301 işçinin öldüğü Soma’daki iş cinayetinde oğlunu kaybeden İsmail Çolak, “Adaleti bulana kadar bu davanın arkasındayız. 301 kişi geri gelmeyecek ama en azından kalan işçilerin çalışma koşulları düzelsin” dedi.
301 işçinin öldüğü Soma iş cinayeti davasında cuma günü ara karar çıktı, sekizi tutuklu 46 kişinin yargılanması 13 Ekim’de devam edecek. 18 Ağustos’tan 28 Ağustos’a kadar dokuz duruşması yapılan davada tutuklu ve tutuksuz sanıkların yanı sıra iş cinayetinden sağ kurtulan işçiler dinlendi.
O ocakta 25 sene çalıştım, koşulları ben bilirim
Uğur Çolak'ın iki küçük çocuğu vardı
İş cinayetinde 26 yaşındaki oğlu Uğur Çolak'ı kaybeden kendisi de aynı ocaktan emekli madenci İsmail Çolak, mahkemede sanıkların sermayeyi koruduğunu ve madenci yakınlarını hareketleriyle tahrik ettiğini belirtti.
“Ben o ocakta 25 sene çalıştım. Çalışma şartlarının nasıl olduğunu çok iyi bilirim. Sanıkların ifadeleri iç acıcı değil, patronun çıkarlarını korumaktan başka hiçbir şey anlatmıyorlar.
"Özellikle aileleri el, kol hareketleri ve kaş, göz işaretleriyle tahrik etmeye çalıştılar. Ara sıra gerginlikler yaşandı. Bütün savunmalarını sabotaj üzerine kurmuşlar. Bir patron, yedi müdür 15 aydır içeride yatıyor, kazanın neden kaynaklandığını çözememişler, merak ediyorlarmış.
Sermaye ve devlet işbirliği içinde
"Kaza diyorlar, bu işçi katliamıdır. Bilirkişi raporunu beğenmiyorlar. Kendilerini temizlemek için kimsenin suçu olmadığını söylüyorlar. Suçun sahibi yok. Bizim çocuklar intihar etmiş demek. Benim oğlumun cesedi yanmıştı, zor tanıdım.
"Korku var, baskı var, aç kalma korkusu var. Sağ kurtulan madencilere ‘yukarıda açlık, aşağıda ölüm’ arasında tercih yapmak zorunda bırakmışlar.
"Sermaye ve devlet işbirliği içinde birbirilerini koruyor. Gerçek suçlu olan devletin yargılanmasını istiyoruz. Bu ocaklar devletindir, denetim ona aittir. İhmaller zinciri var ortada.
Adalet zengine işliyor
"Adalet zengine işliyor, garibana değil. Biz adaleti bulacağımız yere kadar gideceğiz, bu mahkemede sonuç alamazsak, Anayasa Mahkemesi o da olmadı AİHM. Geride 440 yetim, 255 genç kadın dul kaldı. Davamızın arkasındayız sonuna kadar gireceğiz.
"Sonuç ne olursa olsun, biliyoruz ki evlatlarımız geri gelmeyecek. Ama biz diğer madenciler için mücadele veriyoruz, iş güvenliği sağlansın, çalışma şartları düzelsin diye mücadele ediyoruz.” (NV)