Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki bir otelde çıkan yangında hayatını kaybedenlerin sayısı 66'ya, yaralıların sayısı ise 51'e yükseldi.
“Periyodik bakım ve kontrollerle, denetimlerle önlenebilecek kaza”
“Yangından kurtulan yurttaşlarımızın beyanları dikkate alındığında algılama ve uyarı sistemlerinin çalışmadığı, kaçış yollarının tespit edilemediği anlaşılmaktadır,” diyen Kurul’un açıklamasının tamamı şöyle:
“Bugün sabah saatlerinde Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan bir tesiste, henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangında ilk belirlemelere göre 10 yurttaşımız yaşamını yitirmiş, 32 yurttaşımız ise yaralanmıştır. Bu faciada yaşamını yitiren tüm yurttaşlarımızın yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Yangın, ne zaman ve nerede başlayacağı belli olmayan ve ne kadar süreceği de önceden kestirilemeyen bir felakettir. Yapılması gereken tek şey bilimin ve teknolojinin gerekliliklerini yerine getirerek, her türlü önlemi almak ve uygulamaktır. Mühendislik çözümleriyle, periyodik bakım ve kontrollerle, denetimlerle önlenebilecek bu tür kazaların ölümlerle sonuçlanması bizleri derinden üzmüştür.
Kullanım amaçları ve şartları, genel risk içerikleri, yangın sırasında çalışanların ve konukların yapacakları işler ve yaşam güvenliği önlemleri göz önüne alındığında, oteller, diğer sınıf bina ve yapılardan ayrılır. Yangın güvenliği teknikleri ise, denetlenemez bir yangının başlamasını önlemek ve başladıktan sonra gelişimini ve etkilerini azaltmak için alınacak yöntemleri de kapsar. Binalarda yangının oluşması tamamen önlenemez ancak can güvenliğinin korunması için gerekli önlemlerin alınmasıyla, olası kayıplar en aza indirilebilir.
Çıkan yangının her ne kadar çıkış nedeni yapılacak incelemeler neticesinde açığa çıkacak olsa da, başlangıç nedeninden bağımsız, kayıp sayılarından bile yangının gerçekleştiği tesiste yangın güvenlik önlemlerinin yeterince alınmadığı bariz bir şekilde görülmektedir.
Kartalkaya'daki otel yangınına ilişkin yayın yasağı
Bugün 15:25
Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan ve çalışanları hariç 237 kişinin konakladığı Grand Kartal Hotel’in otel kapasitesi; 161 oda ve 350 yataklı, 26 yaşında olduğu bilinmektedir. Binaların Yangından korunması hakkında yönetmeliğe göre otel ‘mevcut bin’ sınıfındadır ve yönetmeliğin 10. Kısım hükümlerine tabidir (138. Madde ile 167. Maddeler arası). Mevcut binalarda Yağmurlama sistemi zorunluluğu ile ilgili 165. Maddesinin (ç) bendinde; ‘ç) İkiden fazla katlı bir bina içerisindeki yatak sayısı 200’ü geçen otellerde, pansiyonlarda, misafirhanelerde,’ denilmektedir. Yani Söz Konusu 350 Yataklı mevcut bina sınıfındaki otelde yangın çıktığında yayılımı engelleyen ve söndüren otomatik Yağmurlama (Sprinkler) sistemi zorunluluğu bulunmaktadır. Otelin internet sitesindeki fotoğraflarda 2008 yılında yapılması gereken otomatik yağmurlama sisteminin yapılmadığı görülmektedir. Bu sistemin yapılmaması nedeniyle yangın hızlıca yayılmış ve can kayıpları yaşanmıştır. Ayrıca mevcut yönetmeliğin 10. Kısmında belirtilen dolap sistemi, algılama ve uyarı sistemleri, kaçış yolları ve özelliklerine uyulup uyulmadığı bilinmemektedir. Ama yangından kurtulan yurttaşlarımızın beyanları dikkate alındığında algılama ve uyarı sistemlerinin çalışmadığı, kaçış yollarının tespit edilemediği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere yangın ve yangın söndürme sistemlerinin projelendirilmesi alanında uzman mühendisler hizmet vermektedir. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği olarak, uzman mühendisler tarafından çizilmesi gereken projelerin yönetmeliğe uygun olup olmadığının; uygulamanın da projeye göre yapılıp yapılmadığının disiplinli bir şekilde denetlenmesi gerektiğini yıllardır yüksek sesle söylüyoruz. Yapılmış olan sistemlerinse periyodik olarak kamusal düzlemde denetlenmesi gerekliliğini ifade ediyoruz. Gel görelim ki, bugün yaşadığımız bu acı tablo gösteriyor ki, Odalarımızın denetleme yetkisini bertaraf edenler, kulağını bilimin ve tekniğin gerçeklerine kapatıp, sermayenin ihtiyaçlarına cevap vermekten başka bir şey yapmamıştır.
Yaşanan can kayıplarının sorumluları denetim görevini yapmayan kurum ve kuruşlar ile kâr hırsıyla güvenlik tedbirlerini almaktan imtina eden sermaye sahiplerinden başkası değildir.
KARTALKAYA'DA OTEL YANGINI
“Önlenebilir her ölümün birer cinayet olduğunu tekrar hatırlatıyoruz”
Bugün 15:50
2013 yılında yayınlanan ‘İş Ekipmanlarının Kontrolünde Sağlık Güvenlik Şartları Yönetmeliği’ yangın tesisatlarının periyodik kontrollerinin yılda 1 kez yapılmasını zorunlu kılmaktadır. İlgili tesisler bu yönetmelik kapsamındadır. Ayrıca Elektrik tesisatları ve havalandırma tesisatları da aynı kapsamda yasal olarak kontrole tabii tutulmak zorundadır. Mevzuatın uygulanması ancak gerekli denetimlerle sağlanabileceğinden ülkemizdeki denetim eksiği bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Kamusal güvenliği önceliklendiren Odalarımız yıllardır bu konuda verdiği hizmetler, düzenlediği etkinlikler ile can ve mal güvenliğini korumaya çalışmaktadır.
Ayrıca, bu ekipmanların kontrollerinden işletmelerde teknik müdürlükler sorumludur. İşletmelerde teknik müdür olarak çalışan personellerin ilgili meslek odasına kayıtlı olması, yürüttükleri işler ile gerekli yetki belgelerini almış olmaları sağlanmalı ve bu belgeler denetlenmelidir. Diğer taraftan işletmedeki bakım personellerinin yetkin olması gerekmekle birlikte, işletmedeki tüm teknik personelinde yetkinliği sağlanmalıdır. Mutfak tesisatı içerisinde yer alan davlumbaz filtrelerinin kontrolü ve temizliği, bacaların kontrolü ve temizliği, yangın oluşumu açısından önleyici yaklaşımlardır. Dolayısıyla can ve mal kaybının engellenmesi açısından bu kontrollerin yapılıyor ve denetleniyor olması son derece önemlidir. Bu konuda da Odalarımız göreve hazırdır.
Hayatını kaybeden yurttaşlarımızın yakınlarına tekrar başsağlığı, yaralanan yurttaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. İlgili kurumlara, çağrımızı yineliyoruz, ancak yasal düzenlemeler ve kamusal denetim ile bu felaketler önlenebilir. Görevlerini yapmayan, birbirinden haberi olmayan, meslek odalarının raporlarını, bilim insanlarının söylediklerini kulak arkası eden bir siyasi anlayışla yönetilen kurumlar olduğu sürece insanlarımız hayatlarını kaybetmeye devam edecektir.
Bizler bu ülkenin aydınlık yüzü mühendisleri mimarları olarak, başta kentimiz ve tüm ülkemizi yasa boğan bu acı olayın takipçisi olacağımızı, tüm sorumlular yargı nazarında gerekli cezayı alana kadar, mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.” (TY)