Fotoğraf: burakozguner.com
Canım Burak,
Ardından geçen üç yılda dünya tam da aramızda eğlenmek için çektiğimiz bir videoda dediğin gibi tepetaklak oldu.
Senin yasını tutarken bir pandeminin içinde bulduk kendimizi. Pandemi gibi krizler bilirsin ki her zaman zaten krizin bedelini ödemek zorunda bırıkılan gruplara yeni krizlerden başka bir şey getirmez. Öyle de oldu; pandemi en çok sokakta yaşayan ve esir tutulan hayvanları, evsizleri, lubunyaları, kadınları ve işçi sınıfını vurdu.
Pandemideki korkunç sağlık politikaları eşitsizlikleri o kadar çok yüzümüze çarptı ki utancımızdan yaşama tutunmak zordu.
Yaşamının son günlerini Hayvan Hakları Yasası için geçirdiğin Meclis’ten mevcut yasaya yamalar yapan ancak yine sadece insan türünün menfaatini kollayan yasalar çıktı.
Emeklerin boşa gitmedi elbette, sen ve arkadaşlarımız yıllarca yasamada verdiğiniz mücadeleyle ortaya müthiş bir birikim bıraktınız; hayvanlar adına, haklar adına mücadeleye adım atan herkes nasiplenecek bundan.
İstanbul Sözleşmesi’ni de tek gecede tek adamın imzasıyla kaldırdılar Burakcım. Evet, evet LGBTİ+ etkinliklerini de yasaklamaya, Onur Yürüyüşleri’ni engellemeye devam ettiler.
Dünyadan da haberler iyi değil Burakcım.
Azerbaycan ve Ermenistan, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, Afganistan’da Taliban yönetimi ele geçirdi, buzullar eridi, Amazonlar yandı. Sana bu mektubumu yazdığım saatlerde Azerbaycan ve Ermenistan arasında yeni bir çatışmanın daha başladığını üzülerek ekleyeyim.
Haberler iyi değil Burakcım.
Beni sorarsan, senin ardından üç yıl boyunca durduğum zaman; yavaş yavaş yeniden akıyor. Şaşkınca izliyorum, hayatı yakalamaya çalışıyorum. Eski neşemi kaybettim ama endişelenme yeni bir tanesini inşaa ettim. Yas insanı değiştirir diyorlardı, inandım, gördüm. Bu halimden memnunum sadece özlemle başa çıkmak kalıyor geriye. O konu da isteksizim, her şeyin bir bedeli var dünyamızda ben de sevginin bedelini ödüyorum böyle.
Ailen, dostların çok güzel işler yapıyor onları izliyorum çoğunlukla, nadiren dahil olabiliyorum. Herkes seni çok özlüyor, burada yalnız olmamak iyi. Zaman geçiyor işte Burakcım.
Uzatmaya lüzum yok zaten her gün konuşuyoruz, değil mi?
İyi ki doğdun arkadaşım.
TIKLAYIN - Burak Özgüner'in detaylı biyografisini okuyun
TIKLAYIN - Kötülüklerle dolu bir dünyada ayakta kalmaya çalışmak
TIKLAYIN- Burak Özgüner yazıları burada
(AA/EMK)