*Görsel: pixabay
Yeşiller Partisi, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Karadeniz’de hamsi avına 10 gün süreyle yasak getirmesinin ardından bir akademisyenin yunus popülasyonunun arttığı iddialarına ilişkin bir açıklama yaptı.
Bakanlık, Karadeniz’de yasal avlanabilir boy uzunluğunun altındakilerin oranının artması nedeniyle hamsi avına 10 gün süreyle yasak getirmişti. Bu gelişme üzerine, bir akademisyen, “yunus popülasyonunun avlanma yasağı nedeniyle giderek arttığını, yetişkin bir yunusun günde 70 kilo hamsi yediğini ve yunusların kontrollü avlanmaları gerektiğini” söylemişti.
"Hamsiler, iklim krizinden doğrudan etkileniyor"
TIKLAYIN - Yunus Yoksa Balık da Yok!
Yeşiller Partisi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Türkiye balıkçılığının yaklaşık %50’sini oluşturan hamsi sayısındaki düşüşün sorumlusu yunuslar değil, küresel iklim krizi, aşırı avcılık, deniz kirliliği ve kıyısal alanlara yapılan müdahalelere kapı açan, bunlara karşı önlem almayanlardır.
"Hamsiler, iklim kriziyle birlikte gelen sıcaklık artışından doğrudan etkileniyor; kıyılarımız yerine, daha soğuk kuzey bölgelerini tercih ediyor. Kıyılarımızda görece daha küçük hamsiler kaldı. Bu durumda avcılığa devam etmek stokların geleceğini ciddi şekilde tehdit ediyor.
"Avcılık yasağı önemli ama yetersiz"
"Bakanlığın getirdiği avcılık yasağı önemli ama yetersiz. Sıcaklığın mevsim normallerinin üzerinde seyretme ihtimalinin yüksek olduğu bu yıl, hamsi avcılık sezonu kapatılmalı; durumdan etkilenecek balıkçıların zararının en aza indirilmesi için gerekli önlemler alınmalı.
"Avrupa’nın en büyük ve en yüksek kapasiteyle çalışan balıkçılık filosu acilen önemli düzeyde küçültülerek aşırı avcılık baskısı yaratılmasının önüne geçilmeli; karaya çıkartılan balıkların çıkış noktalarındaki kontrolü sıklaştırılmalı. İstanbul ve Çanakkale boğazları her tür balıkçılık faaliyetine süresiz olarak kapatılmalı; her iki boğaz da biyoçeşitlilik geçiş koridoru ilan edilmeli."
"Avlanma derinliği 50 metreye çıkartılmalı"
Yeşiller Partisi, özellikle hamsi gibi balıkların avlanmasında kullanılan gırgır teknelerinin ağ boyutlarına sınırlama getirilmesi gerektiğini vurguluyor:
"Avlanma derinliği derhal 24 metreden AB ülkelerinin standardı olan 50 metreye çıkartılmalı.
"Başta HES projeleri ve Karadeniz sahil yolu olmak üzere Karadeniz’e dökülen derelere yapılan müdahaleler, balıkların beslenmesinde kilit rol oynayan planktonların besinlerinde düşüşe neden oluyor; Karadeniz ekosistemini dengesizleştiriyor. Derhal tüm HES projeleri durdurulmalı.
"Ülkemizdeki balıkların boy ortalaması, 1960’lardan beri dünyanın oldukça altında. Ayrıca Karadeniz’de avlanan 55 türün 17’si yok oldu; birçoğu avlanabilirlik özelliğini yitirdi. Bu durum diğer denizlerimiz için de geçerli.
"Balıksız bir geleceğin önüne geçmek için ekoloji odaklı politikaları hayata geçirmek zorundayız."
(SO/AÖ)