Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, 71 gün boyunca sokağa çıkmasına izin verilmeyen, ardından da saat kısıtlaması getirilen 65 yaş ve üzeri kişilerle ilgili yasakların kaldırılması için Sağlık Bakanlığına yazı gönderdi.
Yazıda, 65 yaş ve üstü kişilere her gün yalnızca 10.00-20.00 saatleri arasında sokağa çıkabilme izni verilmesinin tıbben doğru olmadığı ayrıca bu uygulamanın bilimsel bir temelinin olmadığı ifade edildi.
Bakanlığa gönderilen yazıda, bu saatlerin mevsim ve iklim koşullarıyla da uyuşmadığı belirtildi: “Güneş sabahları 06.00’ya doğru doğmakta, akşam 20.00’den sonra batmaktadır. 65 yaş üstü bireylere güneşin ve sıcağın etkisinin yoğun olmadığı saatlerde yürüyüş yapmaları önerilir.”
TTB, “20.01-09.59 saatleri arasında 65 yaş ve üzeri yurttaşlarımızın sokağa çıkmasının nasıl bir olumsuz etki yaratabileceği konusunda da Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu tarafından yapılmış herhangi bir açıklama yoktur” dedi.
“Epidemiyolojik bir rapor yayınlanmadı”
Yazıdaki görüşler özetle şöyle:
“COVID-19 pandemisinin başlangıcında, risk grubunda yer aldıkları için 65 yaş ve üzerindeki yurttaşlarımıza sokağa çıkma ve ikametten ayrılma kısıtlaması getirilmesi anlaşılır olmakla birlikte; bu kısıtlamanın çok uzun sürmemesi ve bu grupta yer alan yurttaşlarımızın beden ve ruh sağlıklarının da gözetilmesi gerektiği daha önce ifade edilmiş ve Sağlık Bakanlığı bu kısıtlamanın olgu ve ölüm sayılarındaki yansımalarını açıklamaya davet edilmişti.
“Sağlık Bakanlığı bugüne kadar 65 yaş ve üzeri yurttaşlarımıza getirilen kısıtlamanın, düzenlemelerin yürürlüğe girdiği tarihler itibarıyla ve illere göre sonuçlarını karşılaştırmalı olarak gösteren herhangi bir epidemiyolojik rapor yayınlamamıştır.”
“65+ arasında da ayrımcılık yapılıyor”
“Yaklaşık iki buçuk ay boyunca süren sokağa çıkma ve ikametten ayrılma kısıtlaması, 65 yaş ve üzerindeki yurttaşlarımız açısından bir ayrımcılığa dönüşmüş, pek çok yurttaşımız hareketsiz kalmış olmak nedeniyle hem beden ve ruh sağlığı sorunları yaşamaya başlamış hem de gündelik işlerini (Bankadan para çekmek, alışveriş yapmak vb.) yapabilmekten ve yakınları/arkadaşları ile zaman geçirebilmekten alıkonmuştur.
“Üstelik yapılan düzenlemeler içerisinde de 65 yaş ve üzeri yurttaşlarımız arasında ayrıcalık oluşturan yaklaşımlar söz konusudur.
“Örneğin işletme sahibi olması ya da çalışması halinde aynı yaş grubundakilerin sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulması, tıbbi gerekçelerle açıklanması mümkün olmayan bir durumdur ve aynı yaş grubundaki yurttaşlarımızın bir bölümü açısından eşitsizliği daha da arttırmıştır.
“Benzer biçimde turizm amaçlı seyahatlere izin verilmesiyle ilgili olarak getirilen düzenleme ile 65 yaş ve üzeri yurttaşların ücret ödemeksizin yakınlarının ya da arkadaşlarının yazlıklarında tatil yapmak için kısa süreli turistik seyahatlerini olanaksız kılmıştır.”
Gün gün kısıtlamalar
Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2019 yılı verilerine göre Türkiye’de 7 milyon 550 bin 727 kişi 65 yaşın üstünde ve toplam nüfus içindeki oranları yüzde 9 civarında.
COVID-19 önlemleri çerçevesinde, 65 yaş ve üzeri kişiler 22 Mart-10 Haziran arasında 71 gün evde tutuldu.
Kısıtlamalar tarihlere göre şöyle düzenlendi:
* 22 Mart 2020 tarihli İçişleri Bakanlığı Genelgesi ile 65 yaş ve üzerindeki bireylere sokağa çıkma ve ikametten ayrılma kısıtlaması getirildi.
* 20 Mayıs 2020’deki genelgeyle en az bir ay boyunca dönmemek kaydıyla, tek yön olarak istedikleri yerleşim yerlerine gidiş izni verildi.
* 29 Mayıs 2020 tarihli Bakanlık Genelgesiyle 65 yaş ve üzerindeki bireyler arasında işletme sahibi, esnaf, tüccar, sanayici, serbest meslek sahipleri ile çalışanlardan durumlarını (aktif sigortalılıklarını gösteren SGK hizmet belgesi, vergi kaydı, şirket yetki belgesi, oda ve birlik kimliğinden biriyle) belgeleyenlerin, sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulacağı açıklandı.
* 10 Haziran 2020’de sokağa çıkma ve ikametten ayrılma kısıtlaması esnetilerek 65 yaş ve üzerindeki bireylere her gün 10.00 ile 20.00 arasında sokağa çıkabilme izni verildi.
* 24 Haziran 2020’de de 65 yaş ve üzeri bireylerin turizm amaçlı seyahatlerine izin verilmesinin uygun olacağı ifade edildi. Başvuru formunda otel tatili, yazlık/devremülk, kiralık ev/villa ya da karavan tatili gerekçelerinden biri seçilecek olup, otel tatili için rezervasyon belgelerini, yazlık/devremülk için tapu örneklerini, kiralık ev/villa tatili için ise kira sözleşmelerini, karavan tatili için karavan sahiplik belgeleri ya da kira sözleşmelerini başvuru sırasında sisteme yüklemeleri zorunlu tutuldu. (AS)