Fotoğraf: AA-Arşiv
65+ Yaşlı Hakları Derneği Başkanı Dr. Gülüstü Salur, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü'nde 65 yaş ve üstü yurttaşlara açık bir mektup yazdı.
Bu yıl Dünya Yaşlılar Günü'ne Covid-19 salgınının gölgesinde girildiğini aktaran Doktor Salur, "Yaşlıların bu koşulları haksız kısıtlamalara, açık-gizli ayrımcılığa maruz kalmadan yaşamaları için çalışmayı sürdürüyoruz" dedi.
Dr. Gülüstü Salur'un mektubu özetle şöyle:
"Açıkhavada vakit geçirmeli ve yürüyüş yapmalıyız"
"Ancak bu koşullarda, hepimizin "kendi sağlığımızı koruma sorumluluğu"na sahip çıkması da zorunlu. Covid-19 mücadelesinin içinde öğrendiklerimiz, tecrübe ettiklerimiz nasıl korunacağımıza ışık tutuyor.
"Duymaktan sıkıldık ama uygulamaktan sıkılmamamız gereken ilk konu maske, fiziksel mesafe ve hijyen kurallarına uymak, bulunduğumuz kapalı ortamları mutlaka havalandırmak. Mecbur kalmadıkça dışarı çıkmayan siz yaşlı dostlarımızın maskeyi doğru kullanma alışkanlığı geliştirmeleri özellikle önemli. Üstelik umuyoruz ki hepimiz maskelerimizi takmaya devam edersek mevsimsel gripten, soğukalgınlıklarından da korunacağız.
"Lütfen "madem salgın var aman evden çıkmayalım" demeyin. Maske-mesafe-hijyen kurallarına dikkat ederek, çok kalabalık olmayan, havalandırması iyi olan yerlerde, hele de açıkhavada mutlaka vakit geçirmeli ve yürüyüş yapmalıyız. Eve kapanmak ve kimseyle görüşmemek bizi virüs salgınından korusa da başka hastalıkları tetikleyebilir. Önce şu sorunun cevabı düşünerek başlayabilirsiniz: Salgın öncesi yaptığınız neleri, hangi alışkanlıklarınızı salgın nedeniyle yapmıyorsunuz. Bunların bazılarını belki küçük tedbirler alarak yapabilirsiniz."
"Salgın döneminde yaşlılar için yeni kaynak ve personel yarattık mı?"
1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü'nde yetkililere seslenen 65+ Yaşlı Hakları Derneği, 65+ için yasak ve kısıtlama kararı almadan önce her vali, kaymakam ve belediye başkanının kendine sorması gereken soruları sıraladı:
- Salgın koşullarında, yaşlıların gündelik hayatlarını idame ettirmesi için oluşturulan destek faaliyetlerinde hâlâ altı ay önce başladığımız yerde miyiz?
- Salgın döneminde yaşlılarımızın artan ihtiyaçlarını karşılayacak yeni kaynak ve personel yarattık mı?
- Yaşlı hemşehrilerimizin çıkıp dolaşabilecekleri, evlerine yürüme mesafesinde açık alanlar var mı?
- Var olan açık alanlarda, yaklaşan kış koşullarını düşünerek önlem aldık mı?
- Uzun süreler evde kalan yaşlılarımızın akranlarıyla, hijyen koşullarında biraraya gelip sosyalleşebileceği mekânlarımız var mı?
- Son altı ay içinde, böyle mekânlar yaratmak için ne yaptık? Varolanlara yenisini ekledik mi?
- Altı aylık tecrübemizi gözden geçirdik mi? Nerede eksik, yetersiz kaldık, saptadık mı?
- Yaşlı hemşehrilerimiz için yeni ve farklı neler yapabiliriz? Bunları gerçekleştirmek için kimlerle güç birliği yaparız?
(AÖ)