Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Demans tanısı konulan ve Kocaeli Üniversitesi’nin ‘cezaevinde kalamaz’ raporuna rağmen infazı ertelenmeyen eski milletvekili Aysel Tuğluk için Türkiye ve dünyadan 43 baro ile hukuk ve insan hakları örgütleri Birleşmiş Milletler’e (BM) “acil müdahale” istemli bir mektup gönderdi.
BM İşkence ve Kötü Muameleye Karşı Özel Raportörü, Hakimlerin ve Avukatların Bağımsızlığı Özel Raportörü, İnsan Hakları Savunucularının Durumu Özel Raportörü, Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu, Fiziksel ve Zihinsel Sağlık Konusunda Özel Raportör ve Azınlık Hakları Özel Raportörü’ne gönderilen mektupta Aysel Tuğluk’un sağlık durumuna dikkat çekildi.
Tuğluk’un sağlık durumunun demans tanısı konulduktan sonra hızla kötüleştiği anlatıldı.
Mektupta “Aysel Tuğluk’un bu ciddi sağlık sorunlarına rağmen mevcut hapishane koşullarında ve COVID-19 salgını sırasında hapishanede tutulmaya devam edilmesi yetkili makamların iç hukuka ve uluslararası standartlara uygun davranmadığını göstermektedir” ifadelerine yer verildi.
BM çalışma grupları ve raportörlerden Tuğluk’a karşı sürdürülen hak ihlallerine acil müdahalede bulunulması istenen mektupta, “Çok ciddi hastalığına rağmen cezaevinde tutulmaya devam eden Aysel Tuğluk’un ve benzer durumdaki diğer tutuklu ve hükümlülerin derhal salıverilmesi, tutuklu ve hükümlülerin sağlığa erişim haklarıyla ilgili endişelerin dile getirilmesi, yeterli sayıda tıbbi görevlinin işlerini müdahalelere maruz kalmadan özgürce yürütebilmesinin sağlanması, Türkiye Hükümeti’nin cezaevlerine ziyaret ve denetim için bu konuda uzman insan hakları örgütlerine ve hükümet dışı örgütlere izin vermesinin sağlanması” çağrısı yapıldı.
Mektupta imzası bulunan kurum ve kuruluşlar şöyle: |
Batman, Bingöl, Tunceli, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Şanlıurfa, Siirt, Şırnak ve Van Barosuna ek olarak;
|
Ne olmuştu?
Aysel Tuğluk, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı görevinde bulunduğu dönemde, 29 Aralık 2016'da tutuklanmıştı. Tuğluk, hakkında hazırlanan iddianamede, DTK Eş Başkanlığı döneminde yaptığı açıklamalar ve faaliyetleri nedeniyle suçlanmıştı.
16 Mart 2018’de kararını açıklayan Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi, Aysel Tuğluk'a “örgüt yöneticisi olmak” iddiasıyla 10 yıl hapis cezası vermişti. Yapılan itirazların ardından Yargıtay 16. Ceza Dairesi de Tuğluk hakkında verilen hapis cezasını onamıştı.
Son olarak ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6-8 Ekim Kobani eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Tuğluk için tutuklama kararı verilmişti.
Annesinin cenazesi
2017 yılında Tuğluk, annesi Hatun Tuğluk’u kaybetmiş, Tuğluk'un cenazesi vasiyeti üzerine defin için Ankara'da bulunan İncek Mezarlığı'na getirilmişti. Aysel Tuğluk’un cezaevinden izinli çıkarak gittiği cenazenin defnedilmesinden kısa bir süre sonra ilk etapta 5-6 kişiden oluşan bir grup cenazeyi protesto etmek üzere toplanmıştı.
Cenazeye katılanlar, grubun sayısının daha sonra giderek arttığını ve mezarlığa saldırmaya çalıştıklarını açıklamıştı.
Saldırıların devam etmesinin ardından toprak açılarak cenaze mezardan çıkarılmak zorunda kalmış, başka bir yere defnedilmişti. Cenazeye saldıran bir kişinin emniyette İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile fotoğrafı ortaya çıkmıştı.
Sağlık problemleri
Annesinin ölümünden sonra hafıza kaybı yaşamaya başlayan Aysel Tuğluk'un abisi Alaattin Tuğluk bianet'e kardeşinin sağlık durumuna ilişkin şu açıklamaları yapmıştı:
"Kardeşimi iyi görmedim. Soruyu 3-4 kez soruyor. Bazı şeyleri hatırlamıyor. Mesela, aileden birisini soracak. 'Kimdi, kimdi?' diyor. Onlar yakın insanlar, tanımaması mümkün değil. Endişem, bunun ilerlemesi, geri dönülemez bir yere gelmesi, kardeşimi kaybetmemiz... Yol yakınken, tedavi istiyorum. Bir heyet daha incelesin ve ona göre karar verilsin. Şu an 1-2 ilaç veriliyor. Yeterli değil. Tedavisi biter, sonra gider yatar."
Aysel Tuğluk hakkında
Demokratik Toplum Partisi'nde (DTP) Eş Başkanlık yaptı. 2007-2009 yılları arasında Diyarbakır milletvekili, 2011-2015 yıllarında HDP Van milletvekili oldu.
Ayrıca HDP Hukuk ve İnsan Haklarından sorumlu eski Eş Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürdü.
Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı Yönetim Kurulu üyesi, İnsan Hakları Derneği Üyesi ve Yurtsever Kadınlar Derneği kurucusu oldu.
(HA)