* Fotoğraf: HDP
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi (PM), partinin Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar başkanlığında Ankara'da toplandı.
Toplantı öncesi basına açıklama yapan Sancar, konuşmasında parti üzerindeki yargı baskısına ve kapatma davasına değindi.
Partinin saha çalışmalarında sonrasında yayınlanan Demokrasiye Çağrı Deklarasyonu’nun, “Türkiye'nin geleceğini demokratik bir şekilde ve eşit yurttaşlık temelinde, ortak yaşamı özgürlük üzerine inşa etme amacına yönelik olduğunu, aynı zamanda bir yol haritası niteliği taşıdığını” ifade etti.
Parti Meclisi toplantısında, siyasal gelişmeler ve partiye yönelik baskılar değerlendirilecek, yeni dönem çalışmalar planlanacak.
“En ağır hukuksuzluk dönemi yaşanıyor”
Barış mücadelesinin kendileri için en hayati konu olduğunu belirten Mithat Sancar’ın basın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
“Türkiye belki de tarihinin en ağır hukuksuzluk dönemini yaşıyor. Hukukun bütünüyle devre dışı bırakılması gibi bir yönelim içinde iktidar.
“Kapatma davası, aynı mutsuzluk anlayışının bir ürünü. İktidarın küçük ortağı sadece partimize karşı kapatma davası açılması için yoğun bir siyasi kampanya yürütmekle kalmadı, aynı zamanda Anayasa Mahkemesini her fırsatta tehdit etti.
“Aynı yöntem Kobanî davasında da devam ediyor. Siyasi müdahaleler hiç gizlenme ihtiyacı duyulmadan gerçekleşiyor. Burada yargılanan arkadaşlarımızın içinde 6 eş genel başkanımız var. Yani aslında HDP'nin ve HDP'nin üzerine oturduğu siyasal geleneğin tümünü yargılamak gibi bir hırsla hareket ediyor iktidar.
“Mahkeme bir hafta içinde on binlerce sayfa üzerinden arkadaşlarımızın savunma yapmasını bekliyor. On binlerce sayfalık iddianame ve eklerini veriyor ve bir hafta içinde savunmalarını yapmalarını dayatıyor. Bunun fiilen mümkün olmadığını görmek için hukukçu olmaya gerek yok. Amaç savunmayı engellemektir.”
“Demokratik dönüşüm ve barış”
Mithat Sancar, seçimlere yönelik planlarını da şöyle özetledi:
“En geniş kapsamda bir demokratik mücadele ortaklığı ve bunun ihtiyaç durumunda parlamento seçimleri için demokrasi ittifakına dönüştürülmesi meselesi artık somut bir program olarak önümüzdedir.
“Sadece bir söylem değil, sadece bir slogan değil somut bir program olarak artık şekillenmektedir. Nasıl yürüyeceğimizi, ilişkileri, en geniş demokrasi ittifakı için ilişkileri nasıl kuracağımızı, kurallarımızı yine bütün demokrasi güçleriyle istişare ederek, halkla buluşarak belirleme aşamasında olduğumuzu bilelim.
“Eğer bu birlikteliği sağlayabilirsek gelecek dönem, yeni bir başlangıcı, demokratik dönüşümü ve barışı sağlamanın önündeki engellerin hepsini ortadan kaldıracak halkların ortak iradesini yaratma imkanımız da o kadar büyüyecektir. Biz bu birlikteliği sağlayabileceğimize inanıyoruz.
“Şimdiye kadar deklarasyon konusunda heyetlerimizin görüştüğü demokrasi çevrelerinin hemen hepsinin de değerlendirmesi ve kanaati bu yöndedir. Şimdi bunları somutlaştırma, bunları somut bir yol haritasına dönüştürme zamandır.” (AS)