Kadın ve Teknoloji başlığı, peşinen söylemeliyim ki, bizim gibi geri kalmayı marifet saymaya devam eden ülkeleri kapsamıyor. Bu iki önemli durum yani kadın ve teknoloji ilişkisi her medeniyette ve coğrafyada çok farklı algılanabiliyor.
Teknolojiyi satmak için yanına kadını koyan zihniyetin büyük bir örümcek ağı gibi her tarafı karattığı bu ülkede, teknolojiyi kullanan kadını görmek çok rastladığımız bir şey değil.
Nasıl ve neden mi?
Bakın reklamların haline, tv programlarındaki ezikliğe, anahaberleri sunan babasuratlara(!),iyice bakın teknolojinin evimize girdiği her alana, bu sorunun cevabını rahatlıkla görebilirsiniz. Reklamlardan küçük bir örnek vereyim; Herkesin kahkaha atarak izlediği bir GSM operatörünün reklamında; çocuk dışarıda, anne evde ve bilgisayarın başında. Çocuk annesine mouse çekmesini ve tıklamasını söyler. Anne mouse çeker ve koparır. Yani aptal anne, zeki erkek çocuk durumunu herkesin gözüne sokar.
Annenin kutsallığından dem vuran bir zihniyetin, annelerin aptallığına vurgu yaparak ve bundan keyif alır hale gelmesi bir çok açıdan ama özellikle bir kadının düşürüldüğü durumdan ticari kazanım sağlamasının dehşet boyutunu görmek gerekir.
Bu durum ve duruş, bize gösteriyor ki; birbirine çok yakışan ancak hiçbir zaman kullanım ve üretim noktasında kadın ve teknoloji gerçek anlamda yan yana gelmesi mümkün görünmeyen bir ütopyadır bu ülkede..Kadının teknolojiyle bağlantısının kurulduğu tek nokta ürünlerin satışında, tensel ve fiziksel bir tamamlayıcı olarak kullanılmasıdır.
Kadın teknoloji özürlüdür bu ülkede, erkeklere göre.
Kadın bulaşık makinesinin düğmesine basmasını bilir, ama bilgisayarın tuşuna basmasını bilemez bu ülkedeki egemen düşünceye göre.
Kadın süpürgeyi iyi kullanır ama cep telefonunu kullanamaz, onu terlik yerine fırlatır(!)
Kadın kirlenmiş mutfakta çaresizdir, imdadına bir kimyasal üreticisi erkek yetişir(!).
Kadın kan lekesi olan bir çamaşırı nasıl temizleyeceğini bilemez, akıl veren bir erkek yeni bir sıvı deterjanı gözüne sokar(!)
Kadın hamiledir, erkek ona bir buzdolabı hediye alır ama kadın bu buzdolabındaki değişikliği yani derin dondurucusunun altta olduğunu erkeğinden(!) öğrenir.
Kadın genç ise kadındır, yaşlanınca işe yaramaz, bunaktır. Erkekler yaşlandıkça tecrübe abidesi olur ve el üstünde tutulur. Ana haber bültenlerini sunan anchormanları tercih edenlerin düşüncesine göre anchorwoman olunmaz, sadece güzellik kraliçesi isen bir süreliğine spiker olursun, yeni bir kraliçe seçilince emekliye ayrılırsın. Çünkü, güzellik ile teknoloji, kadınlık ile tecrübe asla yan yana olmayacak olgulardır bu ülkenin egemen ve egemen olduğu kadar yobaz erkek düşüncesine göre.
Bunun içindir ki, kadın köşe yazarları cinsel hayatlarını yazarak, o köşelerde iğne oyası görevi görürler. Bunun içindir ki, bu ülkenin güya en büyük gazetelerinin arka sayfa güzelleri hiç yaşlanmazlar. Yaşlı kurtların, kuzu iştahları hiç kapanmaz bu ülkede. 14 yaşındaki kızı taciz edenler, bu ülkede masumlaşır, adli tıp bile onlardan yana raporlanır.
Sinemada ve sanatta da kadın aynı sonun başlangıcını yaşar hep. Aldatan kadın kahpedir bu ülkede, aldatan erkek çapkın. Töre cinayetlerinin sebebi kadın, soncu yine kadındır. Kadını zorla kaçıran, tecavüz eden erkeği bu ülkenin hukuk sistemi ödüllendirir ve bu ödülün adını ceza koyarak 'evlendirir'.. 'Tecavüz ettiğin kadınla evlen ve cezanı çek' der bu ülkenin hukuku ve hukuk a- damları..
İletişim otobanıyla her şeyi normalleştiren tv, internet ve görsel diğer tüm araçlar, özellikle kadınlar üzerinde kurulmak istenen ve hiçbir zaman kadın konumunu insan boyutuna çıkarmayı hedeflemeyen bu sistematik ayırımcılıkla amacına hızlı ve kesintisiz ulaşabiliyor. Teknoloji kadın ilişkisine bu noktada göz attığımızda, teknolojinin kadına yönelik şiddet, cinsiyet ayırımcılığı noktasında erkek bakışını ve despotizmini daha da etkinleştirdiğini ve yaygınlaştırarak normalleştirdiğini görmek mümkün.
Erkek bakış açısıyla, hak ve hukuk arayışına aracılık eden teknoloji ve onun üreticileri ve pazarlayıcılarının en büyük korkusu, kadının birgün teknolojiyi üreten, ona hakim olan ve tüketim noktasında esaslı bir güç oluşturmasıdır. Bunun içindir ki, bilinçli ve programlı bir şekilde kadın sadece teknolojinin satışını hızlandıran bir meta olarak kullanılıyor, sonra da son kullanma tarihi geçmiş bir ürün veya model olarak kenara atılıyor.
Bilgisayar tuşundan, araba direksiyonundan, anchorwomanlıktan, bilim ve bilişim üretiminden hızla uzaklaştırılan kadın, sabah programlarında şakşakçı, akşam programlarında izleyici, magazin programlarında bacak şovcu, frikikçi, sinema ve sanat dünyasında çengel iğne formatında sunulmaya devam ediliyor.
Çok iç acıtıcıdır ki, bunu yine kadın eliyle ve kadın bedeniyle yapıyor ve normalleştiriyorlar..Çok iyi biliyoruz ki, bu ülkede kadının kurdu yine kadın olarak sunuluyor ve bu da kabul görüyor.. Teknolojinin kadınla buluştuğu tek nokta da bu oluyor. Çok garip değil mi?