Karnesiz tatile giren öğrenciler buruk, velilerse bu yasa dışı uygulamaya tepkili. Veliler yoksul zengin ayırımı yapılmasının öğrencileri karnesiz bırakarak mağdur ettiğini söyledi.
MEB'in de okullara yeterli ödenek ayırmayarak ve denetim yapmayarak sorumlu olduğunu savunan Eğitim Sen'in verdiği bilgiye göre İl Milli Eğitim Müdürlüğü konuyla ilgili inceleme başlatmış durumda.
Çocuk psikoloğu Semai Tuzcuoğlu "Karnesini alamayan çocuk ödülsüz kalmış hisseder ve bu durum onun ruh sağlığını derinden etkileyerek okul ve ailesyle arasını açar" dedi.
Veliler: Yasa dışı 'zorunlu bağış' uygulamasını reddediyoruz
Velilerden esnaf Mehmet Nas, "Yasal olarak ödeme zorunluluğumuz olmadığı halde çocuğum karne alamadı. Tamamen yasa dışı olmasının yanında gayri ahlaki bir uygulama.
Nas'ın çocuğu S.N. 17 Ağustos depreminde Gölcük'te bulunuyormuş. Nas çocuğunun zaten deprem nedeniyle travma geçirdiğini ve psikolojik tedavi gördüğünü söyleyerek "Şimdi karne de alamadığı için çok üzgün" dedi.
"Sadece zengin-yoksul değil başarılı-başarısız ayrımı da yapıyorlar"
Başka bir veli Şükrü Kaymaz da Nas'ın verdiği bilgileri doğruluyor. Kaymaz vergi memuru ve dört çocuğu var.
Kaymaz'ın da çocuğu K.K. karnesini alamadığı için üzgün. Kaymaz "Cuma günü çocuğuma karnesini görmek istediğimi söyledim. Bana aidatı ödeyemediğimiz için karnesini vermediklerini söyledi. Maddi durumu iyi olana karne verip maddi durumu iyi olmayana karne vermemek ayrımcılıktır. Çocuğum rencide edildi. Mağdur oldu" dedi.
Kaymaz'ın verdiği başka bir çarpıcı bir bilgi ise okulda başarı durumlarına göre öğrencilerin sınıflandırılması.
Kaymaz "Tıpkı zengin ve yoksul öğrencileri ayırdıkları gibi çalışkan ve daha az çalışkan olanları da ayırıyorlar. A, B, C diye isim koydukları sınıflar aslında not ortalaması sıralamasına göre bölümleniyor" dedi.
Veliler okul yönetiminin karne vermeme haklarının olmadığını belirtip yasal işlemlere başladıklarını açıkladılar. Veli Nas ve Kaymaz sadece kendi çocuklarının değil bir çok öğrencinin bu durumu yaşadığına dikkat çektiler.
Nas'ın ve Kaymaz'ın verdiği bilgiye göre 40 öğrenci bu durumda. Eğitim Sen'in bağlantı kurduğu ise karne alamayan 20 öğrenci var.
Eğitim Sen: Göz yuman, denetlemeyen MEB sorumlu
Eğitim Sen Siirt Şube Temsilcisi Tekin Kayra pazartesi günü (29 Ocak) konuyla ilgili bilgi edinme haklarına dayanarak Milli Eğitim İl Müdürlüğüne başvurduklarını açıkladı.
Kayra "Bakanlığın açıklaması var. Karne, kayıt gibi herhangi bir işlem için para alınamayacağı gibi karneyi aidata bağlamak, karne satarmışçasına ticari rant elde etmek söz konusu" dedi.
İl Müdürlüğü Teftiş Kurulu'nun kendilerine toplu değil bireysel şikayet yapmaları gerektiğini söylediğini aktaran Kayra "Şimdi toplu şikayetimizi bireysel şikayetlere dönüştürme çabasındayız" dedi.
Kayra aidat ödemeyen/ödeyemeyen çocukların kesinlikle mağdur olduğunun altını çizerken okul yönetiminin yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığının da sorumlu olduğunu söyledi.
"Bakanlık kendisine okullara dağıtması için verilen ödenek konusunda ikircikli davranıyor. Ödenek zaten az. Bakanlığın bu ödeneği dağıtmadığı da görülüyor. Liseler daha bağımsız görünüyor. Çünkü döner sermayeleri var."
Kayra, Bakanlığın yayınladığı genelgenin de samimi olmadığı görüşünde: "'Velilerden para alınmayacak' denilerek yayınlanan genelge ile kamuoyuna mesaj veriliyor. Ancak giderlerini karşılamayan okulların bağış almasına göz yumuluyor, denetim yapılmıyor. Hatta alttan altta 'velilerden para alın' deniliyor.
Müdür: Başarısız öğrenci karnesini almaya gelmedi
Aidat adı altında öğrencilerden aylık 5 YTL istediklerini doğrulayan Siirt Lisesi Müdürü Metin Aydın "Aidat isteme kararı okul aile birliği toplantısından çıkan bir karar. Cüzi bir miktar. Velinin 'gönlünden kopuyorsa' verebilir. Ama vermeyene de karne vermemek gibi bir yaptırım söz konusu değil" dedi.
Öğrencilerden kayıt ya da karne döneminde aidat ya da bağış adı altında para toplamanın MEB tarafından yasak olduğunun genelgeyle yayınlandığını hatırlattığımız Aydın "Okulumuz eski ve ihtiyaçları çok. Bu paranın ödenmesini zorunlu tutmuyoruz" dedi.
Aydın'ın verdiği bilgiye göre okulda sadece 10 bilgisayar var. Laboratuar yok. Bahçe düzenlemesi yok. Çok amaçlı salonda ise oturma düzeneği eksik.
Çocukların ve ailelerin aidat ödemedikleri için karne verdikleri iddiasını yalanlayan Aydın'ın çocukların neden karne alamadıklarına ilişkin açıklaması ise şöyle:
"Çocuklardan bazıları kendi tercihleri doğrultusunda karnelerini almak için Cuma günü (27 Ocak)okula gelmediler. Bu çocuklar ya devamsız ya da başarısız olan öğrenciler. Başarısızlıklarını karne ile ailelerine göstermek istemediklerinden bu yola başvuruyorlar."
Eğitim Sen'in Milli Eğitim Siirt İl Müdürlüğü'ne başvurduğunu söylediğimiz Aydın "Benim sendikayla işim olmaz" dedi.
Tuzcuoğlu: Karne alamamak çocuğun ruh sağlığında tahribat yaratır
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi'nden Yard. Doç. Tuzcuoğlu ise "Hangi sebeple olursa olsun karne alamamak çocuğun ruh sağlığını olumsuz etkiler" dedi.
"Bazı aileler çocuğun karne almasını beklemeden tatile çıkıyorlar. Çık sakıncalı. Çünkü çocuk için karne bir dönemin neticelendirmesi demek. Onun için ödül anlamı taşıyor."
Tuzcuoğlu çocuğa karnesini vermeyen okul yönetiminin gerekçe olarak ebeveynlerinin aidat ödememesini göstermelerininse kuşkusuz çok daha büyük olumsuzluğa neden olacağını aktardı.
"Çocuk ekonomik yetersizliğin ne olup olmadığıyla değil ailesinin parayı ödemediği için karnesinden mahrum kalmasıyla ilgilenir ve bunu dert edebilir. Hem aileyle hem de öğretmeninin, arkadaşlarını, derslerini çok sevse bile okulla arasındaki diyalog kesilebilir."
Okul yönetiminin zaten yasalarca suç olan bu uygulamayı ayrıca çocukların ruh sağlığını da düşünüp yapmaması gerektiğini savunan Tuzcuoğlu bu uygulamanın çocukların ilerideki yaşantılarını da olumsuz etkileyecek bir tahribata neden olacağını düşünüyor.
MEB: Kesinlikle karne parası alınmayacak
Miili Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik katıldığı bir toplantıda hem yayınladıkları genelgeyi hatırlatmış hem de "Veliler kesinlikle karne parası vermeyecek" demişti.
Ancak gönüllü bağışta bulunmak isteyenlerin de engellenmeyeceğini belirten Bakan Çelik, "Velilerimiz ödedikleri paraların yerini bulduğuna inanırlarsa kesinlikle gönüllü bağıştan çekinmeyeceklerdir" diye konuşmuştu.(EZÖ)