Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) Suriye sınırlarında bulunan Afrin'e yönelik düzenlediği harekata ilişkin açıklamalarda bulundu.
Çorum’da konuşan Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“Bedelini ağır ödeyecekler”
“Bak dokuzuncu gün. Kaç kişi etkisiz hale getirildi? 484. Az önce Komutan ile görüştüm. 'Sayı kaç oldu' dedim. '484. İnşallah biraz sonra Burseya Tepesi'ni de düşüreceğiz’ dedi. Bütün bu zor şartlara rağmen Mehmedimiz yürüyor.
“Yahu ben karşımda Ferhatları görüyorum. Ferhat'a dağ dayanır mı? Ferhat nasıl dağları delerek Şirin’e kavuştuysa, bizim Mehmedimiz de şu anda dağları delerek evelallah maksadına ulaşmanın şu anda imtihanını veriyor.
"ÖSO ve Mehmetçiklerimiz olmak üzere 20 şehidimiz var"
“Bunlar zannediyordu ki, bu PKK’sı, DEAŞ’ı, FETÖ’sü, PYD’si bunlar yıldırır. Ne oldu? Bizim şu anda ÖSO ve Mehmetçiklerimiz olmak üzere 20 şehidimiz var. Bak 484. Daha bu iyi günleri. Bizim sınırlarımızı taciz edenler bunun bedelini ağır ödeyecekler.
“İdlib ile sürecek”
“İdlib ile sürecek. Orada da mağdur insanlarımız var. O Halep’ten kaçmak zorunda kalan mağdurlar, mazlumlar var. Hepsi şu anda yalvarıyorlar. Mehmetçik ne zaman geliyor diye. Bak Azez’dekiler Mehmetçik geldi diyorlar.
“Çıkmışlar şurayı şöyle böleceğiz, burayı böyle böleceğiz. O televizyonlarda gördünüz değil mi? F-16’larımız onların inlerine nasıl giriyor. Nasıl bombaları oraya bırakıyor gördünüz. Her şeyimizle bu yoldayız.
“Paralel devletmiş, terbiyesize bak”
“Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devlet tanımıyoruz. Nereden çıktı o ya? Paralel devletmiş. Terbiyesize bak. Ne işin var o zaman Pensilvanya’da. Ha, o zaman onun paralel devleti Pensilvanya’da. Orada 400 dönüm arazi vermişler, villalar millalar. Nereye kaçarsanız kaçın, arkanızdayız. Kovalıyoruz sizi.
"İçinizde varsa bu FETÖ’cüleri, emniyet teşkilatına, valiliklere bildirin. Bunlar ümmeti böldüler, parçaladılar. Zira bunların kahrını daha fazla çekemeyiz. Hâlâ kendilerine göre beddua seansları yapıyorlar. Sizden zaten başka bir şey olmaz. Bugüne kadar yaptığınız beddualar tutmadı, tutmayacak.
“Rabbim gerçek manada Müslümanın duasını kabul eder. Biz birbirimize inanalım, güvenelim. O zaman hep beraber. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız."
"Hainler, vicdansızlar, ahlaksızlar"
Erdoğan barış bildirisini imzalayan akademisyen, yazar ve sanatçılardan oluşan grubu da hedef aldı:
“Adının önünde profesör olan, doçent olan, sanatçı olan birileri, savaşı durdurun diyor. Barış istiyorlarmış. Bölgede çatışma istemiyorlarmış. Bölgede huzurun sağlanmasının yolu YPG ile iyi geçinmekten geçiyormuş. Utanmadan bir de bunu imzalayıp milletvekillerine göndermişler. Ya adama sormazlar mı, şimdiye kadar aklınız neredeydi diye. Terör örgütü ülkemize saldırırken siz neredeydiniz be?
“Kan dökülmesine karşısınız da bölücü örgüt, Suriye'de on binlerce insanı katlederken niye gıkınız çıkmadı be? Profesör olmak, doçent olmak, sanatçı olmak size artı değer mi katıyor? Hainler. Vicdansızlar. Ahlaksızlar. Neden o zaman üç maymunu oynadınız? Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak bunu biliniz. Bunların yaptığı riyakarlıktır, fikir soytarılığıdır, teröristlere canlı kalkan olmaktır.” (TP)