Aras Yayıncılık, 1909 Adana katliamının hemen ardından kaleme alınmış olan üç önemli raporu okurlarla buluşturuyor.
40’tan fazla tarihi fotoğraf eşliğinde, Taner Akçam’ın önsözüyle sunulan ve Ari Şekeryan'ın çevirip derlediği kitapta bir araya getirilen raporlar sonrasıyla ele alan üç raporu bir araya getiriyor: “Adana Vakası ve Mesulleri” (Garabet Çalyan), “Adana’da Adalet Nasıl Mahkûm Oldu?” (Artin Arslanyan) ve “Adana Raporu” (Hagop Babigyan).
Katliamlara Adana’da tanıklık eden ve Osmanlıca kaleme aldıkları raporlarla olayların içyüzünü anlatan Çalyan ve Arslanyan 106 yıl sonra ilk kez Türkçe okurla buluşuyor.
Olayların ardından Osmanlı Meclisi tarafından bölgeye gönderilen heyette yer alan Edirne Mebusu Babigyan’ın raporu ise, devlet görevlilerinin sorumluluklarına ve vilayet genelindeki tahribata dair önemli gözlemler içeriyor.
Taner Akçam’ın önsözünden
“1909 Adana katliamını nasıl açıklayacağız?
“1894-96 Ermeni katliamları ile 1915 soykırımı arasında neredeyse bir ara halka gibi duran 1909 Adana katliamının bu iki büyük katliamla ilişkisi nedir gerçekten? Bazı Ermeni tarihçilerin 1894’ten başlayan ve 1923’e kadar uzanan düz bir çizgiden söz ettiklerini biliyoruz. Hatta 1909’da, 1915’in ön hazırlığı yapıldı; 1909 bir nevi ‘prova’ idi diyen tarihçiler vardır. Gerçekten 1894-96’dan Adana’ya, Adana’dan 1915’e böyle düz bir çizgiden söz edebilir miyiz? Ya da birçok Türk araştırmacının tercih ettiği gibi 1894-96, 1909 ve 1915 birbirleriyle tamamen irtibatsız, farklı olaylar mıdır?
“Galiba asıl tarihçilik bu üç büyük yıkımı, aralarındaki farkları ve benzerlikleri ihmal etmeden ortak bir perspektiften okumayı başarmakta yatıyor... Daha yapılacak çok iş var!” (ÇT)
* 1909 Adana Katliamı: Üç Rapor, Der.-Çev. Ari Şekeryan, Aras Yayıncılık, Şubat 2015, 114 sayfa.