İki yıl önce yine yurdumda “tatilde” bu masada şiir yazıyordum. Bir taraftan da TV açık, haberler durmadan Jîna Mahsa Amini’nin katledilmesini görüntülerle geçiyordu. İzlemiştim daha önce, ne oldubitti, Mahsa nasıl öldürüldü biliyordum. Yine de gözlerim Mahsa’ya yönelik kabak dayak şiddetine dönüyor, kulaklarım bir odun darbesinin ardından çıkan belli belirsiz “Ah!”ı duymadan edemiyordu. Her defasında müthiş canım yanıyor, oradan kopamıyordum. İran Kürt illerinden başlayan bir isyan hızla yayılıyordu.
Aynı zamanda dinlemekten hiç bıkmadığım Antonín Dvořák’ın Rusalka (Su Perisi) operasından Ay’a Şarkı (Song to the moon) aryasını dinliyorum. Yazmakta olduğum şiirle arya, giderek birbirinin içine girdi ve Rusalka şiiri çıktı ortaya. Şiiri önce çevreme gönderdim. Kürt/İsveçli gazeteci Kurdo Baksi aracılığıyla İran medyasına ulaşan şiir birkaç saat içinde Farsçaya çevrilerek yayınlandı. Özellikle İran sosyal medya hesaplarında yayıldı. Aynı gün akşam, sosyal medya üzerinden Farsça yayın yapan bir TV sitesi, şiiri okumam için beni canlı yayına davet etti. Ben Türkçe ve İsveççe okudum şiiri, İranlı yazar Masud Mafan Farsça okudu. Sonra Rusalka, Karşı Mahalle’de ve Yol dergisinde de yayınlandı.
RUSALKA
Buzdan bir kalbim vardı
Çıplak prizma
Bütün ışıklar bende kırılırdı
Yedi renk yedi iklim
Bir mor ötem vardı
Bir kızıl
Ortası dipsiz derin
O derin
O günah tanımaz pınar
Çakıl taşlarını yokluyor
çıplak ayaklarıyla Su Perisi telaşla
Yedi renge parçalanıyor her ışık çiğnendikçe
Beyazda durulanıyor hepsi
Çığlık çığlık Ay ışığına yalvarıyor Rusalka
Kaybolma Ay ışığı
Kaybolma!
Bir mor ötem vardı benim
Bir kızıl
Aklım karışınca bulutlara bakardım
Geçtiğim bütün fırtınalar şaşkın
Jîna Mahsa Amini’nin katli önce İran’da/Kürdistan’da ve ardından Türkiye’de ve daha birçok ülkede aylarca süren küresel bir Kadın İsyanı’nın tetikleyicisi oldu. Bütün dünyayı Jin, Jiyan, Azadî sloganıyla “etiketleyen” bir etki yarattı.
Jîna Mahsa Amini… Özgürce dans edebilmek, özgürce şarkı söyleyebilmek, saçlarını özgürce rüzgarda savurabilmekti gencecik bir kadın olarak tutkusu… Patriyarkanın, yobazlığın kurbanı oldu.
Minicikti dünyası. Ardında dünyayı saran bir isyan bıraktı.
Anısı yaşayacak!
(SK/VC)