IŞİD’in Kobane’ye saldırısını protesto etmek için İzmir’de HDP’nin çağrısıyla gerçekleştirilen yürüyüşü takip eden gazeteciler polisin sözlü müdahalesine maruz kaldı. İstanbul’da da DİHA muhabiri polisin sıktığı plastik mermiyle yaralandı. İki olayda da polis gazetecilere “Sizi tanıyorum” dedi.
Polis gazetecileri "tanıyor"
bianet’e konuşan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) İzmir muhabiri DİHA’dan üç, Evrensel’den iki gazeteci olarak yürüyüşü takip ettiklerini, polisin yürüyüşe izin vermeyerek protestoculara tazyikli su, biber gazı ve plastik mermi ile müdahale ettiğini aktardı.
“Protestocuların arkasından polis koşuyordu. Biz de takip ediyorduk. Daha sonra amir olduğunu öğrendiğimiz, sadece polis yeleği giyen bir polis geri dönerek bize protestocuları göstererek ‘Ben sizi tanıyorum, sizin kim olduğunuzu biliyorum, tarafınızı seçin. Ya oraya gidin ya da burada kalın’ dedi.”
DİHA muhabiri bunun üzerine gazeteci olduklarını ve işlerini gerekli gördükleri her yerde yapacaklarını hatırlattıklarını aktardı.
İstanbul'da gazeteciye tehdit
Yine İstanbul’da Bağcılar’da Kobane’ye destek için yapılan yürüyüşte DİHA muhabiri Rojda Korkmaz polis tarafından gözaltına alınmakla tehdit edilmiş, plastik mermiye maruz kalmıştı.
Korkmaz yaşadıklarını bianet’e şöyle aktardı:
“Pazar günü Bağcılar’daki Kobane’ye destek yürüyüşünü takip ediyordum. Protestocular trafiği kesip basın açıklaması yapmak istedi. Buna izin vermeyen polis de protestoculara müdahale etti.
“Gazdan etkilendiğim için köprünün altından geçip uzaklaşmaya çalıştım. Bu sırada bir grup polis ile karşılaştım. Aramızda üç ya da dört metre vardı. Polislerden biri yanındakilere beni göstererek ‘Bunu alın’ dedi. Gazeteci olduğumu söyledim. ‘Ben senin kim olduğunu biliyorum’ dedi. Beni gözaltına alacaklarını sanıyordum ama birden yakın mesafeden plastik mermi sıkıldı. Mermi gözkapağımın üzerine geldi.”
Olayın ardından doktordan rapor olan Korkmaz gözünün üstünde ödem oluştuğunu, merminin biraz aşağı gelmesi durumunda daha ağır yaralanabileceğini ifade etti.
Saldırılar ilk değil
İzmir ve İstanbul'da basına yönelik tehdit ve saldırılar ilk değil.
Daha önce de Urfa'nın Suruç ilçesi sınırında polis ve askerin sınırı geçmek isteyenlere müdahalesini takip eden TV10’a ait canlı yayın aracını durduran askerler, gazeteci Turabi Kişin’i gözaltına almaya çalıştı. Meslektaşlarımız tepki göstererek Kişin’in gözaltına alınmasına izin vermedi ancak TV10 canlı yayın aracı tazyikli sudan zarar gördü.
Zırhlı araçlarından DİHA çalışanı meslektaşlarımızı tehdit eden polisler, “DİHA kaçma, yanına gelince gösteririz sana” şeklinde anons yaptı. Özgür Gelecek gazetesi muhabiri Ruken Derya Çelik, Kobanê sınırında gözaltına alındı.
Diyarbakır ve bölgesinde yayın yapan Gün TV’nin muhabirine küfür eden polisler, habercileri tartakladı, “Hepinizi öldüreceğiz” diyerek arkadaşlarımızı tehdit etti. Hürriyet gazetesi muhabiri, ayağına isabet eden gaz fişeğiyle yaralandı. Bölgeden canlı yayın yapan IMC TV aracı da gaz fişeklerinin hedefi oldu ve hasar gördü. (EA)