Fotoğraflar: Anadolu Ajansı
Lübnan’da ekonomik kriz ve yolsuzluğun tetiklediği sistem karşıtı protestolar sürerken, Başbakanı Saad Hariri’den “Çıkmaza saplandım, istifamı sunacağım” açıklaması geldi.
Hariri 2017 yılında da istifa kararı almış, fakat kararı duyurduktan 17 gün sonra, istifasını geri çektiğini açıklamıştı.
İran'ın desteklediği Hizbullah taraftarlarının Beyrut'taki hükümet karşıtı protestoculara yönelik saldırısından birkaç saat sonra açıklama yapan Hariri, şöyle dedi:
"Bu süreçte insanların seslerini dinleyebileceğimiz ve ülkemizi koruyabileceğimiz bir çıkış yolu bulmaya çalıştım" ifadelerini kullandı. Hariri sözlerinin devamında "Bugün yolun tıkandığı noktaya eriştiğimizi saklamayacağım. Krizle yüzleşmek için büyük bir şok tedavisine ihtiyacımız var. İstifamı sunmak için Baanda'daki Başkanlık Sarayı'na gidiyorum."
Hükümete yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Başbakan Hariri, Lübnan'da 13 günden beri devam eden hükümet karşıtı protestoları sona erdirecek çözüm yolları için istişare görüşmelerini aralıksız sürdürüyordu.
Reform Paketi de çare olmadı
Üç kez başbakan seçilen Hariri, iki yıla yakın süre boyunca bazı siyasi rakiplerini de içeren Ulusal Birlik Hükümeti'ne liderlik etti. Ancak son aylarda Lübnan ekonomisi hızlı bir çöküntü ve hızla yükselen bir enflasyon ile karşı karşıya kaldı. Gelir adaletsizliğinin çok ciddi boyutlarda olduğu Lübnan'da WhatsApp konuşmalarına vergi getirilmesi kararı protestoların fitilini ateşledi.
Lübnan'da Başbakan Hariri, ülkedeki gösteriler üzerine 21 Ekim'de ekonomik krizi hafifletmek amacıyla bir reform paketini Bakanlar Kurulu'nun onayından geçirdi.
Hariri, 2020 bütçesinin hiçbir vergi içermemesinin yanı sıra bakan ve milletvekili maaşlarının yüzde 50 düşürülmesi, Enformasyon Bakanlığı ile bazı kamu kurumlarının kapatılması, yoksul aileler ile konut kredisine ek kaynak ayrılması gibi bir dizi karar alındığını açıkladı.
Lübnan'da temel ihtiyaç maddeleri tükenmek üzere
Lübnan Sağlık Bakanı Cemil Cabak, başkent Beyrut'taki makamında düzenlediği basın toplantısında, 13 gündür ülkede hayatı felç eden gösterilerin sağlık hizmetlerine yönelik etkileri hakkında bilgi verdi.
Halk tarafından yolların trafiğe kapatılması ve nakliye araçlarına saldırılar sebebiyle çoğu hastane ve eczanelerde ilaçların tükenmeye başladığını aktaran Cabak, bankaların da kapalı olması nedeniyle ödemelerin yapılamadığı ve ithal edilen ilaçların gümrüklerde bekletildiğini belirtti.
Yolların kapalı olmasından dolayı çalışanların işe gidemediği ve Lübnan'daki ilaç fabrikalarının da hizmet veremediği bilgisini paylaşan Cabak, "Lübnan'da durumun bu şekilde devam etmesi halinde sosyal ve tıbbi bir felaketle karşı karşıya kalabiliriz." dedi.
Sağlık hizmetlerinde zor bir aşamada olduklarına dikkati çeken Cabak, mevcut durumdan ötürü devlet yetkililerin tümün sorumlu olduğunu söyledi.
Öte yandan Lübnan yerel basının ilgili makamlara dayandırarak aktardığı haberlerde, ülkedeki yakıt ve buğday stoklarının vatandaşın 20 günlük ihtiyacını karşılamayacak durumda olduğu aktarıldı.
"Yol kapatma" eylemi sürüyor
Başbakan Saad el-Hariri liderliğindeki 30 üyeli kabinenin istifası ve bunun yerine teknokratlardan oluşan bağımsız küçültülmüş yeni bir hükümet talebiyle protestolarını sürdüren Lübnanlılar, ülke genelinde hayatı durma noktasına getiren yolları kapatma eylemlerini sürdürüyor.
Gösterilerin başladığı günden beri banka ve okullar başta olmak üzere kamu kurumları ile özel sektörün büyük oranda hizmet veremediği Lübnan'da, yolları kapatarak insanların şehir içi ve şehirler arası hareketini ciddi anlamda engelleyen eylemciler ile söz konusu yolları açmaya çalışan ordu birlikleri arasında zaman zaman arbede yaşanıyor.
İletişim Bakanı Muhammed Şukayr'ın evi önünde toplanan protestocular, seslerini duyurmak üzere hükümet yetkililerin evleri önünde eylemlerine devam edecekleri mesajı veriyor.
Ülke genelinde yol kapatmanın yanı sıra yürüyüşler ve meydanlarda kitlesel gösteriler düzenleyen eylemciler, yönetimdeki tüm siyasi partileri yolsuzlukla suçlayan sloganlar atıyor.
Lübnan'da halk neden sokakta?
Lübnanlılar, hükümetin iletişime ve özellikle sosyal iletişim ağı WhatsApp uygulamasına vergi getirme girişimine tepki olarak 17 Ekim Perşembe günü protestolara başlamıştı.
İletişim Bakanı Muhammed Şukayr'ın, WhatsApp uygulamasına yönelik vergi kararından vazgeçildiğini açıklaması protestoları durdurmadı.
Lübnan'da 2015'te çöp krizi nedeniyle patlak veren protestolardan sonra ilk defa bu çapta gösteriler yaşanıyor.
Lübnan'da ekonomik durum nasıl?
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan'da, 2011'de Suriye'deki krizin başlamasıyla maruz kalınan mülteci dalgaları ve siyasi sorunlar nedeniyle ekonomik sıkıntılar yaşanıyor.
Maliye Bakanlığı'nın mayıs ayında yayımlanan raporuna göre, ülkede kamu borcu 2019'un ilk çeyreği itibarıyla 86,2 milyar dolara ulaştı.(EMK)
*Haberi, t24, Anadolu Ajansı ve Sendika.org'dan derledik.