* Fotoğraf: Arif Hüdaverdi Yaman - AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
AB İçişleri Bakanları ve Schengen bölgesi ortak ülkelerinin içişleri bakanların, 3 Mart’ta Brüksel’de AB’nin Türkiye’yle olan dış sınırlarındaki duruma ilişkin düzenlenen olağanüstü Konsey toplantısının ardından ortak bir sonuç bildirgesi yayımladı.
"AB, Türkiye'nin siyasi amaçlarla göçü baskı aracı olarak kullanmasını kesinlikle reddediyor" denilen açıklamada, "AB'nin dış sınırlarındaki durumun kabul edilemez" olduğu belirtilerek AB'nin "dış sınırlarını etkin bir şekilde korumakta kararlı olduğu" ve "yasa dışı geçişlere göz yumulmayacağı" vurgulandı.
TIKLAYIN - "Avrupa Hayali" Bitiyor, Edirne'de Çadırlar Kalkıyor
Bu kapsamda, AB ve üyelerinin uluslararası hukuka uygun biçimde tüm gerekli önlemleri alacağı belirtilirken “AB'nin etkin biçimde göçmen kaçakçılığıyla mücadele edeceği” ifade edildi. Birliğin ve üyelerinin Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansını (Frontex) da devreye sokarak, göç baskısıyla karşı karşıya olan alanları güçlendireceği söylendi.
Yunanistan’a destek
AB içişleri bakanları, Türkiye'nin sınırları açtığını duyurmasının ardından sınırına yığılan binlerce mülteci “sıkıntı yaşadığını” söylediği Yunanistan'a da dayanışma mesajları verdi.
Açıklamada “AB'nin sınırlarında baskı yaşayan ülkelere destek için bütün yöntemlerin devreye gireceği” ifade edildi.
TIKLAYIN - Af Örgütü: Yunanistan İnsan Haklarına İhanet Ediyor
Bunlar arasında AB'nin sınır koruma kurumu Frontex görevlilerinin derhal sınır bölgelerine gönderilmesi ve teknik destek bulunuyor.
"Türkiye siyasi amaçlarla göç baskısını kullanıyor"
Ortak bildirgede özetle şu ifadeler yer aldı:
"AB Konseyi, Türkiye'nin artan göç yükünü, topraklarında karşı karşıya olduğu riskleri, 3,7 milyon göçmen ve mülteciye ev sahipliği yapmak için gösterdiği büyük çabaları kabul ediyor. Bununla birlikte, Türkiye'nin siyasi amaçlarla göç baskısını kullanmasını şiddetle reddediyoruz. AB'nin dış sınırlarındaki bu durum kabul edilemez.
TIKLAYIN - Erdoğan: Kapıları Kapatın Diyorlar, O İş Bitti
“Konsey, Türkiye'nin 2016 Ortak Beyannamesi'nin hükümlerini, tüm üye devletler bağlamında tam olarak uygulamasını beklemektedir. Söz konusu mutabakat, Türkiye'nin göçmen ve mültecilere ev sahipliği yapma konusundaki önemli çabalarını destekleyerek somut sonuçlar doğurmaktadır. Hem AB hem de Türkiye bu iş birliğinin ve taahhüdün devam etmesinden yararlanmaktadır.
TIKLAYIN - Geri Kabul Anlaşması Neydi? Bugünkü Tablo Ne?
“Müsamaha gösterilmeyecek”
“AB ve Birlik üyesi devletler, AB dış sınırlarının etkin bir şekilde korunması konusunda taşıdıkları kararlılığı muhafaza etmektedir. Yasadışı geçişlere müsamaha gösterilmeyecektir. Bu bağlamda AB ve birlik üyesi devletler, AB hukuku ve uluslararası hukuk doğrultusunda gereken tedbirleri alacaktır. Göçmenler, kara veya deniz yoluyla yasadışı geçişlere girişerek hayatlarını tehlikeye atmaya teşvik edilmemelidir.
“Konsey Türk hükümetine ve sahadaki tüm aktörler ve örgütlere bu mesajı iletmeleri ve yanlış bilgilerin yayılmasına engel olmaları çağrısında bulunur. AB insan kaçakçılığıyla aktif şekilde mücadele etmeyi sürdürecektir.” (TP)