Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Oluç, konuşmasında Merkez Bankası rezervlerinden eksilen 128 milyar doları hatırlatarak, bu paranın söylendiği gibi Covid-19’la mücadele için harcanmadığını söyledi.
“Bu 128 milyar doların kime verildiğini öğrenmek istiyoruz. Bunu sormaya devam edeceğiz. Halkı aldatmayın” diyen Oluç, Anadolu Ajansı’nın (AA) aktardığına göre konuya ilişkin şunları dedi:
“128 milyar doları sormaya devam edeceğiz”
“128 milyar dolara ilişkin aylardır muhalefet partileri soru soruyor. Bugüne kadar cevap alınamadı.
“Grup toplantısında şöyle bir cevap verildi: 'Salgın bahanesiyle yeni bir finansal dalgalanma oluşturmak isteyenlere elimizdeki tüm araçları kullanarak fırsat vermedik. Dövizlerin önemli bir bölümü işte bu mücadelede kullanılmıştır.'
“Bu cevap gerçekten bugüne kadar hiç üzerine düşünülmemiş bir cevaptı. Eğer böyle bir cevabınız vardıysa haftalardır niye bekliyorsunuz, söylemiyorsunuz? Bunu şimdi yeni icat ettiniz. Pandemi döneminde hangi mücadeleden bahsediyorsunuz?
"Hangi devlet pandemiye karşı mücadele için Merkez Bankası dövizlerini bozdurdu? Dünyanın üzerinde böyle bir başka devlet var mı? Böyle bir şey yok.
“Sorun ne biliyor musunuz? Sizin bozuk ekonomi sisteminiz, güven vermeyen çıkışlarınız ve yanlış ekonomi politikalarınız yüzünden bu rezervler tüketildi. Bunun pandemiyle hiç alakası yok. Bu paralar pandemiyle ilgili kullanılmadı. Halkı aldatıyorsunuz açıkça.
“Nasıl pandemiyle ilgili kullanılmış? Esnaf kan ağlıyor. Verdiğiniz üç kuruş yardımın hiç kimsenin bir işine yaramadığı ortada.
“128 milyar dolar pandemi döneminde kullanılmış öyle mi? Yani halk buna inanacak mı? Bu açıkça doğru olmayan beyana inanılır mı?
“Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan 128 milyar doların Covid-19'la ilgili hangi kalemlerde kullanıldığını açıklasın. 128 milyar doların nereye gittiğini bilmek bu halkın hakkıdır. Çünkü bunlar, onların alın teriyle, emekleriyle oluşturulmuş rezervlerdir.
“Bu 128 milyar doların kime verildiğini öğrenmek istiyoruz. Bunu sormaya devam edeceğiz. Halkı aldatmayın.”
“Fezlekeler konuşmak ve susmakla ilgili”
Oluç, konuşmasının devamında Meclis’e gönderilen fezlekeler, yeni anayasa tartışmaları, HDP’nin kapatılma ihtimali ve bunun üzerinden iktidarın amaçları üzerine de Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre şunları dedi:
“Fezlekelerin neredeyse tamamı yapılmış olan konuşmalarla ilgili, halk toplantılarında, parti toplantılarında yapılmış konuşmalarla ilgili ve herhangi bir etkinlik filan söz konusu değil. Meclis Başkanının aslında şunu sorması lazım, ‘Milletvekilleri konuşma yapmayacak da ne yapacak?’
“Bazı fezlekeler de susmakla ilgili. Mesela bir vekilimiz orada konuşurken, diğer milletvekilimiz ona itiraz etmediği için fezleke düzenlenmiş. Konuşsanız fezleke geliyor, sussanız o zaman da fezleke geliyor.
“HDP hakkında ne kadar fazla fezleke hazırlamış olan savcı varsa onun terfisi o kadar hızlı oluyor. HDP hakkında fezleke hazırlamak terfi yolu olmuş vaziyette.
“AKP 400 vekile ulaşmak istiyor”
“Politik açıdan baktığımızda aslında iktidar ortakları AKP ve MHP diyorlar ki; 'Biz HDP'yi demokratik siyasetten tasfiye etmek istiyoruz. Bunun için de işte bütün vekillerin dokunulmazlığını kaldıracağız, hepsini yargılatacağız, hepsine ceza verdireceğiz’ anlamına geliyor.
“Ortada hukuki açıdan da politik açıdan da tuhaf bir durum var. Siyasi olarak baş edemediğiniz, siyasi olarak fikirlerini yenemediğiniz, yani sandıkta yenemediğiniz bir siyasi partiyi siz yargı yoluyla tasfiye etmeye çalışıyorsunuz.
“Anayasa'yı tek başına değiştirecek sayı olan 400 milletvekiline ulaşmak istiyor iktidar. Aslında dertleri mutlak iktidara ulaşmak. Ona da ulaşırsa her şeyi istediği gibi yapabilecek duruma gelebilecek.
“Yasamada sayısal çoğunluğu var fakat anayasa değişikliği yapamıyorlar tek başına. Bunu da sağlayacak sayıya ulaşmak esas hedefleri, öyle olunca mutlak iktidara ulaşmak için bir engel kalmayacak.
“Anayasayı istedikleri gibi yazacaklar. İşin içinde seçim hesabı var ama sadece seçim hesabı değil, daha uzun vadeli başka bir hesap da var.
"Politik iklim değişmeli"
"Yeni bir anayasa yapılmak istendiği çok açık. Biz de buna cevap verdik, dedik ki; 'evet Türkiye'nin demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü yeni bir anayasaya ihtiyacı var'. Ama anayasayı yapacak politik ortam yok.
"Sivil ve bütün toplumu kaplayan yeni bir toplumsal sözleşme yapabilmenin yolu, aslında demokratik bir tartışma ortamının sağlanmasıdır. Yani politik iklimin değişmesidir. Ama bu iktidarın politik iklimi değiştirme gibi bir niyeti var mı?
"Böyle bir niyetleri yoksa o zaman yeni bir anayasa yapmanın yolu nedir? Meclis'te 400 milletvekiline sahip olmaktır. Meclis'te 400 milletvekiline nasıl sahip olursunuz? Bir tek yolu kaldı bunun. İYİ Parti'yi yanınıza katacaksınız ya da baraj altı bırakacaksınız ve HDP'yi tasfiye edeceksiniz.
"HDP'yi tasfiye etmek neden çok önemli? Çünkü Diyarbakır, Hakkari, Şırnak, Van, Mardin yani bütün Kürt coğrafyasına baktığımızda HDP oradan çok ciddi oy alıyor ve bu oyları HDP alamazsa eğer, seçime giremezse, engellenirse bu oyların karşılığı olan milletvekilliği AKP'ye gidecek diye düşünüyorlar, hesaplar bu. Bu hesap çok demokratik meşruiyetle alakası olmayan bir hesap.
“Millet İttifakını bölmeye çalışıyorlar”
“İktidar, muhalefetin birlikte hareket etmemesi için her türlü adımı atıyor. Siyaset dışı araçlarla bu işi yapmaya çalışıyor; manipülasyonla yapıyor, hukuk dışı adımlar atıyor, kara propaganda sürdürüyor.
“Biz Millet İttifakı’nın bir parçası değiliz ama bizim üzerimizden Millet İttifakı’nı parçalamaya çalışan bir iktidar tutumu olduğu çok açık.
“Millet İttifakının parçası olan partilerin bu durumun fakrında olması ve buna yönelik siyaset ve taktik geliştirmeleri önemlidir diye düşünüyorum. (EKN)