Sivas katliamının altı firari sanığı hakkında zamanaşımı uygulanıp uygulanmayacağına bugün karar verilecek.
Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel'in, firari sanıklar Şevket Erdoğan, Köksal Koçak, İhsan Çakmak, Hakan Karaca, Yılmaz Bağ ve Necmi Karaömeroğlu hakkında açılan davanın zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşmesine karar verilmesini istemişti.
Müşteki avukatlardan Şenal Sarıhan ise Sivas katliamının bir insanlık suçu olduğunu ve evrensel hukuk ilkeleri gereği insanlığa karşı işlenen suçlarda zamanaşımı olamayacağını ifade etmişti.
Sarıhan, ayrıca bu davada zamanaşımı kararı verilmesi durumunda, başta 12 Eylül olmak üzere, 2005'ten önce işlenen insanlığa karşı suçların tümü için emsal teşkil edebileceğini söylemişti.
"Sivas insanlık suçudur, zamanaşımı olmaz"
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşma öncesinde 54 yazar ve şair ortak bir bildiriyle Sivas katliamı davasının zamanaşımına uğramamasını istedi.
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
"Kamuoyuna ve hukukun bugünkü temsilcilerine; hukukun hafızası yasaların ömrü kadardır. Ama bir toplumun ortak hafızasını yaratan, bu hafızayı yarınlara taşıyan aydınların vicdanıdır, yazarların, sanatçıların şiirleri, romanları, türküleridir. Mürekkebin hafızası, türkünün çığlığı hukukun hükmünden daha uzun ömürlüdür; hatta bunlarda zamanaşımı yoktur.
Bilinsin istiyoruz. Bizler, aslında daha çoğuz. Ama 1980'den bu yana, vicdanları çürütenler gibi hafızaları boşaltanlar gibi çabucak bir araya gelemiyoruz. İşte o yüzden Sivas'ta bu ülkenin kaybetmekten toprağının içi kavrulduğu şair, yazar ve ozan dostlarımızın acısıyla kıvranıyor, mağdur geldiğimiz duruşmalarda, bir kez daha mağdur edilerek horlanıyoruz. Ama biliniz ki bu metinle duyurmak istediğimiz ülkemizin vicdanıdır.
İsteğimiz şudur: Bu kadar çok olan bizler, bir kez daha tarihe, zamana bir not düşerek hukukun savunucusu olan ilgili yargıçlara diyoruz ki: Sivas davasında zamanaşımı olmamalı. Çünkü bu dava insanlık suçu kapsamındadır. Bekliyoruz. Umuyoruz; ummak istiyoruz... Hayal kırıklığı hep bizler için olmasın diyoruz."
"İç hukuk tükenirse tek yol AİHM"
Bildiri imzacılarından oyuncu, yazar ve şair Orhan Alkaya, bianet'e yaptığı açıklamada,
Sivas davasının, başından beri "en az kayıp" vererek sonuçlandırılmak üzere yönlendirildiğini ifade etti. Sivas'ın "insanlığa karşı işlenen suç" tarifine uyduğunu söyleyen Alkaya, şu aşamada iç hukukun tükenmesi durumunda yapılabilecek tek şeyin uluslararası hukuka başvurmak olduğunu söyledi ve ekledi: "Ancak keşke bunlara gerek kalmadan Türkiye kendi hakikatleri ile yüzleşebilmeyi becerebilse."
Saint Just'un "Suç işlemeden krallık yapılamaz" sözünden yola çıkarak, bütün devletleşmiş toplumların tarihlerinin pek çok suçla dolu olduğunu söyleyen Alkaya, geçmişle hesaplaşmadan önce geçmişle yüzleşmek gerektiğini ifade etti.
İmzacılar:
Adnan Azar, Ahmet Oktay, Ahmet Erhan, Ataol Behramoğlu, Akif Kurtuluş, Ali Hikmet, Altay Öktem, Attila Birkiye, Aydın Şimşek, Aydın Afacan, Azad Ziya Eren, Birhan Keskin, Betül Dünder, Cem Uzungüneş, Cenk Gündoğdu, Cevat Çapan, Cezmi Ersöz, Çiğdem Sezer, Deniz Durukan, Emel İrtem, Enver Ercan, Gonca Özmen, Gülten Akın, Haydar Ergülen, Hakan Savlı, Harun Atak, Hicri İzgören, Hidayet Karakuş, Hilmi Yavuz, Hüseyin Atabaş, Hüseyin Ferhad, Hüseyin Yurttaş, küçük İskender, Mehmet Butakın, Metin Celal, Metin Kaygalak, Murathan Mungan, Nurduran Duman, Orhan Alkaya, Onur Behramoğlu, Onur Caymaz, Refik Durbaş, Sezai Sarıoğlu, İ. Mert Başat, Serdar Koçak, Semih Çelenk, Sennur Sezer, Sina Akyol, Şeref Bilsel, Şükrü Erbaş, Tuğrul Keskin, Turgay Fişekçi, Vural Bahadır Bayrıl, Zeynep Köylü. (EKN)