* Fotoğraf: Pixabay
Haberin İngilizcesi için tıklayın
UNICEF, Suriye'nin kuzeydoğusundaki Al Hol kampında kalan beş yaşından küçük sekiz çocuğun bir haftadan kısa bir süre içinde hayatını kaybettiğini açıkladı.
Çocukların ölümleri, 6-10 Ağustos tarihleri arasında meydana geldi. Bunlardan dördüne kötü beslenmeye bağlı komplikasyonlar neden oldu. Diğer ölümler; ishal, kalp yetmezliği, iç kanama ve hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) sonucunda yaşanan sıvı kaybından (dehidratasyon) kaynaklandı.
Açıklamada, “Bir çocuğun ölümü, her zaman trajik bir olaydır. Ancak bu ölümün aslında önlenebileceği durumlar daha da trajiktir” diyen UNICEF, 60'ı aşkın ülkeden gelen yaklaşık 40 bin çocuğun Al Hol'da güçten düşmeye devam ettiğini, bu çocukların, temel hizmetlere dahi erişemediğini söyledi.
UNICEF ve paydaşlarının bölgede hizmet sunduğu belirtilen açıklamada uzun vadeli çözüm bulunması gerektiğine de vurgu yapıldı.
“Covid-19 tedbirleri hizmetleri aksattı”
UNICEF Genel Direktörü Henriatte Fore tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Covid-19 nedeniyle uygulanan hareket kısıtlamaları ve karantina tedbirleri, hâlihazırda kritik olan bu durumu daha da kötüleştiriyor. Son zamanlarda, kamp çalışanları arasında doğrulanan vakalar nedeniyle, kampta çalışan kişi sayısı geçici olarak azaltıldı.
“Bu durum, bazı sağlık ve eğitim hizmetlerinin aksamasına yol açtı. Sağlık ve beslenme hizmetlerinin sürdürülmesine öncelik verilmesi gerekiyor ve acil sağlık hizmeti alternatiflerinin hayata geçirilmesi büyük bir önem taşıyor.
“Hayat kurtarıcı hizmetler sunuluyor”
"Bu sınırlamalara rağmen, UNICEF ve paydaşları; su kamyonlarının yanı sıra sağlık, beslenme ve çocuk koruma hizmetleri de dâhil olmak üzere temel hayat kurtarıcı hizmetleri sunmaya devam ediyor.
“UNICEF, aynı zamanda, Covid-19 salgınını önleme tedbirleri konusunda farkındalığı arttırmak için çalışan toplum gönüllülerini de destekliyor.
“Korunma ve güvende olma hakları var”
"Bununla birlikte, artık uzun vadeli bir çözüm bulunması gerekiyor. Al Hol kampında kalan çocuklar da çatışmalardan etkilenen diğer tüm çocuklar gibi, insani yardımlardan yararlanma hakkına sahipler.
“Yabancı uyruklu çocukların da korunmaya ve güvende olmaya hakları var. Yasal belgeler, aile birleştirme hizmetleri ve yüksek yararları doğrultusunda olduğunda çocukların kendi ülkelerine geri gönderilmeleri de bu haklar kapsamında yer alıyor. Tüm çocuklar; salgının sağkalım, eğitim ve koruma üzerindeki yıkıcı etkilerinden korunma hakkına sahipler."