Fotoğraf: AA / Arşiv
Ankara'daki evinin önünde 18 Aralık 2002'de başından vurularak öldürülen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun eşi Şengül Hablemitoğlu ve ailenin avukatı Ersan Barkın basın toplantısı düzenledi.
TIKLAYIN - Hablemitoğlu Suikastinin Zanlılarından Biri Ukrayna'da Yakalandı
Bürosundaki basın toplantısında avukat Barkın, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zafer Ergün'ün bu ihtimalden hareketle ulaştığı sonuçlar sonucu kırmızı bülten çıkarıldığını ve bu kapsamda 11 Temmuz 2019'da Nuri Gökhan B'nin Ukrayna'da yakalandığını ifade etti. Savcılığın soruşturmayı 3 yıldır derinleştirdiğini belirten Barkın, şöyle konuştu:
"Endişelerimiz artıyor"
" Şüphelinin yakalandığı bilgisi kamuoyuyla paylaşılmasına rağmen hala gerek Türkiye Cumhuriyeti Adalet ve Dışişleri Bakanlıkları, gerekse Ukrayna yetkili organları tarafından bir açıklama yapılmamış olması, belli çevrelerce şüphelinin Ukrayna merkezli uluslararası faaliyetlerin içinde olduğu, Ukraynalı bazı devlet görevlileriyle akrabalık ilişkileri bulunduğu iddiası, 10 Ocak 2020'de salıverileceğine ilişkin fısıltıların gerçek olabileceğine dair endişelerimizi artırmaktadır.
“Bu aşamada, şüphelinin fail olup olmadığı, olaya dair bilgisinin ne olduğu, hangi odaklarca kullanılmış olabileceği, ideolojik ekseninin ne olduğu ve faille iletişim içinde olabilecek kişilerin kimlikleri, kimin için bu aracılığı gerçekleştirdikleri tartışmalarının hiçbir anlamı bulunmamaktadır.
"Niçin hedef alındı"
“Aynı biçimde, son günlerde medyada adı geçen eski Cumhurbaşkanlarının, bakanların, milletvekillerinin ya da FETÖ'cü oldukları bilinen resmi görevlilerin sürecin neresinde oldukları da henüz bizim açımızdan anlam taşımamaktadır. Suikastı kim işledi? Arkasındaki güç neydi? Necip Hablemitoğlu niçin hedef alındı? Bu soruların tamamı, adı geçen şüphelinin ülkemize iadesini de içeren etkili bir soruşturma sonucunda ortaya çıkacaktır. O zaman, hazırlık soruşturmasında görev yapan ve neredeyse tamamı FETÖ nedeniyle ihraç edilen, mahkum edilen emniyet görevlilerinin, savcılık çalışanlarının varlık ve görevleri de anlaşılabilir olacaktır.
"Gizlilik korunmalı"
“Bu nedenle dosyaya dair sahip olduğumuz bilgilerin bir çoğunu, iadesi ve ifadesinin alınması olanaklı olsa dahi, soruşturmanın yakalanan kişiden ibaret olmadığı ve paylaşılacak her bilginin, ilerleyen zamanda soruşturmaya zarar verebileceği düşüncesiyle paylaşma hakkımızın olmadığını ifade etmek isteriz.
“Bu anlamda soruşturmada yer alan bir çok bilginin gizliğine saygı göstermek yalnızca aile olarak bizim değil, başta basın organları olmak üzere tüm toplumun sorumluluğudur."
"Adalet yoksa, yoksunuz"
Şengül Hablemitoğlu ise şunları söyledi: “Devlet bugün geldiğimiz noktada kendi iç hesaplaşmalarının faturasını masum vatandaşlara ödetemez. Böyle bir hakkı yok. Kim adına, ne adına, nasıl, niçin bir ölüm kararı veriliyorsa bu ahlaksız ilişkilere son vermek durumunda devlet. Biz hakkımızın korunmasını istiyoruz. Adaleti de dilenmiyoruz. Hakkımız olan adaleti istiyoruz. Bir devletin gerçek beka meselesi de sanırım budur. Adalet yoksa, yoksunuz. Bunu herkesin anlaması lazım."