Ocak ayından beri Paris'te çeşitli dayanışma etkinlikleri düzenleyen Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma İnisiyatifi (TODİ) Fransa, dün yaptığı basın açıklaması ve eylemle sesini duyurdu.
Erasmus ile Türkiye'ye giden Fransa vatandaşı Sevil Sevimli'nin tutukluluk haberinin geçtiğimiz hafta Fransa medyasında sık sık işlenmiş olmasıyla tutuklu öğrenciler meselesi Fransa gündemine girmişti.
Eskişehir'e Erasmus programıyla okumaya gelen Sevimli, 10 Mayıs'ta DHKP-C örgütüne üye olmaktan tutuklanmıştı.
"Sansür varmış, öğrendim"
Sevil Sevimli'nin arkadaşlarının Lyon'daki eylemlerine destek olmak ve bu vesileyle bir kere daha Türkiye'deki tutuklamalara dikkat çekmek isteyen TÖDİ-Fransa'nın, Paris'te Chatelet Meydanı'nda yaptığı basın açıklamasında Sevimli'nin şu sözleri aktarıldı:
"Fransa'da yaşadığım dönemde sol görüşlü olduğum için yabancı yazarların bu konudaki çeşitli kitaplarını okudum. Ancak Türk yazarların kitaplarını bulamıyordum. Bu yüzden Türkiye'ye geldiğimde ilgi alanım olduğu için Türk yazarların sol siyasi görüşü ile ilgili kitaplarını okumaya başladım.
"Bu kitapları da serbestçe satışının yapıldığı kitapçılardan ve kütüphanelerden temin ettim. Evimde yapılan bir aramada Komünist Manifesto ve Sosyalizmin Alfabesi adlı iki adet kitaba ve bir adet dergiye el konuldu. El konulan kitap ve dergiler hakkında toplatma kararı olduğundan haberim yoktu. Sansür varmış, öğrendim."
"Türkiye'deki adaletsizliğe göz yummayın"
Çeşitli sol partilerin ve sendikaların da katıldığı eylemde Sevil Sevimli'nin yaşadıkları aktarıldıktan sonra, Türkiye'de sayıları 600'ü aşan tutuklu öğrencinin olduğu ifade edilerek Kürt öğrencilerin bu politikaların ilk ve en önemli hedefi oldukları hatırlatıldı.
Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) dünyanın pek çok yerinde muhalif olanlara karşı kullanıldığı dolayısıyla TMK'ya ve Özel Yetkili Mahkemelere karşı verilen mücadelenin yalnızca Türkiye'nin meselesi olmadığı vurgulandı.
Fransa kamuoyunu, sol partileri, sendikaları, insan hakları savunucularını dayanışmaya ve mücadeleye davet eden TÖDİ-Fransa basın açıklamasını şu sözlerle bitirdi :
"Fransa ve Avrupa parlamentosu tarafından uluslararası kamuoyunda özellikle Arap ülkeleri için 'demokrasi modeli' olarak Türkiye örnek gösteriliyor. Oysa mevcut durumda, her fırsatta demokrasiden bahseden Fransız hükümetinin asıl yapması gereken, Türkiye hükümetine verdiği desteği kesmektir. Kamuoyuna, tüm insan hakları ve özgürlük savunucularına çağrımız şudur; Türkiye'deki bu adaletsizliğe, hukuksuzluğa göz yummayın."
Basın açıklamasının ardından; "Tutuklu öğrencilere özgürlük", "Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılsın", "TMK kaldırılsın" sloganları atıldı. Eylem halaylarla son buldu. (ST/NV)