Hafta sonu rehaveti içinde oldukça geç bir saatte uyanıp yarı uykulu eline akıllı telefonu alır ve şöyle bir online medyada ve de tabii ki sosyal medyada da gezintiye çıkarsanız ya işte tam öyle başladı Cumartesim.
Ama beni yataktan fırlatan bir haber düştü telefonumun ekranına. Bekliyordum yada umuyordum ama yine de beni şaşırttı. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın “HDP kendi adayıyla seçime girecek” yazıyor haber başlığında.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, kendi adaylarıyla seçime gideceklerini belirterek, en yakın zamanda cumhurbaşkanı adaylarının kim olacağını açıklayacaklarını söylüyordu haberde.
HDP’nin açıklamasının ardından eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Vebal muhalefette, sorumluluk muhalefette. Çözüm de muhalefette. Yürü HDP! Yolun açık olsun" diyordu.
“Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin” noktasına getirilen iktidar partileri dışında kalan tüm muhalifler altılı masadan çıkacak olan bir adaya evet demek zorunda kalmış ve bunu da tam hazmetmişken HDP den gelen bu haber çok şaşırttı doğrusu. Muhalefetin sol cephesinde bu habere sevinenler oldu kuşkusuz. Ancak büyük bir çoğunluk ise tam tersi kaygı verici buldu.
HDP’nin “aday çıkartabiliriz” açıklamasından biraz önce Demirtaş “Ben biraz heyecanlıyım da. Bugün açık görüş günü. Başak ile kızlarımız birazdan gelecekler. Büyük kızımız ilk kez oy kullanacak, “Kararsızım baba” diyordu, ikna etmeye çalışacağım Siz de etrafınızda kararsız kim varsa ikna etmeye çalışın lütfen” paylaşımını yapmıştı.
Merhabalar, nasılsınız?
— Selahattin Demirtaş (@hdpdemirtas) January 7, 2023
Ben biraz heyecanlıyım da. Bugün açık görüş günü. Başak ile kızlarımız birazdan gelecekler.
Büyük kızımız ilk kez oy kullanacak, “Kararsızım baba” diyordu, ikna etmeye çalışacağım ????
Siz de etrafınızda kararsız kim varsa ikna etmeye çalışın lütfen.
Ne için ikna edecekti Demirtaş kızını?
“Halkın gelecek yüzyılının belirleneceği tarihi bir seçim olacak”, “Uçurumdan önceki son şansımız” gibi söylemlerle tüm muhalefet partileri sabah akşam propaganda yapıyor. Bizler ise 20 yıldır susturulmuş, korkutulmuş, sindirilmişiz ve bu yüzden kaygılarımız daha da artıyor.
Bu sorumluluk ve zorunluluk seçme hakkını daha yeni kazanmış Demirtaş’ın kızına da yüklenmiş. Demirtaşın kızı ve binlerce genç yeni seçmen çocuğa (18 yaş benim için daha bir çocukluk dönemi) “biz ülkeyi batırdık gelin siz kurtarın” diyoruz. Utanıyorum bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, bir anne olarak bu çocukların karşısında.
Onlara demokratik seçme haklarını özgürce kullanmanlarına bile izin verilmiyor bu ülkede. Daha küçük bir kız çocuğu iken babasını hapishane duvarlarının arkasına kilitleyen, onu sadece çok zor koşullar altında sınırlı sayıda ve sınırlı sürede ziyaret ederek büyüyen bir kız çocuğu babasının mahkumiyetinde iktidar kadar muhalefet partilerini de suçlu görebilir haklı olarak. Çok anlaşılır değil mi bu duygu?
7 milyon genç seçmenlerin önünde ne yazık ki sadece iki seçenek var. Bir üçüncüsü yok. Ya iktidar bloğuna oy verceksin ya da altılı masanın adayına.
Hem iktidar hem de muhalefet cephesinde geleceksizlik duygusuna gömülmüş milyonlarca genç var. Ekonomik krizi en derinden hisseden kesim gençler oldu.
Okuma ve barınma hakları ellerinden alındı. Genç işsizliği büyük bir sorun. Aynı anda da siyasi baskı ve özel hayata müdahale eden 20 yıllık bir iktidar yaşam haklarını ve özgürlüklerini tehdit etti ve etmeye devam ediyor.
Son sansür yasası gençlerin elinden kendilerini ifade edebilecekleri tek iletişim olanağını, sosyal medya kullanım hakkını da aldı. Umutsuzluk ve karamsarlık hakim ve hemen hepsi bu yüzden ülkeyi terk edip bir Avrupa ülkesine yerleşmek hayali çabası içinde.
Böylesi kritik bir durumda yani ülke her gün genç dinamik üretken beyinlerini kaybederken altılı masa yetki veya koltuk paylaşımı için vakit harcıyor. Muhalefetin 3.büyük partisi muhalefet cephesinde anlamsız, içi boşaltılmış bir “milliyetçi” ideolojinin etkisiyle dışlanıyor. Böylesi anti demokratik bir tutum içinde olan muhalefet cephesi gençlerin özgür ruhunu anlayabilmesi, onların güvenini kazanabilmesi çok zor.
(SM/EMK)