Fotoğraf: Özge Elif Kızıl / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Sözcüsü Ömer Çelik, AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu.
Toplantıda, iç-dış siyasi gelişmeler ile güncel politik gelişmelerin değerlendirildiğini söyleyen Çelik, Bülent Arınç’ın Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliğinden istifası, son dönemde gündeme gelen hukukta reform çalışmaları, Türkiye gemisinin Libya açıklarında Almanya tarafından durdurularak aranması konularında özetle şunları dedi:
“Reformlar Ak Parti’nin kimliğinin parçası”
“Hukuk ve siyasi konulardaki reformlar AK Parti'nin siyasi kimliğinin bir parçasıdır. AK Parti belki Türk siyasi hayatının tamamından daha fazlasında ortaya çıkabilecek şekilde reform uygulamalarını ortaya koydu.
“Reform, vatandaşın taleplerinin devlete daha çok yansımasını sağlayacak düzenlemeler, demokrasinin toplumun bütün kılcal damarlarına ulaşması, değişen şartlarda ve koşullarda sesini yeterince duyuramayan vatandaşın sesinin devlet yönetimine daha çok yansımasını sağlama anlamı taşıyor.
Şartlar, toplumlar, talepler değiştikçe, toplumsal taleplerinin siyasette temsil edilmesi noktasında yeni mekanizmalara ihtiyaç duyuldukça, vatandaşın taleplerinin devlete yansıması konusunda güncellemelere ihtiyaç duyuldukça, bu siyasi ve hukuk alanındaki reformlarla gerçekleştirilir.
“Gemimizin aranmasını protesto ediyoruz”
"Avrupa Birliği tarafından yürütülen İrini Harekatı çerçevesinde Alman savaş gemisi tarafından gemimize çıkılarak yapılan aramayı şiddetle protesto ediyoruz.
"22 Kasım'da 'Hamburg' isimli Alman savaş gemisi, hiçbir nezaketi gözetmeksizin, Ambarlı limanından Misrata'ya boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşıyan, bayrağımızı taşıyan gemiye müdahale etmiştir.
“Çeşitli şekillerde bu müdahaleleri meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Fakat şu net bir durumdur, burada herhangi bir şekilde bu ambargoyu delen taraf Türkiye tarafı değildir, tam tersine Türkiye Birleşmiş Milletlerin destek verdiği meşru yönetime destek veriyor. Gayrimeşru yönetim olan Hafter yönetimine destek verenler, onların kimler olduğu bellidir, zaten bunu alenen yapıyorlar.
“Oradaki İrini Harekatı çerçevesinde faaliyet icra eden gemilerin o ülkelerin gemilerini arama konusunda son derece hassas olması gerekir. Çünkü oradaki toplu katliamların ve gayrimeşru işlerin arkasında Hafter tek başına durmuyor, belli ülkelerin desteğiyle duruyor ve bunun içinde hangi Avrupa Birliği ülkelerin olduğu da net bir şekilde biliniyor, onların devlet başkanları bunu net bir şekilde ifade ediyor.
"Bu aramalar hukuk dışı, korsan aramalardır. Son derece yanlış bir iş yapmışlardır. Tabii ülkemizin itirazı üzerine sonlandırdılar. Sonra ne dediler, açıklama olarak 'gemide itiraza kadar yapılan aramalarda ve gözlemlerde de yasadışı herhangi bir malzemeye veya yüke rastlanmadı' dediler. Zaten öyle. Sizin yasadışı yük ve malzeme arayacağız gemilerin hangi ülkeler olduğunu, hangi Avrupa ülkeleri olduğunu açık ve net bir şekilde biliyorsunuz.
“İstifasını sundu, cumhurbaşkanımız kabul etti”
“(Bülent Arınç’ın istifası) MYK'da bu konu da değerlendirildi. Kamuoyunda öne çıkan söz konusu görüş ve yaklaşımlarının kabul edilmediği ve doğru bulunmadığı yönünde MYK mutabakata vardı.
"Belli polemik konuları öne çıktı, o röportajla ilgili olarak. Bununla ilgili değerlendirme yapıldı, bu değerlendirmelere katılınmadığı açık bir şekilde kendilerine ifade edildi. Kendileri istifalarını sundular, Sayın Cumhurbaşkanımız da kabul etti.” (EKN)