*Fotoğraflar: Mezopotamya Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Van Kalesi'nin eteklerinde kurulu ve "Eski Van Şehri" olarak bilinen tarihi kalıntılar tahrip ediliyor. Urartular döneminde kurulan ve binlerce yıllık tarihe sahip kalıntılar, uzun bir süredir definecilerin hedefinde.
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, defineciler, kazılarla birçok yeri tahrip etmiş durumda. Definecilerin yanı sıra tarihi katıntıların olduğu birçok alan ahır olarak kullanılıyor. Tarihçi Hasan Umar, eski şehrin acil olarak koruma altına alınması gerektiğini vurguladı.
Büyük miras korunmuyor
Eski şehrin tarihinin milattan önce 800'lü yıllara dayandığına dikkat çeken Umar, günümüze kadar ayakta kalan yapıların büyük bir miras olduğunu vurguladı. Kaya işçiliğinden maden işçiliğine ve el sanatlarına kadar birçok alanda Urartular tarafından bırakılan değerlerin korunmadığını ifade eden Kaya, Van'ın tarihi birikimine değindi.
Kaya, "Tarihi birikim de insanlık için havza demektir. İnsanlık kendi tarihi değerlerine, kendi kültürüne ve değerlerine sahip çıkar. Dolayısıyla dünya devletlerinin tarihlerine baktığımız zaman, dünyanın her tarafında bu topluluklar bu değerleri sahiplenmiş, korumuş, dünya insanlığına tanıtmışlardır. Tıpkı o dönemlerde olduğu gibi Van'da da bu şekilde sahiplenme gerekiyor" dedi.
Yok edilmek istenen kültür
Batı kentlerindeki tüm eserlerin ve eski kentlerin koruma altına alındığını ve restore edildiğine dikkat çeken Umar, Van'ın bu şekilde önemsenmemiş olmasının akılda soru işaretleri bıraktığını belirterek şunları kaydetti:
"Yazı burada, dil burada, el sanatları ve birikim hepsi burada. Kısacası bu şehir sahiplenirse bütün dünya turizmini buraya çekilebilir. SİT alanı olarak ilan edilmiş eski şehrin korunması lazım. SİT alanı ilan edip ama fiiliyata bunun tersi yapılıyorsa demek ki sen bu tarihi, kendi tarihin olarak görmüyorsun. 'Ben yabancı bir bölgeden geldim, ben bu toprakları işgal altına aldım, doğal olarak mevcut olan medeniyeti yok etmem gerekiyor ve bu toprakların bana ait olduğunu ispat etmem gerekiyor' fikrindesin. Egemen güçler, sömürge altına aldıkları bölgeleri ve kültürleri yok etmek ister. Eğer kaçakçılar oraya giriyorsa, kaçak kazılar yapıyorsa yine orada var olan yapılar korunmuyorsa amaç o kültürün yok edilmesidir."
Tarih ve kültürün sahiplenilmesi gerektiğini ifade eden Umar, "Böylesi tarihi bir kültürün mutlaka sahiplenmesi lazım. Hangi topluluk olursa olsun kültürler insanlığın ortak mirasıdır. Dolayısıyla bu kültürü, 'benim kültürüm değil' adı altında yok etmeye tabi tutmak kendi ayaklarına da baltayı vurmak demektir. Bu yaklaşımdan vazgeçilmeli ve Van Kalesi ve oradaki yapıların korunması gerekir" diye konuştu.
(VC)