Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 16 Nisan’daki referandumda YSK Başkan ve üyelerini hedef gösteren, içeriği itibariyle suç oluşturan açıklamalar nedeniyle ilgililer hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
Açıklamada, YSK’nın referandum günü bazı sandıklarda “tercih” mührü yerine “evet” mührü kullanılması ve bazı sandıklarda da oy zarfı ve oy pusulalarının sandık kurulları tarafından mühürlenmesiyle ilgili durumu kabul etmesinin, Anayasanın 79. maddesinin yüklediği görev ve sorumluluk kapsamında alındığını belirtti.
Kararda, tüm yüksek mahkeme kararları gibi, Yüksek Seçim Kurulu kararlarının da hukuki açıdan tartışılabilir ve eleştirilebilir olduğu bunun da hukuka katkı sağlayacağı için yararlı olduğu belirtildi.
Örnek konuşmalar Kılıçdaroğlu'ndan
Açıklamada eleştiri sınırlarını aştığı belirtilen bazı açıklamalara yer verildi:
“...Nohut kadar akıl varsa seçim maddelerini anlar...”, “...Sandıklarda oy hırsızlığı olmadı, kimsenin oyu çalınmadı ama geriye dönüp bir baktık ki Yüksek Seçim Kurulu çalınmış...”, “...onlarda vicdan olmadığı için, onlar ahlak yoksunu oldukları...”, “...yasalara aykırı karar verenlere bizim hukukumuzda çete denir...”, “... orada oturan karar veren on tane yargıç, yargıç değil Yüksek Seçim Kurulunun çetesini oluşturmaktadır...”,
“...ben kanunları tanımam diyor. Bir yerden emir alırım, bir tek adamdan emir alırım, oradan talimat alırım, onun önünde iki büklüm eğilirim, benim cüppemde ilik de var düğme de var diyor...”, “...ahlakı olmayan, vicdanı olmayan bu kadar saygısız bir grubun, YSK'da kümelendiğini düşünemedik, ağır konuştuğumu biliyorum, bu ağır konuşmayı onların hak ettiğini de biliyorum...”,
“...siyasi otoritenin önünde eğilen ve talimatla hareket eden kişiye hakim denmez, onlar olsa olsa toplumun en zavallı kişileridir...”, “... ben çeteyim ve başındaki kişi de ben çete reisiyim diyor, senin çeteliğini göstereceğiz...”, “...gerdan kıran adama yargıç mı denir, kanunları ben tanımıyorum diyen insana yargıç mı denir, birer çete mensubunun üyeleri olarak tarihe geçecek onlar...”.
Örnek verilen konuşmalar Cumhuriyet Halk Partisi (MHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ait.
Açıklamada şöyle dendi:
“Bu ve benzeri ifadelerle; eleştiri ve tahammül sınırlarını aşan, içeriği suç teşkil eden, kişileri, kurumları ve seçim sistemini itibarsızlaştırma amacı güden ve bu suretle vatandaşların adalete ve demokrasiye olan inancını sarsan söylemlerin, hukuka katkı sağlamadığı gibi ülkeye de yarar sağlamayacağı açıktır.
“Yüksek Seçim Kurulu olarak temennimiz, eleştirilerde sorumlu davranılması, etik ve hukuki sınırlar içinde kalınmasıdır.
“Yüksek Seçim Kurulu Başkan ve Üyelerini hedef gösteren, içeriği itibariyle suç oluşturan açıklamalar nedeniyle ilgililer hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması kararlaştırılmıştır.” (NV)