Sanatçı Ferhat Tunç, Erkan Oğur'un Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın bir türküsüne eşlik etmesiyle başlayan tartışmalara ilişkin Youtube üzerinden açıklama yaptı.
Tunç, "Bu tartışmaya dair hakkında açılan davalar, hapis cezaları, tehdit ve linç kampanyaları nedeniyle evinden uzakta sürgünde yaşamak zorunda kalan biri olarak, benim de söyleyeceklerim var elbette" dedi.
Ferhat Tunç konuya ilişkin şunları söyledi:
"Suçların kamufle edilmesine yardımcı olunur"
"Sanatçıdan insanın umudunu, kederini yok sayması değil, bunu duyması, sahiplenmesi, bir biçimde ifade etmesi ve yeni olanaklar için ilham vermesi beklenir. Neden sanat, müzik yaptığını bilen birinin, bu alanlarla ilgili kuracağı ilişkilere de dikkat etmesini beklemek dinleyicinin hakkıdır elbette.
"Dünya tarihinde büyük kötülüklere vesile olmuş bazı isimlerin de sanatın çeşitli dallarıyla ilgilendiği biliniyor. Kimseye sadece saz çaldığı, resim yaptığı için -eğer çok keskin şekilde konumlandığı yerler, 'görevler' varsa- ayrıcalık tanınamaz. Keşke sanatın inceliği, derdi tasası sanatla ilgilenen ilgilenmeyen herkese yayılsa.
"Sanatçı -iktidar ilişkisi" diye bir şey olacaksa, sanatçının iktidarına yerine getirmediği görevlerini hatırlatma, suçlarını dillendirmesi üzerinden bir ilişki olabilir. Bu yapılmadığında ise bu suçların kamufle edilmesine yardımcı olunur. Bugünlerde yaşadığımız tartışmanın özü aslında bu gerçeğe dayanıyor.
"Ülkemizdeki iktidarın adeta sanatçı kıyımına başvurduğu aşikarken; sanatçılar özgür değilken, güvencesizken, ses çıkardıklarında baskı görüyorken, bunları isteyerek ya da istemeyerek yok sayan ilişkinin meşruiyeti elbette sorgulanır, sorgulanmalıdır.
"Zalimin zulmüne boyun eğenler bizden değildir"
"Halihazırda bu iktidarın temsilcileriyle kurulacak tek ilişki, hapsedilen, sürgün edilen, sesi kısılan sanatçıların hakkını savunmak üzere olabilir. Bu gerçeği unutanlar, halkın ve hakkın sanatçısı olma iddiasını da kaybetmiş sayılır."
"Konuya dair sosyal medyada olumlu, olumsuz bir çok yorum okudum. Bazı arkadaşlarımızın bu ilişkiye dair yorum yaparken zorlandıklarını da görmek, üzdü beni. Meseleye 'müzik adamlığı' üzerinden yaklaşmak, asla kabul edilir bir sanatçı tavrı değildir. Bu edilgen tavır, zulmü alkışlamaya kadar götürür ki, zalimin 'en büyük sanatının' zulüm olduğu unutulmamalıdır. Zalimin zulmüne boyun eğenler ise bizden değildir."
Ne olmuştu?
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, 14 Nisan günü kendi yazıp bestelediği "Hiç oldum" isimli türküyü Youtube üzerinden paylaştı. Dokuz dakikalık türküyle ilgili açıklamaların olduğu kısımda gitarlar, e-bow ve kopuzda Erkan Oğur'un ismi yer alıyordu. Daha önce Grup Yorum gibi muhalif sanatçı ve gruplarla birlikte çalışmalar yapan Oğur, hükümetten bir isimle yaptığı bu işbirliği nedeniyle çok sayıda eleştiri almıştı.
Bu tepkilerin ardından Oğur, Independent Türkçe'ye verdiği röportajda, "Ben sadece müzikle ilgili bir yaklaşımla ve İbrahim Kalın'ı bağlama seven, halk müziğiyle ilgili birisi diye hissettiğim için birkaç müzisyen arkadaşın ricası üzerine kopuzumla eşlik ettim. Öylesine bir stüdyo işiydi, benim için ondan öte bir şey değildi" demişti. Oğur, projeye katıldığı için eleştiri bekleyip beklemediğine yönelik soruya "İçimin bir köşesi cız etmişti, benim ne işim var diye. Belki benim de hatam olmuş olabilir, böyle bir şeyi kabul etmek" demişti.
Ardından İbrahim Kalın yaptığı açıklamada, "Keşke zorba saldırıların karanlık gölgesi, kendi irademizle ve muhabbetle paylaştığımız bu güzelliğin üzerine düşmeseydi. Canı sağ olsun" dedi.
(AÖ)