*Sabah Kahvesi her sabah Açık Radyo'da yayınlanıyor.
Merhaba,
Hepinize günaydın,
Kahvelerinizi aldıysanız sabah kahvesi başlıyor. Bu sabah İngiltere, Londra'dayız. 1988 yılında Londra'da kurulmuş bir grup olan Blur'a kulak vereceğiz. Grubun üyeleri; vokalist/klavyeci/gitarist Damon Albarn, gitarist/vokalist Graham Coxon, basçı Alex James ve baterist Dave Rowntree. İlk albümlerini 1991 yılında çıkartmışlar.
Grubun etkilendikleri müzisyenler de aslında çok da şaşırtıcı değil, The Kings, The Beatles gibi gruplar... 1993 yılında "Modern Life Is Rubbish", 1994'te "Parklife", "The Great Escape" 1995'te yayınlamış. Bugün, 1999 yılında yayınladıkları albümden bir parça dinleyeceğiz.
Artık Amerika'ya da açılmış olan grup, burada elektronik ve gospel müziğine deneyler yapmaya başlıyorlar ve bu deneylerin sonucunda "13" albümü çıkıyor. Bu albümden bir parça "Coffee and TV"yi dinleyeceğiz. 1998'in sonlarında yapımcı William Orbit ile birlikte kaydetmişler. Coxon o dönemde alkolle mücadele ettiği ve bu mücadelesinde de elinde sürekli bir fincan kahve eşliğinde televizyon izlediği sıralarda yazılmış. Bu deneyimi de aynı zamanda ilk solo albümü "Sky is Too High"da görebiliriz.
Şarkının müziği albümün genel sadasıyla küçücük farklılık barındırıyor. Gitarların yoğunluğundan ve içindeki boşluklardan anlayabilirsiniz bunu. Epey de uzun bir parça...
"Küçük bir eleştiri de barındıran şarkı sözlerine bakalım:
Bana bir kahve ve televizyon ver, çok şey gördüm,
kör oluyorum ve neredeyse beyin ölümü yaşıyorum.
Sosyallik benim için yeterince zor.
Beni bu büyük kötü dünyadan uzaklaştır
ve benimle evlenmeyi kabul et" diyor şarkı sözleri.
Ve en sonunda da "Oh, yeniden başlayabiliriz" diyor.
Yeniden başlama umudu da barındırıyor. Biraz nereden okuduğunuza bağlı tabii.
İşte böyle.
Bu sabah Blur'dan "Coffee & TV" dinleyerek kahvelerimizin ilk yudumunu alıyoruz.
Muhabbetle.
(DG/AÖ)