Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ihraç edilen Dr. Cenk Yiğiter’in Lisans Yerleştirme Sınavı’nı (LYS) kazanarak yerleştiği Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin kayıt sistemi Yiğiter’e ‘Kayıt olma hakkınız yoktur’ diye uyarı veriyor.
LYS sonuçlarının açıklandığı gün olan 8 Ağustos’ta Ankara Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde değişikliğe gitmiş, yönetmeliğin kayıt ve kabul işlemleri bölümüne "kamu görevinden çıkartılmamış olmak" şartı getirmişti.
bianet’e konuşan Yiğiter, liseden 1997’de mezun olduğu için Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) veri tabanında olmadığını ve bu nedenle e-devlet sisteminden lise mezunu olduğunu kanıtlaması için okula bizzat giderek kayıt yaptırması gerektiği bilgisini aldığını söyledi.
Ancak Yiğiter’in okulda kayıt işlemlerini yaptırabilmesi için öncesinde Ankara Üniversite’sinin sayfasına girerek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık numarasıyla öğrenci numarası alması gerekiyor. Üniversitenin sistemi, yönetmeliğin yayınlandığı tarihten önce tercihlerini yapan Yiğiter’in kaydını engelliyor.
Tercih yaptığında yönetmelik yayınlanmamıştı
Yiğiter, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) kılavuzuna göre tercihlerini yaptığı için Ankara Üniversitesi’nin 8 Ağustos 2017’de çıkarttığı bu yönetmeliğe dair kılavuzda herhangi bir bilgi yoktu. Dolayısıyla yönetmeliğin geriye dönük uygulanması söz konusu.
Erkan İbiş hakkında suç duyurusunda bulunacak
Barış bildirisi imzacılarından olan akademisyen Yiğiter, Perşembe günü Ankara Üniversitesi’ne giderek kayıt için dilekçe verecek. Sonrasında YÖK’e ve savcılığa Erkan İbiş hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “eğitim-öğretim hakkının engellenmesi” gerekçeleriyle suç duyurusunda bulunacak. Ayrıca yönetmeliğin altında imzası bulunan senato üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulunacak.
Ankara üniversitesi üniter hukukun dışında
"Birincisi benim temel hak ve hürriyetim ihlal edildi. İkincisi hukuki öngörülebilirlik ilkesi de benim özelimde ihlal edilmiş oldu; çünkü ben bu tercihi yaparken bilmiyordum. Türkiye Cumhuriyeti üniter bir devlettir denir. Üniter devletin en büyük olmazsa olmazı tüm ülkede tek bir hukuk sisteminin uygulanmasıdır.
“YÖK bana biz seni Ankara Üniversitesi'ne yerleştirdik diyor, ÖSYM diyor ki puanına göre Ankara Üniversitesi'ne girdin, e-devlet ekranı diyor ki okula gidip kayıt ol. Ama Ankara Üniversitesi bu üniter hukukun dışında artık özerk ya da federatif bir durumda.
“Ankara Üniversitesi bu anlamıyla bayrak açmış durumda. Biraz daha karikatürize edersek, burada bir Ankara İbiş Üniversitesi Cumhuriyeti kuruldu. Roma sınırları içinde bağımsız bir Vatikan Devleti'nin olması gibi bizim başkentte de bağımsız, kendi hukukunu uygulama kudretini gören başka devlet var.
“Yarın KHK’lıyım diye hastaneye bile almayabilirler”
"Nazi hukukunda Yahudiler öldürülmeden önce toplama kamplarına götürüldüler. Ondan bir önceki aşama gettolardı ama ondan da önce damgalama vardı. Kamusal alanda kendisinin Yahudi olduğunu gösteren bir armayla gezmek zorundaydılar. Ben de kayda öyle bir arma koyacağım ve KHK'lı yazacağım. Çünkü bu tam olarak Nazi hukuku.
“KHK'larla bir insan kategorisi tanımlanmış ve bu kategorideki insanların neler yapıp yapmayacağına idare karar veriyor. Ankara Üniversitesi Hastanesi'ne gidip TC numarama bakıp 'Size burada hizmet verilemez' ya da yarın girmek istediğim bir kafeteryaya alınmamam gibi bir şey. Eğer buradan başladıysa bu yöne gitmeyeceğinin de hiçbir garantisi yok.
"Maalesef kamuoyunda da bu konu fazlasıyla magazinel algılanıyor. Bu yeni bir şeyin başlangıcı magazinel değil. KHK'lıların çalışma hakları dışındaki temel hak ve hürriyetlerinin açıkça mevzuatla ihlal edilmeye başlandığı zamanın başlangıcı bu. Fiili olarak değil Resmi Gazete'de yayınlayarak başladılar buna.
“İki hukuk profesörünün imzası var”
"Perşembe günü okula giderken bana CHP Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Eğitim-Sen Genel Merkezi'nden yöneticiler ve avukatım eşlik edecek. Bu yönetmeliği çıkaran senatodaki iki hukuk profesörü hakkında da suç duyurusunda bulunacağım.
“Merih Öden Anayasa Hukuku Profesörü ve bu yönetmelikte açık bir anayasa ihlali var. Bu yönetmelikle görevi kötüye kullanma, eğitim-öğretim hakkının kötüye kullanımı suçu işleniyor ama Muharrem Özen Ceza Hukuku Profesörü. Ben bu hocalara okulda öğrencilere ders anlatacak yüzleri var mı diye sormak istiyorum.
“Merih Öden Anayasa Hukuku dersinde 'Temel hak ve hürriyetler ancak kanunla sınırlanır arkadaşlar. Anayasa böyle yazar' diye anlatacak ama bu yönetmeliğin altında imzası var. Muharrem Özen Ceza Hukuku'nu anlatırken aynı şekilde.
“Ben de kendilerine artık emeklilikleri geldi, emekli olsunlar ve gidip bir tatil beldesine yerleşsinler demek istiyorum. Başka türlü öğrencilerin karşısına çıkacak yüzü nasıl bulacaklarını merak ediyorum. Sadece 'Haberimiz yoktu, imza attık' diyebilirler. Bir hukukçu olarak bunu diyorlarsa da zaten sokağa çıkmasınlar.” (TP/HK)