Cem Görkem Gündoğdu, 15 yaşında otizmli bir çocuk. Sanat lisesine gitmek istiyordu, çünkü beş yıldır tutkuyla piyano çalıyor. Ama sınavı "kazanama"dı.
Morali çok bozuk, aile yıllardır verdikleri eğitim ve emek sonucunda belli bir seviyeye getirdikleri çocuklarının geriye gitmesinden endişeli.
Şimdi sırf morali bozulmasın diye meslek lisesinde bilgisayar okuyacak. Taa ki aile hukuk mücadelesini kazanana kadar.
Cem, ilkokuldan beri kaynaştırma sistemiyle devlet okulunda okudu. Babası Cezmi Gündoğdu, "Başta öğretmenlerle sıkıntı yaşadık ama sonradan haklı olduğumuzu anladılar. Ve çocuğumuzu sahiplendiler" diyor.
Beş yıl önce müziğe kabiliyeti olduğu anlaşılınca piyano dersleri almaya başladı. Bu yıl da Mersin Nevit Kodallı Güzel Sanatlar Lisesi'ne başvurdu. Yetenek sınavında başarılı olamadı.
"Kabiliyetliydi ama uğraşmak istemediler"
Babası Gündoğdu, okulun uğraşmak istemediği için çocuğunu okula almadığını söylüyor.
"Öğretmenleri kabiliyetli demesine rağmen sınavı geçemedi. Çünkü okul çocukla uğraşmak istemedi. Okulun müdürüyle de görüştüm. 'Komisyondan geçerli not alırsa bir şey demem' dedi. Ama komisyondan o geçerli notu verdirmiyorlar işte. Oğlum çok uyumlu. Daha önceki okul müdürleri de okulu arayarak bir sıkıntı yaşamayacaklarını söylediler ama olmadı.
"Çocuğumun adil ve eşit bir sınava tabi tutulması için diğer çocuklara aynı koşullarda sınava girmemesi gerektiğini söyledik. Milli eğitim müdürlüğüne başvurduk ama sonuç değişmedi. Şimdi dava açacağız."
Gündoğdu'nın özel eğitim hizmet yönetmeliğe göre, özel koşulları belirlenerek bir sınava tabi tutulması gerekiyordu. Yani diğer çocuklarla aynı şekilde sınava girmemesi gerekiyor.
"Komisyon kurup çocuğun ihtiyacına göre sınav yapılmalı"
Avukat Sedef Erken, hiçbir yerde uygulanmayan ailelerin bile haberinin olmadığı yönetmeliği şöyle açıkladı:
"Özel eğitim hizmet yönetmeliğine göre, çocuğun özel eğitim ihtiyacı varsa yaşıtlarıyla aynı sınav yöntemiyle sınav yapamazsın. Bireysel eğitim komisyonu kuracaksın. Komisyonda, veli de jüri de, rehberlik araştırma merkezinden temsilci de olacak. Çocuğun sınava göre özel durumu belirlenecek. Çünkü her çocuğun kişisel olarak ihtiyaçları farklı. İşte bu komisyon ihtiyaçları tespit edip çocuğa doğru sınavı belirleyecek.
"Yönetmelik, çocuğa sınavda şöyle sor demiyor, hazırlığı yap diyor. Çocuğu doğru değerlendirecek soru ve yöntemlerini belirle diyor. Okullar sadece ortaöğreitm yönetmeliğine bakıp bu yönetmeliği yok saydıkları için bu hataya düşüyorlar. Ancak hatayı görüp davasız da bu sorun çözülebilir. Ama pozitif ayrımcılıktan o kadar uzaklar ki bunu yapmıyorlar."
"Dava emsal teşkil edecek"
Aile şimdi bu yönetmelik uygulanmadığı için sınavın iptaline dair dava açacak. Bu dava kazanılırsa emsal teşkil edecek. Çünkü Gündoğdu gibi onlarca çocuğun ailesi ya bu yönetmeliği bilmediği, ya sınav komitesiyle arası bozulmasın ya da maddi olanakları el vermediği için konuyla ilgili dava açamıyor. Sonuçta yıllarca emek verip güzel sanatlar lisesine hazırlanan çocuklar eve kapanmak zorunda kalıyor. (NV)