Click here to read the article in English / Haberin İngilizcesi için buraya tıklayın
“Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza verdikleri için tutuklanan üç akademisyenin tutulduğu hapishanelerin önünde özgürlük nöbetleri sürüyor.
Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan’ın bulunduğu Bakırköy Cezaevi önündeki eylem dördüncü gününde. Boğaziçi Üniversitesi öğrenci ve akademisyenleri, Barış İçin Akademisyenler'in yanında Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği de nöbeti sürdürüyor.
Doç. Dr. Kıvanç Ersoy ve Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya’nın tutulduğu Silivri Cezaevi önünde de bugün nöbet var.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) 6 Nolu Üniversiteler Şubesi ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, “Tutuklu akademisyenler serbest bırakılsın” pankartıyla Silivri hapishanesi önünde nöbete başladı.
Nöbetler 12.00-15.00 saatleri arasında gerçekleşiyor.
Tek kişilik odalardalar
Bakırköy Cezaevi’nde tutulan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan da 18 Mart günü tek kişilik bir hücreye alındı. Mungan, dün daha küçük ve havalandırması olmayan başka bir hücreye götürüldü.
Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy da 15 Mart’ta tutuklandıktan sonra götürüldükleri Metris Cezaevi’nden 23 Mart’ta Silivri Cezaevi’ne nakledildi.
Barış İçin Akademisyenler, Silivri Cezaevi’ne girişte çıplak aramayla karşılaştıklarını, odalarda tek başlarına tutulduklarını ve ileride geri verilmek üzere kitaplarına el konduğunu açıkladı.
Ne olmuştu?
Yrd. Doç. Esra Mungan, Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi imzacılarından.
Yrd. Doç. Esra Mungan Boğaziçi Üniversitesi, Psikoloji Bölümü öğretim üyesi.
Doç. Dr. Kıvanç Ersoy Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi ve Eğitim Sen İstanbul 6 Nolu Üniversiteler Şubesi Hukuk Sekreteri.
Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya Nişantaşı Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümü öğretim üyesiydi, ancak bildiriye imza atmasının ardından işten atıldı.
Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı da İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi İngilizce Mütercim Tercümanlık Bölümü öğretim üyesiydi, ancak bildiriye imza atmasının ardından işten atıldı.
Dört akademisyen Barış İçin Akademisyenler/İstanbul grubu adına, "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini kamuoyuna sunmalarından bu yana yaşanan gelişmeler hakkında 10 Mart’ta basın toplantısı yaptı. Açıklamada savcılığın hangi suçu istinat edeceğini belirlemeden soruşturmalar için harekete geçtiğini belirterek, barış talebinde ısrarcı olduklarını söylediler.
Dört akademisyen hakkında yakalama ve gözaltı kararı çıkarıldı. 14 Mart'ta akademisyenlerin evine polis baskını yapıldı. Akademisyenler evlerinde değildi. Yurtdışında olan Meral Camcı dışındaki üç akademisyen avukatları ile Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gitti.
Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan imzalı yakalalama ve gözaltı kararında "Terör örgütü propagandası" suçlaması yer aldı. Kararda Bese Hozat ve Cem Erciş'in yazıları ile 10 Mart'taki açıklamanın tespit tutanağı haline getirildiği belirtildi.
Üç akademisyen 14 Mart'ta savcılığa çıkarılmadan emniyette bekletildi. 15 Mart'ta savcılık sorgusunun ardından tutuklama talebiyle mahkemeye çıkarıldılar.
5. Sulh Ceza Hakimliği'nde görülen duruşma hakim Cevdet Özcan, “bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle üç akademisyenin "terör örgütü propagandası" (TMK 7/2) suçlamasıyla tutuklanmasına karar verdi. (BK)
* Fotoğraflar: Barış İçin Akademisyenler, Twitter