İstanbul Valiliği, Şule İdil Dere'nin Yoğurtçu Parkı'nda hafriyat kamyonunun çarpması sonucu öldürülmesiyle ilgili soruşturmada yargılama izni kararını açıkladı.
Şule İdil Dere’nin ailesinin yaptığı açıklamaya göre, Valilik asli kusurlu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) daire başkanı ve müdürlerin de bulunduğu sekiz kişi hakkında yargılama izni vermedi.
Valilik, sekiz İBB üst düzey yetkilisinin “sorumlu olmadıkları” gerekçesiyle yargılanmalarına izin vermezken İBB çalışanı iki mühendis ve bir teknikerin sorumlu olduğuna karar vererek bu 3 kişinin Savcılık tarafından soruşturulmasına izin verdi.
Şule İdil Dere’nin ailesi "Adil yargılamayı engelledi" dediği İstanbul Valiliği’nin bu kararına karşı İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz davası açtı.
"Kararda dayanak İBB'nin atadığı müfettiş raporu"
Şule İdil Dere, 12 Mayıs 2016’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İSTAÇ A.Ş. ile gerçekleştirdiği Kurbağalıdere dip temizliği çalışmasında İSTAÇ A.Ş. şoförünün kullandığı İBB kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybetti.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, bilirkişinin “müteselsilen sorumlu ve asli kusurlu” bulduğu ve devlet memuru olan 11 İBB yetkilisinin soruşturulması için 9 Şubat 2017 tarihinde İstanbul Valiliği’ne başvurdu.
İstanbul Valisi Vasip Şahin imzasıyla 26 Nisan 2017 tarihinde alınan karar, Şule İdil Dere’nin birinci ölüm yıldönümünde 12 Mayıs 2017’de Vali Yardımcısı Aziz Mergen imzasıyla Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirildi. Cevap, 25 Mayıs 2017’de ailesi adına avukatlarına Valilik tarafından elden tebliği edildi.
Ailenin açıklamasında kararın “Şule İdil Dere davasında asli kusurlu bulunan ve Şule İdil Dere’nin ölümünden 11 gün sonra başkanlığına terfi ettirildiği İBB Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca atanan müfettiş raporuna dayandırarak verdiği” belirtildi.
"Soruşturmayı yürütenler bağımsız olmalı"
Şule İdil Dere'nin ailesi bağımsız soruşturma vurgusu yaptı:
"Sağlıklı, güvenilir ve hukuka uygun bir idari soruşturmadan söz edebilmenin ön koşulu, soruşturmayı yürütenlerin soruşturdukları kişilerden bağımsız olmalarıdır.
"Valilik kararında adil yargılama esasının asgari kurallarına uymaya dahi cesaret edilememiş ve bilirkişilerin sorumlu bulduğu kişilerin yargı önüne çıkarılması engellenmiştir.
"Biz önümüze çıkartılan veya sistemden kaynaklanan tüm engellere karşın hukuki ve vicdani yollardan sorumluların belirlenmesi uğraşımızı bugüne kadar sürdürdüğümüz gibi, sorumlu olanların, suçlu bulunacakların yaptıklarının sonuçlarına katlanmalarının sağlanması için hukuki mücadelemize devam edeceğiz." (BK)