Haberin İngilizcesi için tıklayın
Yonca Özer, şu an 27 yaşında. Dört senedir kendisini ve ailesini taciz ve tehdit eden, son görüşmelerinde ise tecavüze yeltenip, tecavüzün videosunu internette yayınlayacağını söyleyen Abdullah Okan’ı, onun silahıyla öldürdü.
Haksız tahrik altında öldürmeden 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, meşru müdafaa unsurlarının oluşmadığına karar verdi.
Özer’in avukatları karar itiraz etti. Dosya şimdi Bölge Adliye Mahkemesi’nde. Mahkeme kararı bozarsa, dava yeniden görülecek. Eğer karar onanırsa, dosya bu sefer Yargıtay’a gidecek.
Yonca Özer’in avukatı Gürkan Fıstıkçı, bölge adliye mahkemesindeki yargılamanın duruşmalı yapılmasını talep edecek.
Bu talep kabul edilirse, kadın örgütlerini davaya müdahil olmaya çağıran avukat Fıstıkçı, mahkemenin meşru müdafaa kararı vermesi gerektiğini vurguladı:
“Bir kadın kendisine tecavüze hazır vaziyette bir adama karşı kendini korumak dışında ne yapabilirdi? Diğer ihtimalde Yonca maktül olacaktı, bu şahıs da sanık olacaktı ve ben belki de maktul vekilliği yapacaktım.
"Dava boyunca mahkemeye bunu anlatmaya çalıştım. Bir kadının karşısında yıllardır kendini saplantı haline getirmiş, silahlı bir şahıs varken, böyle bir tecavüz vakasında canlı olarak kurtulma şansı çok zayıf. Yonca Özer’in iki seçeneği vardı: ya tecavüze uğrayıp öldürülme ihtimali vardı ya da tecavüze uğramayacaktı. Yonca hayatta kalmayı seçti.”
Taciz ve tehditler 4 yıl devam etti
Abdullah Okan, TEDAŞ görevlisi olarak çalıştığı Urfa Halfeti’de Yonca Özer’in babasıyla tanıştı ve elektrik tesisatını yenilemek için evlerine gidip gelmeye başladı. Bu sırada Yonca Özer’le de tanıştı ve onunla evlenmek istedi. Yonca Özer bu teklifi reddetti. Bunun ardından, adamın zaten evli olduğunu da öğrendi.
Ancak Abdullah Okan konuyu kapatmadı. Yonca Özer ve ailesini taciz ve tehdit etmeye başladı. Sosyal medya sitelerinde Yonca Özer adına sahte hesaplar açıp, onun adına paylaşımlar yapmaya başladı. Paylaşımların altına kadının babasının cep telefonu numarasını koyuyordu. Aile defalarda şikayette bulundu, uzaklaştırma kararları alındı. Özer’in mahkemeye sunulan 20’ye yakın savcılık başvurusu bulunuyor.
Okan tehdit ve tacizlerine devam etti; her yerde Yonca Özer’in seks işçiliği yaptığına dair gerçekdışı şeyler anlatıyordu. Kadının ailesiyle yaşadığı evden, ailesinin yanı başından kaçırmaya çalıştı. Yonca Özer, bu şiddetten uzaklaşmak için başka Adana’daki akrabalarının yanına gitti ama taciz burada da devam etti. Okan’ın tacizleri nedeniyle işten çıkarıldı. Akrabalarının daha fazla zarar görmesini engellemek için Urfa’ya ailesinin yanına geri döndü.
Okan, Yonca Özer’in ailesini de öldürmekle tehdit ediyor, kızkardeşlerine tecavüz edeceğini söylüyordu.
Okan’ın ailesi, Özer’in ailesini arayıp, yaptıklarına engel olamadıklarını söylüyordu. Yonca Özer’in babası, mahkemede verdiği ifadede akrabalarından birinin onu arayarak “Maktulün yaptıklarının arkasında durmadıklarını” söylerken, “Sizde namus, şeref olsaydı bu adamı öldürürdünüz” dediğini de anlattı.
Ama taciz ve tehditler devam ediyordu.
“Ona bizi rahat bırak diye yalvaracaktım”
Yonca Özer, ailesinin de bu şiddete maruz kalması nedeniyle, Okan’la konuşmayı denemeye karar verdi. 1 Ocak 2016’da onu arayıp buluşmak istedi.
Özer, karar duruşmasından önce change.org’da başlatılan kampanya için yazdığı mektupta, o günü şöyle anlatıyor:
“Onların daha fazla acı çekmesine göz yumamazdım ve bizden vazgeçmesi için gerekirse Abdullah’a yalvaracaktım. Hatta bunun için kafamdan cümleler bile kurmuştum. ‘Bak sen de bir babasın, Allah rızası için babama daha fazla bu acıları yaşatma’ gibi şeyler söyleyecektim ona. Evet, söyledim değil söyleyecektim diyorum. Çünkü söyleyemedim. Belki de söyledim ama o dinlemedi."
“Tecavüz edip videoya çekeceğim” dedi, silahını gösterdi
O gün buluştular. Okan, arabayla ıssız bir yere gitti. Bu sırada Yonca Özer’e “Sen benim neyime güvendin de geldin” diyordu.
Yonca Özer’in adli kayıtlara geçen anlatımına göre;
Arabayı durdurduğunda, Özer’e “Sen benimle birlikte olacaksın, bunu videoya çekeceğim, sonra seni geneleve bırakacağım. Sen hamile kalınca da ailenin yanına bırakacağım. Ancak böyle kurtulabilirsin. Ölüm senin için kurtuluş değil, sen ölürsen annen ve kızkardeşin var” dedi. Montunun cebindeki silahı gösterip, içinde iki kurşun olduğunu, biriyle kadını, biriyle kendisini öldüreceğini söyledi.
Okan, montunu çıkarıp yan koltuğa bırakınca, Yonca Özer silahı alarak gizlice beline koydu. Tuvaleti geldiği bahanesiyle arabadan inen kadın, döndüğünde Okan’ı fermuarı ve kemeri açık beklerken buldu. Silahı çıkarıp ateş etmeye başladı.
Daha sonra onu hastaneye götürmek için sürücü koltuğuna geçtiğinde, vitesin yanında video çekmek için hazırlanmış cep telefonunu gördü. Arabayı çalıştıramadı ve ailesini aradı. Babası ve erkek kardeşleri olay yerine geldi.
Sonrasında mahkeme süreci başladı. Mahkemede maktul avukatları Özer’in bakire olmadığını söyleyerek savunma yaptı, bekaret tartışmaları tutanaklara da geçti.
Yonca Özer, Temmuz 2017’de 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hala Urfa T Tipi cezaevinde. (ÇT)