Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin duruşmaları devam etti.
Bugün iki mahkemede sekiz akademisyenin birleştirilen dava dosyasının ikinci duruşması ile 11 akademisyenin davasının ayrı ayrı birinci duruşmaları görüldü:
30. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM): Bilgi Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Ömer Turan, Doç. Dr. Nazan Haydari, Arş. Gör. Zeynep Yeşim Gökçe, yüksek lisans öğrencisi H.T., Sabancı Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Tuğba Yıldırım, MSGSÜ'den Doç. Dr. Begüm Özden Fırat, Amsterdam Üniversitesi'nden Dr. Aylin Kuryel ve Paris-Est Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mehmet Ali Oturan'ın birleşen dosyalarının ikinci duruşması. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mustafa Tekpınar, Artuklu Üniversitesi'nden Remezan Alan ile Yrd. Doç. Dr. Necat Keskin, Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Doç. Dr. Halis Ulaş ile Arş. Gör. Aydın Arı, Ege Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Hanifi Kurt, Kocaeli Üniversitesi'nden Doç. Dr. Güven Bakırezer ile Arş. Gör. Adem Yeşilyurt'un birinci duruşmaları.
33. ACM: Ege Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Serdar Tekin ve Munzur Üniversitesi'nden Doç. Dr. Candan Badem'in birinci duruşmaları.
2 davada yetkisizlik talebi reddedildi
30. ACM'de Halis Ulaş, Aydın Arı, Hanifi Kurt, Güven Bakırezer, Adem Yeşilyurt ve Remezan Alan'ın duruşmalarında mahkeme yetkisizlik kararı vererek dosyaları akademisyenlerin ikamet ettiği illerdeki nöbetçi ağır ceza mahkemelerine gönderdi.
33. ACM'de ise avukatlar her iki duruşmada da yetkisizlik talebinde bulundu. Ancak mahkeme talepleri reddetti. Akademisyen Candan Badem'in savunmasının alınmış olması nedeniyle duruşma savcısı esas hakkında mütalaasını açıklayarak Badem'in Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2'de düzenlenen "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla cezalandırılmasını istedi.
Terörle Mücadele Kanunu 7/2Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. |
Duruşmalardan ayrıntılar şöyle:
30. ACM
1. duruşma
Necat Keskin yurtdışında olduğu için duruşmaya katılamadı. Avukatı müvekkilinin eğitim için iki yıl süreyle Türkiye'de olmayacağını ifade ederek istinabe talebinde bulundu.
Mahkeme istinabe talebine ilişkin ara karar yazdırmadı. Bir sonraki 15 Mayıs 9.30'da görülecek.
Birleşen dosya
Ömer Turhan ve Mehmet Ali Oturan yurtdışında oldukları için duruşmaya katılamadı. Aylin Kuryel ve Tuğba Yıldırım avukatları mazeretli olduğu için savunma yapamayacaklarını söyledi. Duruşmada hazır bulunan H.T. önceki beyanlarını tekrar etti. Zeynep Yeşim Gökçe, Nazan Haydari ve Begüm Özden Fırat ise savunmalarını sundu.
TIKLAYIN - Zeynep Yeşim Gökçe'nin Beyanı
TIKLAYIN - Begüm Özden Fırat'ın Beyanı
Ardından avukatlar Sevgi Kalan, Meryem Kavak, Ali Deniz Ceylan ve İnayet Aksu kovuşturmanın genişletilmesine ilişkin taleplerini mahkemeye sundu. Aksu savunmasını sunmadan önce SEGBİS’in açılmasını talep etti. Mahkemenin talebi sözlü olarak reddetmesi üzerine talebinin duruşma zaptına geçmesini istedi. Mahkeme, SEGBİS’in açılmasına karar verdi.
Avukat Aksu: Savunma yapmadan savcı mütalaa açıklamış
Savunmasında bir önceki celsede savunma yapmaları için kendilerine süre verildiğini hatırlatan avukat Aksu, savcının celse arasında esas hakkında mütalaasını dosyaya sunduğunu söyledi.
Müvekkilinin savunmasını bu celse yaptığını ifade ederek iddia makamının mütalaasını “usule uygun olarak” yeniden hazırlaması gerektiğini savundu. Yeni hazırlanacak mütalaanın tebliğini, müvekkilinin derhal beraatini ve TCK 301. maddesi gereğince yargılamaya devam edilmesi için Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni alınmasını* ve yargılamanı bu süreçte durmasını talep etti.
Savcıdan "zorla getirtilmesi" talebi
Taleplere ilişkin görüş bildiren savcı, duruşmaya katılmayanlar hakkında zorla getirilme kararı verilmesini, avukatların derhal beraat, kovuşturmanın genişletilmesi ve TCK 301 izni taleplerinin de reddini istedi.
Mahkeme ara kararında, kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini reddederken diğer taleplere ilişkin karar yazdırmadı. Duruşmaya 15 Mayıs'ta devam edilmesine karar verdi.
İzmir'den üç davaya yetkisizlik
Halis Ulaş, Hanifi Kurt ve Aydın Arı’nın hazır bulunduğu duruşmalarda avukatları sorguya geçilmeden mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi talebinde bulundu.
Dosyaların İzmir Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi talep edildi.
Savcı, üç akademisyen için de aynı ara mütalaasını tekrarlayarak “sanıkların iddianamede söz edilen suça konu eylemi yaptıkları tarihte İzmir’de ikamet ediyor olmaları ve orada görev yapıyor olmaları” gerekçesiyle dava dosyalarında yetkisizlik kararı verilerek dosyaların “yetkili ve görevli” İzmir ACM’ye gönderilmesine karar verilmesini istedi.
Mahkeme, yetkisizlik talebini kabul ederek üç akademisyenin dosyalarını İzmir Nöbetçi ACM’ye gönderdi.
Kocaeli'nden iki davaya yetkisilik
Güven Bakırezer ve Adem Yeşilyurt’un hazır bulunduğu duruşmalarda avukatları Ziynet Özçelik, TCK 301’den soruşturma izni alınması için dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmesini, yanıt gelene kadar yargılamanın durdurulmasını talep etti.
Duruşma savcısı, “söz konusu izin talebinin ayrı bir yargılamanın konusu olup mahkemeyi bağlamadığı ve eylemin suç oluşturup oluşturmadığı hususunun yargılamayı gerektirir nitelikte olması” gerekçeleriyle TCK 301 ve durma karar verilmesi taleplerinin reddini istedi.
Ayrıca sanıkların suça konu eylemi yaptığı tarih itibariyle Kocaeli’nde ikamet etmeleri ve orada çalışıyor olmaları” sebebiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesini talep etti.
Mahkeme, avukatın TCK 301'den soruşturma izni alınması ve durma kararı verilmesi taleplerini reddederken savcının talebi doğrultusunda mahkemenin yetkisizliğine karar vererek dosyaların Kocaeli Nöbetçi ACM'ye gönderilmesine hükmetti.
Bir duruşma görülemedi
Mustafa Tekpınar ve avukatı duruşmaya katılmadı. Mahkeme, erteleme kararı vererek duruşmayı 15 Mayıs'a bıraktı.
Mardin'den bir davaya yetkisizlik
Remezan Alan duruşmaya Mardin'den SEGBİS ile bağlandı. Savunmasını yapmak için hazır olduğunu söyledi. Ancak mahkeme yetkiszilik kararı vereceğini söylediği için savunmayı almadı.
Savcı yetkisizlik kararı verilmesi yönündeki ara mütalaasını tekrar etti. Heyet, mahkemenin yetkisizliğine karar vererek dosyayı "yetkili ve görevli" Mardin Nöbetçi ACM'ye gönderdi.
33. ACM
1. duruşma
Candan Badem duruşmaya katılmadı. Dersim'e yazılan talimat ile savunmasını yaptığı ve duruşmalardan vareste tutulduğu görüldü.
Avukatı Mesut Badem, mahkemenin yetkisizliğine karar verilerek dosyanın Tunceli ACM'ye gönderilmesini istedi. Mahkeme, yetkisizlik kararı verilmesi talebini reddederek duruşmaya devam etti.
Mütalaa açıklandı
Savcı esas hakkında mütalaasını açıklayarak sanığın TMK 7/2 maddesi gereğince cezalandırılmasını istedi. Mahkeme sanık ve avukatına esasa karşı savunmalarını sunmaları için süre vererek duruşmayı 26 Şubat'a bıraktı.
2. duruşma
Serdar Tekin duruşmada hazır bulundu. Avukatı Arif Ali Cangı, bugün 30. ACM'de verilen yetkisizlik kararlarını örnek teşkil etmesi açısından ibraz ederek mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesini ve dosyanın İzmir ACM'ye gönderilmesini istedi.
Yetkisizlik reddi
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme yetkisizlik kararı verilmesi talebini reddetti. Cangı, “Ret karşısında itiraz hakkımızı kullanacağız, bu husus karara bağlandıktan sonra huzurunuzda savunma yapacağız" diyerek süre talebinde bulundu.
Talebi kabul eden heyet duruşmayı 26 Şubat'a erteledi.
Akademisyen yargılamaları hakkında10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 1 Şubat 2019 itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 463 oldu. 83 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 3 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 1 akademisyen 2 yıl 3 ay; 1 akademisyen 2 yıl 6 ay; 1 akademisyen 2 yıl 1 ay; 1 akademisyen 3 yıl olmak üzere davası sonuçlanan toplam 90 akademisyenin tamamı hapis cezasına mahkum oldu. HAGBBugüne kadar 11 akademisyen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını (HAGB) kabul etmedi. İçlerinden 7'sine 1 yıl 3 ay, 1'ine 1 yıl 6 ay, 1'ine 2 yıl 6 ay, 1'ine 3 yıl hapis cezası verildi. 1 kişinin kararı henüz açıklanmadı. 36. ACM, HAGB istemeyenlerin cezasında indirim yaptı ve 2 yıl denetimle cezayı erteledi. 32. ACM cezada indirim yaptı ancak erteleme vermedi. 37. ACM ise hem indirim hem erteleme uygulamadı. 3 akademisyene ise HAGB'ye ilişkin beyanları sorulmadı. HAGB sorulmayanlardan birine 1 yıl 6 ay, birine 1 yıl 3 ay, birine 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Cezası 2 yıldan fazla olanların ertelenmeyen mahkumiyet kararları istinaf mahkemesine gidecek. İstinaf kararı onaylayacak ya da bozacak. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava TMK 7/2'den sürüyor. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. Barış Akademisyenleri’nin beyanlarının tam metinlerine buradan ulaşabilirsiniz. |
(TP)
* TCK 301. maddeye göre, Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.