegâne gerçek ve hayatî temelini oluşturduğunu vurgulaması,
- Karmaşık bir durumda sürdürülebilir ve bağımsız medya için bir model oluşturarak özgür ve açık bir sesin öncülüğünü yapması ve sürdürmekte dikkate değer bir sağlamlık göstermesi.
TIKLAYIN - Açık Radyo 25 yıldır, sessizliğin koyulaşan perdesini aralıyor
Pamuk: Açık düşünce adasıNobel Edebiyat ödüllü yazar Orhan Pamuk da ödül kitapçığı için yazdığı yazıda Açık Radyo için şu ifadeleri kullandı: "...Ödül kararından sonra pek çok tanıdık ile Açık Radyo hakkında konuştuk. Hayranları Açık Radyo'dan bahsederken yalnızca ele alınan çevre, iletişim, demokrasi, günlük hayat konularında takip ettikleri tartışmalarda, röportajlar, programlardan bahsetmediler; aynı zamanda Açık Radyo'yu nasıl, hangi şartlarda, ne yaparken dinlediklerini de gözlerinin içi gülerek anlattılar bana. Açık Radyo'nun dinleyicilerini, sanatçılar, ev kadınları, işe giderken araba kullananlar, aydınlar, öğretmenler, memurlar oluşturuyor. Açık Radyo'yu dinleyenler kendilerinin, kimliklerinin özel bir şey yaptıklarının farkındalar. Açık Radyo'nun en büyük başarısı özgürlüklerin özellikle siyasi özgürlüklerin çok kısıtlı olduğu günümüz Türkiye'sinde bu küçük demokrasi ve açık düşünce adasını yaratmış olması ve onu incelikle besleyip korumuş olmasıdır. Bu adanın kendine göre bir kimlik ve ruhu vardır ve Açık Radyo'yu dinleyenler bu özgürlükçü çağdaş ruhu gururla benimserler." |
(EKN)