Göç Vakfı başta ülke içinde zorla yerinden edilme uygulamalarından etkilenmiş çocuklar olmak üzere tüm çocukların yaşadıkları sorunlara yönelik çözüm politikaları ve yaklaşımları geliştirmenin gerekliliğinden hareketle hazırladığı, Ekim-Aralık 2012 dönemini kapsayan 4. Çocuk Hakları İhlal Raporu'nu duyurdu.
Çocukların yaşadıkları hak ihlallerini görünür kılmayı amaçlayan raporda şu ifadelere yer verildi.
"Medyaya yansıyan hak ihlallerinin izlenmesi ve raporlaştırılmasının en azından gerçeğin bir parçasını ortaya koyduğunu ve bu gerçeğin öncelikle devlete, akabinde topluma ve sivil toplum örgütlerine yüklediği sorumluluklara ilişkin bir perspektif sunacağını düşünmekteyiz."
Ağır bilanço
Raporda yer alan bilgilere göre, Ekim-Aralık 2012'de, toplam 245 olaydan 137'si erkek, 114'ü kız çocuğu olmak üzere 652 çocuk etkilendi. 401 çocuğun cinsiyeti bilinmiyor.
2012 yılında çocukların hak ihlaline uğradığı toplam olay sayısı ise 1069. Raporda bu olaylardan etkilenen çocuk sayısı 2675 olarak belirtiliyor.
Veri sorunu
Raporda, halen hiçbir kamu kurumunun elinde çocuk evlilikleri ve çocuk intiharları konusunda net veriler bulunmadığına da değinildi.
Toplanan istatistiklerin insan hakları bakımından olumsuz durumlar için önlemlerin geliştirilmesinde yol gösterici olamadığı vurgulandı.
"Örneğin; yaş grubu evlilik istatistikleri dört yıllık yaş aralıkları ile toplanmakta ve 16-19 yaş grubundaki veriler iç içe geçmekte ve çocuklara ait gerçek rakamlara ulaşılamamaktadır."
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerinde, çocuklara ilişkin özellikle yaş grubu istatistiklerinde 18 yaşın üstündeki bireylerin de istatistiklere dahil edilmesinin çocuklara ilişkin netleşmiş veriler elde edilememesine neden olduğu ve bunun gerçek durumun belirginleşmesini engellediği belirtildi.
"Çocuklara ilişkin birçok alandaki istatistikleri 2006 yılından bu yana güncellenmemektedir. Birçok bilgi 2006 tarihli Aile Yapısı Araştırması veri tabanına dayanmaktadır."
Önlemler
Göç Vakfı'nın raporunda yer alan yaşanan hak ihlallerinden kalkarak sorunların çözümüne dair öneri ve taleplerden bazıları şöyle:
* Türkiye Cumhuriyeti Anayasa ve yasaları Çocuk Hakları Sözleşmesiyle uyumlu hale getirmelidir.
* Çocuğa yönelik şiddet ve çocuk intiharlarına ilişkin geniş ölçekli araştırmalar yapılarak gerekli önleyici mekanizmalar oluşturulmalıdır.
* TÜİK istatistiklerinde çocuklar görünür kılınmalıdır.
* Çocuk yaşta evliliklerin önlenmesi ve bu kapsamda BM çocuk hakları komitesinin tavsiyeleri ışığında, çocuk koruma mekanizmalarının oluşturulması için tüm tedbirler ivedilikle alınmalıdır.
* Çocuk hakları ihlallerinin gerçekleştiği konularda önleyici tedbirler ve desteklere öncelik verilmeli, ihlallerin önlenmesinde tek yöntem olarak ailelerin cezalandırılması kullanılmamalıdır.
* Engelli çocukların eğitim, sağlık ve sosyal süreçlerden en yüksek düzeyde yararlanabilmesinin önünü açacak düzenlemelerin ilgili sivil toplum örgütleriyle işbirliği yapılarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
* Çocukların yaşadığı kapalı kurumların, çocuk haklarına uygun mekânlara dönüştürülmesi için acil girişimler gerçekleştirilmelidir.
* Çocukların bulunduğu tüm kapalı kurumlar bağımsız sivil izlemeye açılmalıdır.
* Sınır bölgeleri dışında kalan alanlardaki kara mayınları temizlenmeli ve temizleme sürecinde gerekli işaretlemeler yapılmalıdır. (YY)
Göç Vakfı'nın raporuna dair ayrıntılı bilgilere ulaşmak için tıklayınız.