Demokratik Toplum Partisi (DTP) İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a yanıt niteliğindeki açıklamasında "Sürece zarar veren bizim barışta olan ısrarımız değil, hükümetin istikrarsızlığı ve kararlıdır" dedi.
Atalay, Mahmur ve Kandil'den gelen "barış grupları"nın karşılanma törenlerini kast ederek "DTP'nin açılım sürecini tahrip ettiğini" söylemişti.
DTP'yse savını şöyle açıkladı:
"Açılımı engellemeye çalışan CHP ve MHP başta olmak üzere savaşta ısrar eden odaklardır. Hükümet de aynı söylemi kullanarak, bu odakların dümen suyuna gitmektedir. Sürece zarar veren ne barış grubunun gelişi, ne de DTP'nin barışta olan ısrarıdır. Aksine süreci sıkıntıya sokan barış grubunun gelişini hazmedemeyen, bunu bir provokasyona dönüştürmeye çalışan milliyetçi odakların kışkırtıcı, tahrik edici söylem ve açıklamaları ile bundan ürken hükümetin geri adım atma yönündeki tutum ve yaklaşımlarıdır."
Açılım sürecinin başından beri askeri operasyonların durmasını isteyen DTP, Bingöl'deki çatışmada beş PKK'linin ölmesini de anımsatarak "Hükümet bu konuda kararını vermek zorundadır. Eğer yaşatma politikasından yana ise, bunun gereğini yerine getirmelidir dedi.
"Meclis'te açık açık tartışalım"
Hükümetin "konunun esası" hakkında kendileriyle hiç diyalog kurmadığını da söyleyen DTP, hükümeti Meclis'te Kürt sorununu konuşmaya çağırdı:
"Buyurun Kürt meselesini Meclis gündemine getirin. Görüşlerimizi o çatı altıda açık açık tartışalım. Buyurun DTP ile diyalog başlatın. Meselenin esasları konusun da tüm yönleriyle konuşalım ve kamuoyuna açıklayalım . Sorumlu liderliğin gereği budur. Süreci karşılıklı adımlarla ilerletelim. Bilinmeli ki, Kürt meselesi tek taraflı kaldırılamayacak kadar ağır hale gelmiştir."
DTP Tatlıbal'ın sözlerini yargıya taşıyor
DTP, AKP Kahramanmaraş Milletvekili Cafer Tatlıbal'ın hakaret içeren sözlerini "ahlak dışı" diye niteledi. Bunun sorumlusu olarak gördüğü hükümetten özür beklediklerini ve hukuki süreç başlatacaklarını duyurdu. (TK)