Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Şırnak Uludere'de 36 sivilin yaşamını yitirdiği bombalı saldırının sorumlularının bir an önce ortaya çıkarılmasını istedi.
İstanbul Tabip Odası'ndaki basın toplantısına HDK üyeleri Ertuğrul Kürkçü, Sebahat Tuncel, Levent Tüzel, Hüsamettin Zenderlioğlu, Erol Dora, Halil Aksoy, Ahmet Tonak, Gencay Gürsoy, Erdal İmrek ve Fatma Gök ile gazeteci Nuray Mert katıldı.
Kürkçü, Şırnak Uludere'de yaşananlarla ilgili Genelkurmay'ın açıklamalarından sonra sorumluluğunun hükümette olduğuna dair herhangi bir kuşku duymadıklarını söyledi.
"KCK operasyonları adı altında Irak'tan Kapıkule sınırına kadar sürdürülen askeri ve siyasi bir operasyon var. Bunun hükümetin kontrolünde ve gözetiminde olduğuna dair çok sayıda açıklama işittik. Uludere'de sivilleri hedef alan ve katleden olay kaza ya da yanlılş anlaşılmadan değil, sınırda kimlik ayırt etmeksizin yapılan bir saldırıdır."
Kürkçü, ölen insanların "kaçakçı" denen ama aslında bölünmüş yurtlarının iki tarafında, silah ve uyuşturucu ticareti hariç, askerlerin himayesi ve kontrolünde geçimlerini sağlamak için ticaret yapan köylüler olduğunu söyledi.
"Genelkurmay'ın hayatlarını kaybedenlerden özür dilemeyeceğini anladık; hükümet bunu araştırma sonrasına bıraktı ama halkta büyük bir infial var ve bu umursanmıyor."
Kürkçü, süren savaşın gazetecileri, akademisyenleri, öğrencileri, işçileri herkesi hedef aldığını söyleyerek, gazetecilerin gerçeklerin aktarılmasında üzerine düşeni yapması gerektiğini söyleyerek uluslararası insan hakları kuruluşlarının devreye sokulması gerektiğini belirtti.
"Bu olayı barışa çevirmeyi düşünmeliyiz"
Tuncel, Uludere'de yaşananlarla bir kez daha savaşın neye mal olacağını acı şekilde gördüklerini söyledi.
"Artık oturup Kürt sorunun barışçıl yöntemle nasıl çözüleceğini konuşmalıyız. Başbakan Erdoğan her gün Suriye'de Beşar Esad'a yapılan katliamları hatırlatıyor; doğru yapıyor ama kendi ülkesine geldiğinde tüm muhalefetin sesini kesiyor. Bu ülkede birlikte yaşamak istiyorsak birlikte çözüm bulmalıyız."
Tüzel, Uludere'de yaşananlarla hükümetin Kürt sorunundaki tavrının ne kadar yanlış ve çözümsüz olduğunu gösterdiğini söyledi.
"Bu acı olayı barışı sağlamak için nasıl değerlendirebiliriz bunu düşünmeliyiz. Bu özürle de kapatılacak gibi değil."
Uludere'deki saldırıda kimyasal silah kullanıdığı iddiasının sorulması üzerine Aksoy, Kazan Vadisi'nde de aynı iddiaların ortaya atıldığını hatırlatarak "Kazan bombası diye adlandırılan bir kimyasal silah da olabilir yeni denenen bir silah olma ihtimali de var. Bunu İçişleri Bakanlığı'na da sormuştum" dedi. (NV)