Önce Danış, 5 Ekim'de, ertesi gün de Gündüz yasanın çıkmaması için milletvekillerinin ve kamuoyunun dikkatini çekmek için meclis çevresinde yürümeye başladılar.
Gündüz ve Danış nükleer karşıtı eylemlerine Ankara'dan, Sinop'tan ve diğer illerden destek geleceğini umuyor.
Çocuğum var, bekleyemiyorum, uyuyamıyorum
Nükleer Santral planları Türkiye gündemine düştüğünden beri nükleer karşıtları da boş durmadı. Sinop'ta iki ve Mersin'de de bir büyük geniş katılımlı miting dışında yapılan çok sayıda eylemle, toplanan imzalarla nükleer enerjinin tehlikelerine, pahalılığına dikkat çekildi.
Talep ise her zaman alternatif ve yenilebilir enerji oldu.
Ancak nükleerle ilgili somut gelişmeler de yaşandı. Santral ihaleleri gündeme geldi. Nasıl yapılacağı belli oldu. Son olarak santral yeri olasılıkları içinde yer alan Sinop'ta Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) lisans çalışmalarına başladı.
Diğer yandan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler konuyla ilgili yasa tasarısının Ekim ayı içinde mecliste görüşüleceğini duyurmuştu.
Gazeteci Danış bu haberi en son Sinop'ta yapılan miting sırasında duyduğunu aktarıyor: "Bir kaza sonucu mitinge gelen üç arkadaşımız boğulmuştu. Biz onları ararken Güler'in böyle bir açıklaması olmuştu".
Yasalar çabucak çıkabiliyor
Danış'ın deyimiyle yaz rehaveti karşıt eylemlerin sıklığının azalmasına ve siyasilerin bu boşluğu değerlendirme çabasına neden oldu.
"Bu ülkede yasalar bir günde, üç beş saatte onaylanabiliyor. Hele ki böyle hassas bir konuda medyada yer bulmadan, kamuoyu oluşturulmadan çabucak çıkması istenir. Bu en büyük korkum"
Danış beş gündür Ankara'da meclis çevresinde sabah ve akşam olmak üzere iki kez yürüyor. Amacı yasa tasarısına dikkat çekmek.
Böyle bir eyleme nasıl karar verdiğini sorduğumuz Danış, "Benim bir çocuğum var. Uyuyamıyorum. Bekleyemiyorum. Kendimi çok kötü hissediyorum. Uyuyamadığım için yürüyorum" diyor.
"Ben de nükleer santral yasası istemiyorum ve yürüyorum"
Danış'ın yürüdüğünü duyan TTKD Antalya Şubesi Başkanı Gündüz de heyecanlanmış. Gündüz "Ben de ertesi günü Danış'ın yürüyüşüne destek vermek ve yürümek istedim" diyerek Antalya'dan Ankara'ya yola çıkmış.
Şimdi Danış ve Gündüz her gün meclisin çevresinde yürüyor. Önümüzdeki günlerde Danış ve Gündüz'e kimler katılır bilinmez ama Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) da bugün onlara destek verenlerden.
Zaten Danış, "Önemli olan tepki gösterebilmemiz" diyor. Danış'a göre yürümenin dışında insanlar olduğu yerden bir ışık yakıp söndürmekle de eylemi destekleyebilirler.
Danış ve Gündüz'ün bugünkü gündemleri Bakan Güler'in açıklamaları: "Bakan 'Nükleer santralden çıkacak atığı Rusya'nın alabileceğini sanıyorum' dedi. Bir bakanın sanma olasılığı yoktur. Bu tip ucuz ve çabuk yapılabilir bir nükleer santral benim uykularımı kaçırmaya yeterli.
Bakanlar kurulunda imzaya açılan nükleer santralle ilgili yasa tasarısının Kasım'da meclise gelmesi bekleniyor. Danış ve Gündüz Bakan Güler'den toplantı alma çabasında.
"Tehlike değil barış istiyoruz"
TAEK'in Sinop'ya başlattığı yer lisansı çalışmaları ise Gündüz ve Danış'ın yürüyüşlerini TAEK'in çevresinde de sürdürmelerine neden oldu.
Danış "Diliyorum bu mesai algılanır. Ankara'dakiler çoğaltabilirler. Sinop'takiler de olduğu yerde bir şekilde destekleyebilirler" diyor.
Emekli öğretmen Gündüz 94'ten bu yana çevre hareketinin içinde. 97'den beriyse TTKD Antalya Şubesinde başkanlık görevini sürdürüyor.
Gündüz beş gündür çevresinden olumlu mesajlar aldığını söylüyor. Danış'ın çevre hareketinde oluşan "yaz rehaveti" deyimine Gündüz de katılıyor.
"Yazın durağanlığı ani hareket etmemizi gerektirdi. Nükleer santralle ilgili yasanın çıkmasını asla istemiyorum. Bu kadar ucuz değil. Tehlike değil barış istiyoruz" diyen Gündüz aslında nükleerin ardında enerji değil silah gücü çabasının olduğuna dikkat çekiyor. (EZÖ/KÖ)