On bir uluslararası insan hakları kuruluşu yayınladıkları ortak bildiriyle Galatasaray Meydanı'nın Cumartesi Anneleri/İnsanları'na açılmasını istedi. Kuruluşlar yayınladıkları bildiride, "İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın Ekim 2023'te yaptığı ve kasım başında Galatasaray Meydanı'ndaki kısıtlamaların hafifletilmesine yol açan olumlu yorumlarını memnuniyetle karşıladıklarını" ancak Cumartesi oturmalarında "polislerin ve bariyerlerinin varlığından ve katılmalarına izin verilen kişi sayısının keyfi olarak sınırlandırılmasından endişe duy[duklarını]" açıkladılar ve meydanın Cumartesi Anneleri/İnsanlarına herhangi bir kısıtlama olmaksızın açılmasını istediler.
Bildiriyi yayımlayan hak kuruluşları
Amnesty International (Uluslararası Af Örgütü), Article 19 (19. Madde), Civicus (Yurttaşlar), Civil Rights Defenders (Sivil Haklar Savunucuları), Collectif des Familles de Disparus en Algérie (Cezayirli Kayıp Aileleri Kolektifi), Zorla Kaybedilmelere Karşı Avrupa-Akdeniz Federasyonu (Euro-Mediterranean Federation Against Enforced Disappearances [FEMED]), EuroMed Rights (AvrupaAkdeniz Hakları), International Federation for Human Rights (FIDH), in the framework of the Observatory for the Protection of Human Rights Defenders (İnsan Hakları Savunucularının Korunması Gözlemevi çerçevesinde Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu [FIDH]), Front Line Defenders (Ön Hat Savunucuları), World Organisation Against Torture (OMCT), in the framework of the Observatory for the Protection of Human Rights Defenders (İnsan Hakları Savunucularının Korunması Gözlemevi çerçevesinde Dünya İşkenceye Karşı Kuruluşu'nun (OMCT) yayımladığı ortak bildiri şöyle:
Galatasaray Meydanı
Cumartesi Anneleri/İnsanlarına açılsın
Aşağıda imzası bulunan uluslararası insan hakları örgütleri olarak bizler, Mayıs 1995'ten bu yana zorla kaybedilen yakınları için hakikat ve adalet uğruna eylemde olan Cumartesi Anneleri/İnsanları ile dayanışmamızı ilan ediyoruz.
25 Mayıs 2024'te 1000'inci haftalık nöbetlerine yaklaşan bu insanlar, Türkiye'nin en uzun soluklu barışçıl eylemini sürdürüyorlar. Onlar, son 29 yıl içinde ve özellikle Ağustos 2018'den bu yana, yetkililerce barışçıl protesto yapma haklarına yönelik hukuka aykırı kısıtlamalarla, polisin aşırı güç kullanımıyla, keyfi gözaltılarla, asılsız cezai soruşturmalarla ve idari tacizle karşı karşıya kaldılar. Bu ihlaller cezasız kaldı. 25 Ağustos 2018'de 700'üncü haftalık nöbeti dağıtmak üzere aşırı güç kullanan çevik kuvvet polisine soruşturma açılmadı ancak bu aşırı güç kullanımına uğrayan ve hukuka aykırı olarak gözaltına alınan yakınlarının da aralarında bulunduğu 46 insan hakları savunucusunun yargılanması hala devam ediyor. Şubat 2024'te aralarında yine yakınlarının da bulunduğu 20 kişiye yönelik asılsız bir soruşturma daha başlatıldı.
Cumartesi Anneleri/İnsanları, önlerine çıkan tüm engellere rağmen sevdiklerinin zorla kaybedilmelerine ilişkin gerçeğin ortaya çıkarılması ve sorumluların adalet önüne getirilmesi konusundaki kararlılıklarından vazgeçmediler. Ayrıca sevdikleriyle buluşma ve anma mekanı olarak tanımladıkları Galatasaray Meydanı'nda yıllardır yetkililerin baskılarına karşın haftalık nöbetlerini sürdürmekte kararlılar.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın Ekim 2023'te yaptığı ve Kasım başında Galatasaray Meydanı'ndaki kısıtlamaların hafifletilmesine yol açan olumlu yorumlarını memnuniyetle karşılamakla birlikte polisin ve polis bariyerlerinin varlığından ve katılımlarına izin verilen kişi sayısının keyfi olarak sınırlandırılmasından endişe duyuyoruz. On kişilik nöbet [sınırlaması] Cumartesi Anneleri/İnsanlarının barışçıl eylem hakkını engellemeye devam ediyor ve devam edecek. Kasım 2022 ve Mart 2023'te alınan, başvurucuların barışçıl toplanma özgürlüğünün ihlal edildiğine ve ihlalin bir daha tekrarlanmamasına hükmeden iki Anayasa Mahkemesi kararıysa bugüne kadar hiç uygulanmadı.
Başta Cumartesi Anneleri/İnsanları olmak üzere, zorla kaybetme mağdurlarının yakınları ve Türkiye'deki diğer insan hakları savunucularına uygulanan kısıtlamaların derhal kaldırılması çağrısında bulunuyoruz. Yetkilileri, grubun her cumartesi günü Galatasaray Meydanı'nda barışçıl protesto düzenleme hakkını sınırlamak yerine [bu hakka] saygı duymaya, onu kolaylaştırmaya ve korumaya çağırıyoruz.
(AEK)