Tüm dünyada basın özgürlüğü için mücadele veren Paris merkezli Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, 36'sı tutuklu 44 basın çalışanının yargılandığı KCK davasıyla ilgili, "Bu kitlesel dava, geçmişte kaldığını umduğumuz karanlık zamanları akla getirdi" açıklaması yaptı.
RSF yaptığı yazılı açıklamada, çalışmaları nedeniyle tutuklu bulunan tüm habercilerin tahliye edilmesini ve adil yargılanmalarını istedi.
"Belirtmek gerekir ki, taahhütlere ve yapılan kimi marjinal düzenlemelere karşın, Türkiye yargısı yıllardır kınamakta olduğumuz vahim sapmalarına bir son vermiyor: Eleştirel ve militan gazeteciliğin suçlanması, yayınların terör eylemiyle eşdeğer tutulması, Terörle Mücadele Kanunu'nun ve tedbir amaçlı tutukluluğun sistemli şekilde kötüye kullanılması..."
"Bu yaklaşım sadece basın özgürlüğünü ve sivil toplumu baskı altında tutmuyor; bilgi edinme özgürlüğü ve Türkiye'nin uluslararası taahhütleri açısından da tehlikeli ve çelişkili olmakla da kalmıyor. Söz konusu yaklaşım, Kürt Sorunu'nun barışçıl yollarla çözülmesi ihtimalini de uzaklaştırıyor ve Türkiye'nin kendi bölgesinde model bir ülke olma iddiasına olan inanca da geniş ölçüde zarar veriyor."
RSF, KCK davasında olduğu gibi OdaTV davasında da gazetecilerin, yayınları, günlük iletişimleri ve haber kaynaklarıyla olan ilişkileri nedeniyle suçlandıklarını savunarak Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen gazeteci yayıncı Ragıp Zarakolu ve diğer üç gazetecinin yargılandığı akademisyenlere yönelik KCK davasını da örnek gösterdi.
RSF açıklamasında, gazetecilere yönelik dava yoğunluğuna da dikkat çekilerek, önümüzdeki günlerin takvimine yer verildi. Buna göre, 13 Eylül'de Diyarbakır özel yetkili Ağır Ceza Mahkemesi, Ocak 2010'dan beri tutuklu bulunan yayıncı ve gazeteci Bedri Adanır'ın (Hawar) dosyasını görüşecek. Ayrıca, Van Ağır Ceza Mahkemesi de, 18 Eylül'de Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Murat Aydın'ın durumunu ele alacak.
Çelik'e Almanya, Kuray'a Santiago sahip çıktı
Ayrıca RSF'nin yanı sıra, merkezi Brüksel'de bulunan Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) da, Soner Yalçın, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu ve Yalçın Küçük'ün tutuklu yargılandığı OdaTV davasına 14 Eylül'de İstanbul özel yetkili 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edileceğini, gelişmeleri dikkatle izlediklerini açıkladılar.
EFJ açıklamasında da, Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Ömer Çelik'e Alman gazetecilerce omuz verildiği hatırlatıldı.
Açıklamada, EFJ ile işbirliği halindeki Santiago de Compostella Gazeteciler Derneği'nin KCK basın davasından tutuklu yargılanan BirGün gazetesi muhabiri Zeynep Kuray'a sahip çıkmaya karar verdiği de bildirildi. (EÖ/AS)